Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ENGİN ARDIÇ

Kadın politika insanı

Canan Hanım kıvırtmış.
Elbette öyle yapacaktı.
"Erken seçim ya da başka bir şey dediğimde normal seçimi kastettiğim oldukça aşikar" demiş...
Yok yahu? Öyleyse biz Türkçe bilmiyoruz.
"Ya da başka bir şey" cümleciği, "ya da aynı şey" anlamına geliyormuş.
Seçim ya da seçim...
Peki bunu niçin iki kere tekrarlamış, "mükerrer" konuşmuş?
Pekiştirmek için herhalde, sağlam olsun diye...
Hani belki "inandığınız Allah'ınız belanızı versin" dediği kırolar anlama zorluğu çekerler...
Yok canım, "erken seçim ya da normal seçim" demek istemiştir.
Öyleyse niçin "tersten" söylüyor?
"Normal seçim ya da erken seçim" daha düzgün bir cümle olmaz mıydı?

***

Canan Hanım, numarayı bırakınız.
Bu kıvırtma belki savcılıktan tutuklanmadan çıkıp gitmenizi sağlar ama kimseye yutturamazsınız.
Hiç de "aşikar" değil hanımefendi.
Keşke daha akıllı bir kıvırtma yolu seçseydiniz de gülünç olmasaydınız.
Ama bunların genel başkanı gülünç olmaktan korkmadığına, hatta bunu bir alışkanlık haline getirip benimsediğine göre, herhalde il başkanları da çekinmiyor...
"Erken seçim ya da başka bir şey derken 'doğal afetleri' kastettim" diyebilirdiniz.
Hani koronavirüs herkesi bire kadar kırar da ortada oy verecek seçmen kalmaz, dolayısıyla seçim de yapılamaz... Bunun gibi.
Ya da başka bir şey... Ne olabilir?
Uzaylılar gelirler, seçim meçim yaptırmazlar, "Türkiye'yi CHP yönetecek, biz öyle uygun gördük, direneni lazer silahlarımızla yok ederiz" derler...
Daha da sinsi bir yol, "ya da Tayyip Erdoğan'a emr-i Hak vaki olursa" demektir.
Ama hemen de ekleyeceksin:
"Suikast demedim canım, doğal yollardan..."
Korkma, gene tutuklanmazsın.
Hanımefendi, bu verdiğim "tüyolar", bundan sonra yaratacağınız çeşitli skandallarda size ışık tutsun, yolunuzu aydınlatsın.

***

Doyamamış olacak ki, sonra bir daha kıvırtmış.
Savcıya, "Fahrettin Altun'un evinin dikizlenmesi için talimat vermedim" demiş. Telkinde de bulunmamış.
Böylece, röntgeni yapan ilçe başkanını da ateşe atmış. Başını yakmış.
Şimdi ilçe başkanına düşen, "bu kadın yalan söylüyor" deyip topu iade etmektir.
Ama bunu yapamaz...
Parti, militanlarından tam bağlılık ister. Gerektiğinde kan kusacaksın, kızılcık şerbeti içtim diyeceksin.
Şimdi sus, kodese girersen nasıl olsa Canan Hanım'ın kulaklarını çınlatmak için bol bol vaktin olacak...
Belki genel başkanın senin için de bir yürüyüş düzenler, kalan tırnaklarını da o yolda bırakır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA