Türkiye'nin en iyi haber sitesi
GÜLSE BİRSEL

Bodrum'un en iyi saklanan iki sırrı!

Birincisi, Yalıçiftlik'te, gerçek açılışını gelecek sezon yapacak olan, Bodrum'un yeni lüks oteli Kempinski!
Hoşuma gidenler: 2000 metrekarelik havuz. İster su balesi yap, ister farklı yüzme stilleri icat et! Havuzun kenarında, kimisi rahat, kimisi insan değil başka bir yaratık için ergonomik olarak tasarlanmış, ama hepsi çok şık koltuk, hatta yataklardan oluşan, resmi adı "chill out" olan bir mekan var . "Chill out", gevşeme, dinlenme, "takılma" oluyor efenim! Bu mekandan telefonla bir çay kahve isteyince, karşıdaki garsonun "Çileüt'a getirelim?" sorusu neşenize neşe katıyor!
Hoşuma gitmeyenler: Oda servisinden bir tost isteyince, "Hmmm, tooost. Şimdii... Tost yapacak ustaaa.... Hmmm..." cevabını almak! O tostun uzun çabalar sonucu, kantin tostundan daha az miktarda peynir içererek, ya da şöyle diyelim "peynir aromalı" ve buz gibi gelmesi! Havuz başındaki müzik sisteminin bozulup beş saat boyunca aynı şarkıyı çalması!
Otomatik Portakal filmindeki aynı şarkıyı tekrar tekrar çalarak işkence yapma sahnelerini hatırlayıp, dört uyarıdan sonra kendimi kaybederek olay çıkardım! Şu anda sakinim! Bazı noktalar düzeltilirse, bence seneye Bodrum'un en çok konuşulan, en "herkesler burada" oteli Kempinski olacak. Artık bu özellikler iyi mi, kötü mü, sizin zevkinize bağlı!
İkinci "en iyi saklanan sır" Selahattin Pınar Çiftliği.
Hayır efendim, ünlü bestekarın şarkılarının udla çalınıp rakı içildiği, Türk san'at musikisi sohbetleri yapılan bir ev değil burası. Hatta rakı yok! Çok acaip İtalyan şarapları var! Çiftliğin sahibi, Altın Pınar, aynı zamanda fahri İtalyan konsolosu. Eşi Nilgün'le birlikte, Kızılağaç Köyü'nün ortasında kaz ciğerli kanepe, kayısılı ördek falan yapıyorlar! Doymuyorlar ıtır, mercanköşk, roka likörleri ikram ediyorlar! Üç masalık gastronomi cenneti yaratmışlar, "Herkes gelmesin buraya" şeklinde de bir tavırları var! Eğer yeri bulursanız ve "yer" bulursanız, o akşamın sonuna hoplama zıplama programı koymayın.
Dört saatlik yemekten sonra "Dale don dale" bir havadan çok, şööyle serin bir yere uzanma hissi geliyor insana! En iyisi sakin bir ortamda ayaklarınızı uzatıp "chill out" veya "çileüt" edin!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA