Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Pahalılığı önlemenin yolu

Bu köşenin okurları, sadece eleştirmekle yetinmez, yol göstermeyi, alternatif çözümler üretmeyi de görev sayar. Emekli Müsteşar Yardımcısı olan okurum Yavuz Yüksel de, geçenlerde fırsatçı marketlerle ilgili yazdığım birkaç yazının ardından pahalılığın önüne geçecek çözüm önerilerini ve isabetli tespitlerini paylaşmış:
"Sayın Aytuğ, bu konudaki mümkün çözümleri de dile getirirseniz çok önemli bir hizmeti yerine getirmiş olacağınıza inanıyorum. Türkiye'de 15 bini aşkın zincir market var, büyük hissedarları ne yazık ki İstanbul sermayesi ve amaçları küresel sermaye ile aynı.
Serbest piyasa ekonomisinde esas olan serbest rekabettir, bunun engelleyicisi de tröst ve kartellerdir. Maalesef şu anda kartelleşmiş olan bu zincir hem muhalefet hem de vahşi kapitalizm uyguluyor. Yapılan KDV indirimi sadece bunların kazancını artırdı. Devlete ise gelir kaybettirdi. Bunlarla mücadelede en etkin kuruluşlar Tarım Kredi Kooperatifleri, Et ve Süt Kurumu gibi organize olmuş kurumlardır. Bu kurumlar önce bu kartelin piyasanın boğazını nerede sıktığını belirlemeliler. Üreticide ucuz ama piyasada yüksek fiyatlı gıda ürünlerini tespit edip doğrudan üreticiye ulaşmalıdırlar. Kartellerin üçe kapattığını devlet desteği ile üçe-dörde alıp tüketiciye ulaştırmaları gerekir. Fiyat üreticide de yüksek ise sebep üretim azlığı, arz eksikliğidir. Devlet bunun nedenlerini belirleyip çözüm çarelerini aramalı. Bunun sebebi ihracat da, yüksek üretim maliyetleri de olabilir.
Bu söylediklerimiz ciddi bir ulaşım ağı organizasyonu ve nitelikli eleman gerektirir. Bunun bir-iki sahifelik bildiriyi bile yazamayan ve AB Büyükelçisi'ne redakte ettiren bir muhalefetle olamayacağı açıktır. Saygılarımla..."

23 Nisan'da bir bisiklet hikayesi
Sunay Akın'ın sunduğu program bir dönem en fazla izlediğim Ramazan programlarından biriydi. Sunay Akın, Boğaz'ın ışıltılarını kendine fon alıp öyle güzel hikayeler anlatırdı ki, dakikaların nasıl geçtiğini anlamazdım.
Program daha sonra çetin rekabet koşullarına boyun eğmek zorunda kaldı ve ekrana veda etti. Bu yıl programın dijital platformda devam ettiğini öğrenince büyük bir heyecanla izlemeye koyuldum. Karşıma çıkan ilk hikaye beni yine benden aldı...
Bugün 23 Nisan... Benim çocukluğumun sembolü ise bisiklettir. Babamın Almanya'dan getireceği, turuncu renkli, kontrpedal Lambertus bisikleti beklerken tespih çeker gibi günleri saymıştım. Az sonra Sunay Akın'dan nakledeceğim hikaye de bisiklet ile ilgili...
Genç bir subay, Avrupa'da görev yaparken tanıştığı bisiklet denilen icadı tanıtmak ve nasıl binileceğini Harp Okulu öğrencilerine öğretmek için düzenli olarak Kadıköy'deki Kuşdili Çayırı'na gidermiş. Bir gün zabitler duruma müdahale etmişler. Demişler ki, "Bu alete binmek yasaktır." Sonra hepsini karakola götürüp ifadelerini almışlar. Okula dönüşlerinde onları karşılayan nöbetçi subay, böyle bir olayı tekrar ettiklerinde okuldan atılacaklarını söylemiş.
Bisiklet öğretmeye çalışan subay da, "Yanılıyorsunuz. Bu icat gelecekte savaşlarda bile kullanılacak" demiş.
Gerçekten de Birinci Dünya Savaşı'nda bisiklet, orduların vazgeçilmez araçlarından biri olmuş...
Peki o ilerici subay kimmiş dersiniz?
Yanılmadınız, ileride çocuklara bayram hediye edecek olan Mustafa Kemal..

Karşında Çocuk Var!
Yukarıdaki başlık, okuma imkanı olmayan kız çocuklarına yardım için kurulan Koruncuk Vakfı'nın 23 Nisan haftasında düzenlediği kampanyanın adı. Vakıf, biz gazetecilerden kampanyayı duyurmak için yardım istedi. Biliyorsunuz, bizim köşemiz bir sosyal sorumluluk panosu işlevi de görüyor. İstekleri üzerine bir çocukluk fotoğrafımla birlikte, kampanyanın metnini ve linkini de paylaşıyorum:
"Çocuklar geleceğimiz, çocukluk hazinemiz... 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız'da çocuğu, çocukluğu değersizleştiren söylemlerin karşısında duruyor, Karşında Çocuk- Var diyorum."
Kampanyaya destek olmak için https://koruncuk.org/ page/karsinda-cocuk-var linkine tıklayabilirsiniz.



Zap'tiye
Bakkala giderken tacize uğramaktan, organ mafyasından, düğün magandalarının kurşunlarından, öğretmen dayağından, çocuk pornosu tuzakçılarından, zorla dilendirilmekten kurtulabilen tüm çocukların bayramı kutlu olsun!..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA