Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HAŞMET BABAOĞLU

Haftanın notları: Hassas alanlar

Plazaların prens ve prensesleri nasılsınız bakalım? Tatsız değil mi?
Mecnunu olduğunuz Avrupalı iş ortaklarınızdan, oralardaki eski ve yeni dostlarınızdan kuru bir geçmiş olsundan çok ötesini bekliyordunuz, olmadı değil mi? Oysa siz onların içeride üç gün kalıp giden kurtarma ekiplerine az hayranlık bildirileri döşenmediniz.
Bazı arkadaşlarınız bir haftadır bulunduğum her ortamda şöyle dert yanıyorlar: "Adamlar çektiğimiz çilenin lafını bile etmeden siparişlerinin durumunu soruyorlar, yuh be! Söz açınca da hemen Ukrayna krizinden dem vuruyorlar."
Öyledir. Hakikat dikiş yerlerinden eninde sonunda patlar.

***

Almanların gerçekte savaşperest, vitrinde yeşil Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, Finlandiya ve İsveç'in NATO'ya katılmasına "evet" denmesi mecburiyetinden söz ederken araya şu lafları sıkıştırdı: "Şu an tüm ülkelerin hassas olduğu alanlar var. Bunu Türkiye'yi vuran depremde de gördük."
Bu sözler kayıtta kalmalı. Gün gelir yüzüne vurulur.

***

Bir öğretmen sosyal medyada anlatıyordu: "Sınıfıma bir öğrenci geldi. Maraşlı. Burada akrabaları da yokmuş. Yanlarına alacak hiçbir şeyleri de yokmuş. Daha önce hiç İstanbul'a gelmemişler. Sordum, 'Farklı farklı şehirlere bir sürü otobüs kalkıyordu, biz de buraya geldik' dedi."

***

Tamam! Sağlam ve güzel evler yapalım artık...
Tamam! Artık zemini iyi olmayan düzlüklere, verimli ovalara, dere yataklarına yerleşimler kurmaktan vazgeçelim...
Ama hemen "O halde yamaçlara evler kuralım" bahsine geçmek doğru mu, hiç emin değilim.
Yamaçlar kesinkes doğal afetlerden korunaklı, sağlam zeminler değillerdir.
Yamaç var, yamaç var...
Bunu heyelan yaşayan, sellerin çilesini çeken Anadolu insanı iyi bilir.
Hatay'ın Kırıkhan ilçesinde yamaca yapılan evlerin deprem sonrası hallerine bakın, anlarsınız.
Esas olan, nereye yaparsanız yapın doğru inşaat teknikleri ve malzemesi kullanmak.

***

Bir jeolog şunu dedi, kulaklarımla işittim: "Artık bizi doğa bilimlerinin yöneteceğini anlamamız lazım."
Bu kendini ille de bilime yönettirme sevdasının sonunun kötü olduğunu şimdi kime anlatsam, bana bakıp "Bu adam bu kadar cahil olabilir mi?" diyecek içinden...
Pandemiden beri kötü zamanlardayız.
Akıl ve bilgiyle "bilim"i karıştıran bir toplum olmasaydık keşke!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA