Futbolda geriden gelen takımın hep avantajlı olduğu söylenir, nedense!.. Hiç de öyle bir şey yoktur aslında. Dün gece Avni Aker'deki maçta bunun örneğini net bir şekilde gördük. Trabzonspor takımı, inanılmaz gergindi...
İlk yarının sonlarında öne geçip soyunma odasına önde gitme avantajını yakalıyorlar... Rakibi Konyaspor'a, ligdeki konumu itibariyle beraberlik bile yaramıyor. Bu nedenle Trabzon deplasmanında olmasına rağmen açık bir futbol sergiliyor Konyaspor. Kaldı ki, Umut Bulut'un ayağından yedikleri gol, 2-0 mağlup durumdayken yemeleri gereken bir gol. Yani Konya kalecisi Pawelek, Burak ve Umut'la 2'ye 1 kaldı. Çünkü bu maçtan önce Sivasspor, evinde Beşiktaş'ı yenmişti. Saat 16:00'da başlayan maçtan böyle bir sonuç çıkınca, başka bir alternatifi kalmadı zaten Yılmaz Vural'ın... Bu yüzden maç boyunca açık oynadılar.
Maçın ilk üç dakikasında iki gol pozisyonu bulan Trabzonspor, oyunun ikinci yarısında geniş alanlar da bulmasına rağmen, son paslardaki beceriksizlik yüzünden (stres de etkili bunda tabii) son dakikalara rahat giremedi.

ORGANİZASYON ARIZA YAPTI
Şimdi bugün Bursaspor ile karşılaşacak olan Fenerbahçe geride... Ne kadar tecrübeli ve iyi oyunculardan kurulu olursanız olun, ligin mesafesi kısaldıkça problem yaşıyorsunuz.
Devre arasında yapılan Jaja değişikliğini anlayamadım. Sakat olup olmadığını bilmediğim için yorum yapmak istemiyorum. Jaja'dan sonra düzen bozuldu. Düzen bozulduğu için ikinci yarıda psikolojik baskının dışında saha içi organizasyonu da arızaya uğradı. Defansın önünde Ceyhun, onun önünde Selçuk ve Colman ve hatta Alanzinho, çok fazla pozisyon hatası yaptılar. Dolayısıyla organize değillerdi. Üstüne, bir süredir problem yaşayan Serkan da sakatlanınca oyun iyice daraldı. Sonuçta Konya maçı zor da olsa bir şekilde geçildi. Son olarak hakem Cüneyt Çakır, mükemmel bir 90 dakika çıkardı.