Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MEVLÜT TEZEL

Beşiktaş'a doğru denizi göremeyeceksin

Sakın şaşırma... Aslına bakarsanız, insanlarımızın şaşırma diye bir duygusunun olduğundan da şüpheliyim. O kadar çok şaşırıyor ve şoke oluyoruz ki, tepki koyma refleksimizi de yitiriyoruz.
Nerede kalmıştık? Çocukla arabanın altında kalmaktan son anda kurtulmuştum. Kendimizi Beşiktaş sahiline zor bela attık.
Bir sigara yakar, denizin maviliğine dalar, sakinleşirim diye umuyordum; o da ne!
Deniz yok ortada. Yerinde Beşiktaş- Üsküdar arası çalışan motor ve gemiler var.

BAŞKA YER YOK MU?
Denizi görmek için Beşiktaş Adliyesi'ne doğru yürürken tam dokuz motor saydım. İnatla yürümeye devam ettim ama deniz hâlâ yoktu.
Bir de iki eski deniz otobüsünü kıyıya paralel demir atmış, boyuyorlar.
Sadece motorların aralarından görebiliyorsunuz denizi. Bu sadece bir güne özel durum değil, Beşiktaş sahili hep böyle.
Bu motorların duracağı başka bir yer yok mu?
İlla insanların nefes alacakları sahil şeritlerine mi demirlemek zorundalar?
Aslında bu sorun İstanbul'un birçok sahil semtinde var. Kamu binaları, üniversiteler, okullar, beş yıldızlı oteller, gece kulüpleri, yalılar, iskeleler ile zaten bir perde çekilmiş olan Boğaz'daki az sayıdaki park ve sahil şeridini de motorlar işgal etmiş durumda.
İstanbul
halkı aslında Boğaz'ı göremiyor, keyfini çıkaramıyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA