Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Güzeli oynatırlar birinciyi ağlatırlar!

Ne yazık ki bize özgü bir gelenektir. Meyve veren ağacı hemen taşlarız. Kimsenin başarısını doya doya kutlamasına izin vermeyiz. Bir yerden sokarız çomağımızı tekerin arasına... Bu ülkede Nobel alan bile yaşayamaz sevincini... Popstar Alaturka'da da böyle oldu. Kanal D'nin Dobra Dobra programına telefon bağlantısıyla katılan Bülent Ersoy, "Armağan tepki oyları yüzünden kaybetti" iddialarına karşı savunma yapmak isterken, o sırada stüdyoda bulunan yarışmanın birincisi Hasret'i hüngür hüngür ağlattı. Tabii ki Ersoy'un amacı bu değildi ama konuşması "kastı aşan" bir havaya bürününce, mutluluk, yerini drama bıraktı. Ersoy, Hasret ve annesinin ajitasyon yaptığını, yani fakirliklerini öne sürerek vicdanlardan oy sağdıklarını iddia etti. Hatta Armağan'ın birinci olmasından doğacak sansasyonu önlemek için organizasyonun birinciyi değiştirmek adına çaba sarf ettiğini bile ima etti. Annenin, Osmantan Erkır'dan para talep ettiğini söyledi. Bunun üzerine Hasret de gözyaşlarına boğulup, "Lanet olsun o 100 milyara... Keşke birinci olmasaydım" deyiverdi. Yetmedi, tartışma Sabahların Sultanı programında da sürdü. Hasret gözyaşları içinde isyan etti: "Yeter artık. Ben 17 yaşında bir çocuğum. Bunları kaldıramıyorum. Yapmayın!.." Burada kimin haklı kimin haksız olduğu yorumlarına girmeyeceğim. Herkes vicdanının sesini dinlesin, doğruyu bulsun. Beni asıl rahatsız eden, misyonu "Türk Sanat Müziği'ne yeni yetenekler kazandırmak" olan bir organizasyonun,"alaturkalık" gösterisine dönüşmesi. İçinden zorla aşk, ihanet, komplo, gözyaşı geçirilmesi... Yarışmada kulağıma çalınan sesler enfesti. Ama yarışma bitiminde duyduklarım fena halde detoneydi.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA