İstanbul Üniversitesi'nin bir "sorunu" varmış. "Dışişleri'nin" çözmesi gerekiyormuş. Rektör Prof. Parlak bir gün Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'le karşılaşmış.
Bakan'ın "programının çok yoğun, zamanının sıkışık" olduğu bir gün:
- Sayın Bakan, biliyorum bugün çok meşgulsünüz ama... Şöyle bir konumuz var.
Abdullah Gül dinlemiş.
"Hayhay hocam, hemen halledelim" demiş.
"Diğer işleri" bırakmış.
"İstanbul Üniversitesi' nin sorununa" yoğunlaşmış.
Ve aynı gün "çözmüş."
***
Diyeceğimiz o ki...
Cumhurbaşkanı Gül ile İstanbul Üniversitesi Rektörü Parlak'ın "diyalogu, kişisel ilişkileri tam puan."