BİRİ Bizi Gözetliyor, Ben Evleniyorum ve benzer "gözetleme eksenli" televizyon programlarının bu kadar ilgi görmesi boşuna mı dersiniz? Hayır. Zira "gözetleme geni" bize atalarımızın bir mirası. Ve ne yazık ki böbreklerimiz bunu dışarı atamıyor! Savunmaya geçmeden önce düşünün: Hangimiz yan komşudaki aile kavgasına dikkat kesilip, kulak kabartmıyoruz ki? Ferzan Özpetek'in ödüllere boğulan filmi "Karşı Pencere" de günümüzde nesli tükenen nahif aşkları ve tesadüflerin hayatımızdaki önemini vurgularken, bir yandan da "gözetleme arzusunun" altını eşeliyor. Filmde evlilik sorunlarını çözmeye uğraşırken, karşı dairedeki bir ihtiyarın özel yaşamına pencere açan ve yarı merak, yarı platonik aşk duygularıyla hayatının giderek renklendiğini fark eden Giovanni'nin öyküsü anlatılıyor. Genç kadın yaşlı adamın geçmişindeki izleri sürerken, ortaya çıkan müthiş tesadüflerle de sarsılıyor. Giovanni o dakikadan sonra gıptayla izlediği karşı penceredeki yaşama dahil olmanın mı, yoksa kendi yaşamını değiştirmenin mi daha akılcı olduğunu sorgulamaya çalışıyor. Bu yıl İtalya'da En İyi Film, En İyi Erkek Oyuncu, En İyi Kadın Oyuncu ve En İyi Müzik ödüllerinin yanı sıra pek çok ulusal ve uluslararası ödül alan böylesine sansasyonel bir filmin altında bir Türk'ün imzasını görmek hepimizi gururlandırıyor. Gidin ve bu onuru doyasıya yaşayın...