Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BAŞYAZI MEHMET BARLAS

Nerede o eski şakacı gazete patronları...

Gazete köşe yazarının egosu ile gazete patronunun çıkarları çatıştığında, genellikle yazar susturulur.
Yaygın inanç böyle.
Ama bir de, yazarını susturmak yerine onu alaya alan patronlar da vardır.
Bunlardan birine örnek olarak Akşam'ın eski sahibi Malik Yolaç'ı gösterebilirim.
Geçenlerde Posta'da yayınlanan söyleşisinde Malik Yolaç 1960'lardaki gazete patronluğu serüvenini şöyle anlatıyordu:
"-Gazeteyi aldığımda 1960 darbesine doğru gidiliyordu.
Yazarlarım Çetin Altan, Aziz Nesin, İlhami Soysal gibi isimler. Bunlar muhalefet yapacağız derken işin ucunu kaçırdılar.
Giderek daha coşkulu yazılar yazmaya başladılar.
Ben hiçbir şey yapmadım.
Gazeteci hür olmalı diye düşünüyorum. Ama bunların yaptığı sadece iş adamlarına küfür etmekti.
Solculuktan anladıkları buydu. Giderek reklam alamaz hale geldim. Gazete yürümez oldu. Yazar kadrosunu değiştirmeyi düşündüm ama tazminatlarını bile verecek durumum kalmadı."

Yolaç'ın daveti

Malik Yolaç o yıllarda bir solcu yazarına oynadığı oyunu söyleşisinde anlatmamış...
Ben bana aktarıldığı ölçüde anlatayım.
Yolaç aynı zamanda armatördür. Kızının da adı olan "Merve" diye bir şilebi vardır.
Bir gün bir solcu yazarını, Marmara'da demirlemiş gemisinde mehtaba karşı birlikte bir akşam yemeği yemeleri için davet eder.
Kaptan köşkünün sahanlığında sadece kuş sütü eksik olan bir sofra kurulmuştur.
Patron ve solcu yazarı masaya karşılıklı oturup, yemeye, içmeye başlarlar.
Gecenin geç vaktinde kafalar dumanlanmışken, masanın başında üstü başı kömür tozundan kararmış bir adam belirir.

Gemide cinayet mi?

Adam önce Malik Yolaç'a bağırmaya başlar,
-Aşağıda biz ocağa kömür atarken, sen burada yiyip, içip sefa sürüyorsun, sen pis bir kapitalistsin, benzeri sözler söyler.
Sonra solcu yazara dönüp, ona bağırmaya başlar,
-Bizi sömüren bu kapitalistle bizim sırtımızdan eğlenmeye utanmıyor musun?
Senin solculuğunun malzemesi bizim alın terimiz mi?
Bu adam arkasından cebinden bir tabanca çıkartıp Malik Yolaç'ı vurur.
Yolaç yere yığılırken, adam geldiği gibi gider.
Solcu yazar şaşkındır.
Bir yanda bir cinayetin tanığıdır, diğer yanda da bu cinayetin faili, kalemini onlara adadığı bir emekçidir.

Yeni patronlar
Çok kısa süre sonra anlaşılır ki, bu tablo Malik Yolaç'ın yazdığı senaryonun bir parçasıdır. Patron bir adamının eline kurusıkı silah vererek solcu yazarına oyun kurmuştur.
Bana yıllar önce olayı yaşayan tarafından böyle anlatılmıştı bu şaka... Doğru olduğuna inanmıştım.
Şimdi böyle şakacı gazete patronları yok.
Yeni patronlar yazarlarına mektup yazıp, onların kafalarını karıştırıyorlar.
Yazarlar da mektubu alınca, iktidara ve dolayısıyla patronlarının çıkarlarına bel altından vurmak yerine, kendi bellerinin altı üzerinde çeşitlemelere dalıyorlar.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA