Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

'Yalancı' Bahar

Yeni diziler birer birer merhaba derken, ekranların köşeleri 'Yeni' ibareleriyle dolmaya başladı. Star'ın dizisi Yalancı Bahar yayınlanırken de ekranın köşesinde 'Yeni' ibaresi yer alınca gülümsedim.
'Yeni' dedikleri dizi; 1984 yılında Kadir İnanır, Nazan Şoray ve Murat Soydan'ın başrollerini paylaştığı Balayı filminin kopyasıydı.
Aynı öyküyü Jennifer Aniston ve Clive Owen'ın oynadıkları Derailed filminden de hatırlıyordum. Evlenmeye hazırlanan çift, zengin işadamlarına tuzak kurup dolandırmaktadır. Ama genç kadın, içlerinden birine aşık olur ve evlenir. Delikanlı ise cezaevinden çıktıktan sonra sinsi intikam planını uygulamaya sokar...
Özgün senaryo tıkanıklığını anlıyorum. Denenmiş senaryoların yapımcıya mali açıdan garanti getirdiğinin de farkındayım. Ama yine de şu dizilerin başında hangi filmden ya da öyküden esinlenildiğini yazsanız, incileriniz mi dökülür?
Cansel Elçin bu kez kötü bir karakteri canlandırma cesaretini göstermiş. Ayrıca ilk kez kendi sesiyle ekranda. Bu da bir başka cesaret göstergesi...
Fahriye Evcen'i ise biraz tutuk ve donuk buldum. Özellikle gerilim içeren sahnelerde vücut dilini daha iyi kullanabilirdi. Dizinin flash back (zamanda geriye dönüş) sahnelerinde ise farklı bir ışık seperatörü kullanılması gerekirdi.
Zira dikkati dağınık izleyiciler hangi bölümün gerçek zaman, hangi bölümün anı olduğunu kavramakta güçlük çekebilir. Bu intikam hikayesinden yeni bir 'Ezel' çıkması ise biraz zor görünüyor. Ayrıca ailenin yaşadığı evi, aylarca Aşk-ı Memnu yalısı olarak izlediğimiz için inandırıcılık katsayısı düşüyor.
Diyeceğim o ki, Yalancı Bahar'ın ilk bölümü benim damağımda 'yalancı dolma' tadı bıraktı.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA