Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HASAN BASRİ YALÇIN

Muhalefetin vaatleri

Muhalefetin alternatif siyaset geliştiriyor oluşuna alıştık. Bir yalan üzerinde günlerce tepindiklerini de gördük. Siyasetin söylem seviyesini indirdikleri yer de herkesin malumu.
Artık bunların haber değeri yok. Ancak Kanal İstanbul tartışmasında bir seviye daha aşağı indiklerini söylemek lazım.
Kemal Kılıçdaroğlu, eğer seçimi kazanacak olurlarsa Kanal İstanbul'un parasını ödemeyeceklerini söylüyor. Devlette devamlılık gibi ilkeleri bir kenara bıraksak bile şantaj ve tehdit boyutunu görmezden gelemeyiz. Diyebilirsiniz ki, iktidara gelecekleri yok. Haklı olabilirsiniz. Ama yine de ülkenin ikinci partisinin liderinin ağzından dökülen laflar, hepimiz için utanç vesilesi.
Öylesine alıştık ki bu siyasetsizlik hâline, hepimizde bir aldırmazlık durumu var. Ülkenin imajına verdikleri zararı, Türkiye'yi uluslararası kamuoyuna şikâyet ederek küçük düşürme hâlleri, Türkiye düşmanlarıyla işbirliği ve söz birliği durumları neredeyse gündelik bir hâl aldı.
Zaman zaman üzücü, zaman zaman da komik buluyoruz. Ama seviyesizlik böyledir. Şiraze bir kere kaydı mı düzelmesi kolay olmuyor. Dengesizlik içindekiler, dengenin ne kadar bozulduğunu göremiyor.

TEHDİT VE ŞANTAJ SİYASETİ
Meseleyi hukuksuzluk vaadine kadar getirdiler. Ödemeleri yapmayacakları gibi şirketleri mahkemelerde süründüreceklermiş. Demek ki iktidar olsalar mahkemeleri de kontrol edecekler. Hepimizin haklarını çiğneyebileceklerini şimdiden ilan ediyorlar.
Daha öncesinde de benzer ifadelere rastlamıştık. Bazı işadamlarının mallarına el koyacaklarını, bazı medya kuruluşlarını kapacaklarını da söylemişlerdi.
Her gün yeni bir hukuksuzluk vaadi var. Lafa gelince muhalifler hukukun üstünlüğünden falan dem vurur. Ama daha muhalefetteyken bile hukuku çiğneme hayalleri kuruyorlar.
Bu zihniyetin eski alışkanlığıdır. İstiklal Mahkemeleri, Yassıada mahkemeleri, 28 Şubat maskaralıkları hep bu kafanın icadıdır.
Yarın öbür gün ilk fırsatını bulduklarında aynı işlerin peşine düşeceklerinden zerre kadar şüpheniz olmasın. Gerçi onlar bunu saklama gereği bile duymuyor ama siz yine de tarihte yaşananları şöyle bir gözünüzden geçirin.
Ben kendim öyle yapıyorum. Her sandık başına gittiğimde bu yıkım ehline karşı oy kullanıyorum. Sanırım ülkenin büyük çoğunluğu aynı fikirde olduğu için zaten CHP bu ülkede iktidar yüzü göremiyor. Vatandaşlar, CHP'nin elinden ve dilinden emin olmadığı için oyları hep aynı kalıyor.

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA