Türkiye'nin en iyi haber sitesi
FATİH DOĞAN

Orta oyunu artık sona erdi!

Spor sayfaları benim için masum yalanlardır" diye söylediğinde Sayın Ertuğrul Özkök'e çok kızmakla birlikte sarsılmış ve salonu terk etmiştim. Daha birkaç yıl öncesinde TSYD Antalya Semineri'nde Genel Yayın Yönetmeni sıfatıyla söylemişti bu sözleri... Türk futbolunda milat sayılabilecek gelişmelerin olduğu şu dönemde trajikomik fotoğrafımızı görünce Sayın Özkök'e yıllardır vicdanımda fazla haksızlık ettiğimi düşündüm. Sayın Özkök'ün spor camiasını, medyasını basitleştiren, önemsizleştiren yorumuna kızarken, bunun Türkiye'de hakim ve genel bir bakış açısı olabileceği gerçeğini dikkate almamışım.
Gerçek şu ki; Yıllardır Türkiye'de her dönem siyasiler ve bürokratlar spor özellikle de futbol camiasını hep şımarttı. Savcısı, hakimi, yargısı bu orta oyununa seyirci kaldı. Camiada, medyada özellikle güç ve çıkar ilişkileriyle yoğrulanlar Üç Büyükler'in baş aktör olarak sahnelediği oyunda hep kendilerine yeni roller biçtiler. Bu sistemi sorgulayan gazetecileri tasfiye ettiler, Cafer Aydın, Cihan Oskay gibi "Şike var, teşvik var" diyen ayrık otlarını (!) yolarak sahanın dışına attılar!
Nereye kadar?
15 Nisan'da "Şike ve teşvik" anayasal suç kabul edilene kadar. Yasadan cesaret alan bu ülkenin yürekli savcıları ortaya çıkıp "Aymaz, hukuk dışı, denetim dışı" toz pembe yalanlarla örülmüş spor dünyasına müdahale edene kadar.

KAMU VİCDANI SORUYOR
Bu gelişmelerde gördüğüm üç önemli husus var: 1- Hiç kimse tam anlamıyla "Teşvik ve şikenin" suç sayılmasını idrak edemedi. En başta savcının karşısına çıkanlar. Şike ve teşvik eylemlerine karışanların toplumsal hafızamızdaki cezası demir parmaklıklar değil medyada kenarda kalan küçük yıpratmalardı.
Bizim mahallede üç maymunun oynanmasının nedenlerinden biri bu. 2- TFF yönetimi, "Savcılar bize soruşturmanın gizliliği adına belge vermedi" diyerek topu bir süreliğine taca atmış gözüküyor. Bir de kamu vicdanı var ki hem TFF'den hem de haksızlıklar karşısında susanlardan "Savcı ve hakimler ortada delil olmasa başta Sayın Yıldırım'ı ve farklı takımlardan bu kadar önemli insanı tutuklama hatasına düşer mi?" sorusuna cevap bekliyor. Suç varsa er geç ortaya çıkar. Renk körü olmadan adaletin sağlanması beklenmeli. Ölçü, şike ve teşvik eylemleriyle camialarına leke süren herkesin hesap vermesidir. 3- Ok yaydan çıktı. Mahallemizde artık hiç bir şey eskisi olmaz! Sayın Özkök ve onun gibi bu işleri itibarsızlaştırmaya çalışanlara artık kızmıyorum! Futbolu basit bir eğlence, spor sayfalarını tatlı yalanlar olarak görenler için bu tutuklamalar kabul edilebilir olaylar değil. Ancak gerçek şu ki: Milyarlarca doların döndüğü, işadamlarının boy göstermek için cirit attığı futbol camiası artık hiç kimsenin hukuk dışı hareket edebileceği orta oyunu değil...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA