Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MEVLÜT TEZEL

Sosyal medya devleri yakalandı!

ABD'de Dijital Nefretle Mücadele Merkezi'nin (CCDH) araştırmasına göre sosyal medya şirketlerinin Müslüman karşıtlığı konusunda yapılan şikayetlerin yüzde 89'una kayıtsız kaldıkları ve işlem yapmadıkları ortaya çıktı.
Araştırmacılar, Müslümanları 'ırkçı karikatürler, komplolar ve asılsız iddialarla hedef alan rahatsız edici, bağnaz ve insanlıktan çıkarıcı içerik barındıran' 530 gönderiyi ve bu gönderilerin en az 25 milyon kez görüntülendiğini tespit etti.



Ve CCDH şu bilgiyi paylaştı: "Kötüye kullanım amaçlı içeriğin çoğu kolayca tanımlanabilirdi ve yine de kayıtsız kalındı. Instagram, Tik- Tok ve Twitter, kullanıcıların #deathtoislam (İslam'a ölüm), #islamiscancer (İslam kanserdir) gibi hashtag'leri kullanmasına izin verdi. Hashtag'leri kullanarak yayılan içerik, en az 1.3 milyon görüntülenme aldı."
Böylece Meta, Twitter ve Google şirketlerinin 2019'da terör ve şiddet içeren paylaşımları kaldıracağına dair yaptıkları ortak açıklamanın Müslümanlar açısından boş vaat olduğu anlaşıldı.



Özellikle 'İslamofobik' içeriklerin paylaşılmasına izin verilmesi sosyal medya devlerinin ikiyüzlüğünü net bir şekilde deşifre ediyor.
Daha da kötüsü CCDH raporunda sosyal medya platformlarının İslam karşıtı içeriklerden ve etkileşimlerinden para kazandığı ve bu sebeple nefretin yayılmasına göz yumdukları yorumunun yer alması.



ÇOK KORKUTUCU
11 Eylül'den sonra artan, İŞİD saldırılarıyla canlı tutulan 'İslamofobi', aslında Batı'nın güya demokrasi götürüyorum bahanesiyle istediği ülkeyi işgal etmesine zemin hazırlıyordu.
Namazında niyazında, şiddetle işi olmayan Müslümanları da geri kalmış potansiyel tehlike olarak gösteren 'İslamofobi'nin artarak devam etmesine şaşırmamak gerek.
Günlük hayatımızın vazgeçilmezi Instagram, Twitter, TikTok, Meta'nın algı yönetim merkezleri olduğunu, masum olmadıklarını biliyorduk.
Ancak yüzde 89 oranında İslam karşıtlığına zemin hazırlamaları gerçekten korkutucu!

PREZERVATİFE DELİK AÇMANIN CEZASI NEDİR?
Almanya-Bielefeld'de yaşayan 39 yaşındaki bir kadın, internetten tanıştığı ve 'duygusal hisler' beslediğini belirttiği 42 yaşındaki partnerinin komodinde bulunan kondomlarına delikler açınca mahkemelik oldu.
39 yaşındaki kadın, cinsel ilişki sırasında hamile kalabilmek için böyle bir şey yaptığını itiraf etti. Ve yargıç kadına, 'cinsel saldırı' suçundan 6 ay ertelemeli hapis cezası verdi. Emsal teşkil edecek bir karar!
Türkiye'de de özellikle zenginlerin ve ünlülerin başına gelebiliyor böyle olaylar ama suç aletinin delik prezervatif olduğu bir dava hatırlamıyorum.
Kadın hamile kalır ve doğurursa erkek istemediği ve önlem aldığını düşündüğü halde bile baba olabiliyor.
Bu olayda kafamı karıştıran konu ise erkeğin prezervatifin delindiğini nasıl ispatladığı. Kadın hamile kaldıysa bile sorumluluğu adama yükleyebilirdi. Erkek delik prezervatifi delil olarak mı sundu? Enteresan.
Bu olaydan çıkarılacak dersler çok ve yazmama da gerek yok herhalde.



HIZ SINIRININ 140'A ÇIKMASI DOĞRU MU?
Hazırlıklar yetişirse Kuzey Marmara, İstanbul-İzmir ve Ankara-Niğde otoyollarında hız sınırı 120 km'den 140'a çıkacak. İdari yaptırım da 154 km olacak.
Bu kararın trafik kazalarını artıracağı söyleniyor. Evet, aşırı hız kaza demek ama bu üç otoyol da son teknoloji, uçak pisti gibi. O kadar güvenli ki, saatlerce dümdüz yolda araç sürerken insanın uykusu geliyor!
İstanbul-İzmir arası geçiş ücreti olarak Osmangazi Köprüsü dahil 256.3 lira ödeyen bir sürücü, 'Parasını ödedik bari gaza basalım' deyince ve hız sınırını yüzde 50'den fazla aşınca 1339 TL ceza ödüyordu. Geçiş ücreti ödeyip sonra da hızdan ceza yemek moral bozuyordu!
Elbette önce can güvenliği ama en azından bu üç yolda hız sınırı artmalıydı ve öyle de oldu. Güvenli sürmek isteyen yine yavaş sürebilir. Bazı ülkelerde son teknoloji otoyollarda hız sınırı olmuyor.
1 Temmuz'dan sonra bu üç yolu kullanan araç sayısı artar. Parayı veren düdüğü çalar gibi bir durum olabilir!

DÜĞÜNDE TAKI YASAĞI
Bursa'da Kozbudaklar köyünün ihtiyar heyeti düğün masrafları için ekonomik önlem paketi açıkladı.
Sabah'tan Tuna Çam'ın haberine göre bundan böyle düğünlerde ve nişanda gelin adaylarına küpe, yüzük, saat ve 4 adet 20 gram bilezik haricinde başka takı takılmayacak.
Takı seti, söz bileziği, arma gibi ziynet eşyalarının takılması ise yasak.
Düğünlerde davetiye ve şeker haricinde davet hediyesi verilmeyecek. Kuaföre gelin ve kız kardeşleri haricinde kimse götürülmeyecek.
Düğün sonrası sağdıç gezmesi yapılmayacak.
Evlilik oranlarındaki düşüşün bir nedeni de düğün masrafları. Bir de bunun ev düzmesi var! Gençler evlilik kararı alırken kara kara düşünüyor.
Kız tarafının istekleri abartılı olursa, damat orta gelirliyse çiftler yeni hayatlarına büyük bir kredi borcuyla başlıyor.
Haklı olarak bazı çiftler sadece bir gecelik düğün eğlencesi için borca girmek yerine sadece nikâh yapıp, ev kredisine girmeyi ya da evin ihtiyaçlarını karşılamayı tercih ediyorlar.
Düğün masrafları yüzünden ekonomik sıkıntıya girince çiftler arasında kavgaların arttığını da unutmayalım!
Kozbudaklar ihtiyar heyetinin üyelerini kutlarım. Örnek gösterilecek bir karar almışlar.



LALE DEVRİ'NİN SONU!
Gülhane Parkı'nda yer alan 1.5 milyonu aşkın lalenin büyük çoğunluğuna, fotoğraf çektirmek isteyenler tarafından zarar verilmiş.
Günlük ziyaretçi kapasitesi 15 bin 600 olan Gülhane Parkı, bayram boyunca kapasitesinin 10 katı kadar ziyaretçiye ev sahipliği yapınca olan lalelere olmuş!
Peki, İBB'nin lale katliamı yaşandıktan sonra önlem almasına ne demeli?
Önlem almak için illa sosyal medyaya düşmesi mi gerekiyor?
Lale çiçeğinin ömrü zaten 20 gün! Çiçek uzaktan sevilir. Instagram'da hava atacağız diye, bir kare fotoğraf için değer mi?



ALTYAZI
"İnsanlar, aynı kumlar gibidir. Onları ne kadar çok sıkarsan, o kadar fazla avucunun içinden kayıp gider." (Star Wars)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA