Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

CHP’nin sanatçıya çarpık bakışı

Tatil için bulunduğum Altınoluk'ta cumartesi akşamı herkes Sibel Can konserini konuşuyordu. Ama sanatçının şahane sahne performansını değil, bir belediye başkanının yol açtığı çirkin olayları...
Amfi tiyatro, Sibel Can'ı izlemeye gelenlerle doluydu. Ünlü şarkıcı her zamanki kusursuz performansıyla herkesi coşturmuş, kendinden geçirmişti. O sahnede şarkı söylediği sırada Edremit'in CHP'li belediye başkanı Selman Hasan Aslan paldır küldür sahneye çıkmak istedi. Özel güvenlik ne olduğunu anlamadığı için sahneye çıkanları engellemek adına harekete geçti. Duruma Başkan'ın yanındaki zabıtalar da müdahale etmeye kalkınca uzun süreli bir arbede yaşandı. Sibel Can konserine ara vermek zorunda kaldığı için izleyiciler durumu protesto etti. Belediye Başkanı Selman Hasan Aslan'ı yuhalayalar arasında şişe fırlatanlar bile oldu. Başkan amfi tiyatroyu terk etmek zorunda kaldı ve konser kaldığı yerden devam edebildi. Başkan'ın daha sonra Sibel Can'a teşekkür konuşması yapmak için sahneye çıkmak istediği öğrenildi.
İyi de kardeşim; her şeyin bir usulü, yolu yordamı vardır. Protokol üyesi olarak teşekkür konuşması yapacağını önceden organizasyonun yetkililerine bildirirsin. Onlar da bir takdim programı yapar, sanatçıyı ve özel güvenliği bilgilendirir. Sanatçı sahnede şarkısını söylerken sahneye atlamak da neyin nesi?



Bu aslında kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün "Hayatta her şey olabilirsiniz ama sanatçı olamazsınız" dediği CHP'nin sanata ve sanatçıya çarpık bakış açısını açığa vuruyor. Beldesine gelen, himayesinde konser veren her sanatçıyı kendi malı gibi gören, her konseri kişisel propagandasına alet etmek isteyen ucuz siyasi zihniyetin yeni bir tezahürü...
Benzer bir "üstten bakışın" en taze örneklerinden birini de bugünkü Gaf'let Kürsüsü'nde okuyacaksınız.
Yazık ki ne yazık...

Diyarbakır'ı rahat bırakın
Dijital yayın platformu Netflix bir kez daha tepkileri üzerinde topladı. Bu defa Diyarbakırlılar ayağa kalktı.
Netflix'in dizisi Mezarlık'ın ilk bölümünde töre cinayetleri konu alınmıştı. Suçlunun Diyarbakırlı olduğu ve adeta bir suç makinesi gibi yaşadığının altı kalın çizgilerle belirlenip, şehirde yaşayanları son derece rahatsız eden ifadelere yer verildi. Bunun üzerine Diyarbakırlılar, Netflix'e tepki yağdırdı.
Diyarbakır'a iki kez gittim. Her ikisinde de halkının misafirperverliğine, olgunluğuna hayran kaldım. Evet, Güneydoğu'da hâlâ törelerin baskısıyla işlenen cinayetler var. Ama eskiye oranla bu yüzde, bir hayli düştü. Belli ki yöre halkı da bu durumdan rahatsızlığını eyleme dönüştürmeyi seçti. Ama tarih, kültür ve medeniyetin kavşak noktasındaki bu güzel şehri artık karalamaktan vazgeçelim, hedef tahtasından çıkartalım. Oradaki insanımız zaten terör örgütlerinden çok çekti. Daha yeni yeni nefes almaya başladı. Ne olur, Diyarbakır'ı ve Diyarbakırlıyı artık rahat bırakın!..

Rehavet bize yaramadı
"Ben kalabalık yerlerde maske takmaya devam edeceğim" diye yazmıştım iki ay önce. Korona tedbirlerinin kalkmasıyla birlikte tedirginliğimi dile getirmiş, tedbiri tamamen elden bırakmanın aymazlık olduğunu söylemiştim. Hepimizi korkutan son rakamlarla bir kez daha haklı çıkmanın mahcubiyetini yaşıyorum.
Bayram sonrası bu sayı ister istemez katlanacak. Bu trafik, muhtemelen virüsü büyük kentlerden köylere, kasabalara taşımıştır. Asıl büyük patlamanın kasım-aralık aylarında yaşanacağını bilmek için de âlim olmaya gerek yok.
Canını seven maskesini taksın, aşısını olsun, hijyenine dikkat etsin. İnşallah bu kez haklı çıkmam...

Gaflet kürsüsü
Ardahan'ın CHP'li Belediye Başkanı Faruk Demir, bir vatandaşın "Engelli yolları ne olacak?" sorusuna karşılık "Biz onları kollarından tutar yürütürüz. Her yol bitti, engelli yolları mı kaldı?" deyince büyük tepki çekti.

Zap'tiye
Adana'da balkondan düşen bebeği, iki apartman arasına asılı Türk bayrağı kurtardı. Hızı kesilen bebeğin sadece bacakları kırıldı. Gel de şu bayrağa kurban olma...

Ne demiş?
"Bir doktorun ders çalıştığı saatlerle pek çok insan emekli olur." (Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca'nın "Doktoruma Saygı" başlıklı paylaşımı)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA