Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

‘Sen üşüme polis amca...’

Videoyu izlediniz mi bilmiyorum...
İzlediyseniz bile bir de benden dinleyin:
Yollar kar, buz... Dışarıda kemikleri sızlatan bir soğuk.
Sıcacık otomobilinde ailesiyle birlikte seyahat eden 7 yaşındaki bir erkek çocuğu birden ağlamaya başlıyor.
Ailesi, sebebini öğrenince ileriden U dönüşü yapıyor.
Meğer o çocuk, yolda denetim yapan trafik polisini görmüş.
"Polis amcam üşüyordur şimdi" diye bir avazı yerde, bir avazı gökte ağlamaya başlamış.
Aile, polis noktasına geri dönüp de çocuk arabadan inince, son yılların en duygulu sahnelerine hep birlikte şahit olduk. Çocuk, ıslak gözleriyle polis amcasına sarıldı. Polis amcası dedi ki, "Ağlama, ben üşümüyorum.
Hele şimdi sana sarıldım ya, artık hiç üşümem. Ama sen üşümüşsündür. Haydi arabana bin de ısın..." Aziz şehit anaları, 'Evladım o toprağın altında üşüyor mudur şimdi?' diye ağıt yakmayın artık.
Baksanıza, 7 yaşındaki kocaman bir yürek, nasıl kadife bir battaniye olup örtüyor üzerlerini...
Biz istediğimiz kadar Polisimin Yanındayım kampanyaları yapalım, dilediğimiz kadar polislerle karakollarda birlikte fotoğraf çektirelim, hatta her saat başı elimizde bayrakla Şehitler Tepesi'ne gidelim; yine de 'Polis amcam üşüyor' diye gözyaşı döken o çocuğun ruhlarda yarattığı etkiye ulaşamayız.
İşte o yüzdendir ki, bu dünyaya barışı o melek çocuklar getirecek. İşte o yüzdendir ki, dünyanın her neresinde olursa olsun bir çocuğun ağlamasına, feryat etmesine kulak vermek bir insanlık görevidir.
'Bana ne elin Halep'inde zırlayan çocuktan' deyip sırtını dönen, kulağını tıkayanlar bilmeli ki, bu günahın bedeli öte dünyaya kalmaz.
Size belki tuhaf gelecek ama bu dünyaya barışı getirmenin yolu 'çocukla çocuk olmaktan' geçiyor...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA