UNESCO Genel Konferansı'na katılmak üzere Paris'e giden Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, öğretmenleri rencide eden bir söz sarf etti. "Atanamamış öğretmen diye uyduruk bir sorun çıkarmışlar" açıklamasını yaptı. Dinçer'in başarılı olmasını isteyenlerden biriyim. Ama işe, öğretmenlerin kalbini kırarak başlamamalıydı. Van'da hayatını kaybeden öğretmenler için özel bir başsağlığı mesajı yayınladığını gazetelerde görmedim; gözümden kaçmış olabilir. Bu defa da, öğretmenlerin, vaatlerin tutulmamasından kaynaklanan sıkıntılarına "uyduruk" diyor. "Kaynak yok; elimizden daha fazlası gelmiyor" gibi sözler makûl karşılanabilir fakat hiç empati yapmadan, muhatabının duygularına çarpı işareti atmak, halkın hizmetkârı olduğunu söyleyen bir siyasi kadronun mensubuna yakışmaz.
Olayı şöyle özetleyebiliriz: "55 bin yeni öğretmen alacağız" sözü verildi. Sonra Maliye Bakanlığı'ndan 40 bin kişilik kadro çıktı. Bunun önemli bir kısmı, 2011 KPSS'sinden önce kullanıldı. Bir kısmı da zaten sözleşmeli olarak çalışan öğretmenlere tahsis edildi. 2011 KPSS'sine giren öğretmen adaylarına sadece 11 bin kadro kaldı. Oysa daha önce, yılda bir kere, ağustos ayında öğretmen alımı yapılacağı ifade edilmişti. Bu yüzden, 2011 KPSS'sine hazırlananlar, 55 bin kadronun tümünün kendilerine verileceği umuduyla hareket etmişti.
Bütün bu anlattıklarım, konunun uyduruk olmadığını, AK Parti hükümetinin bir bakanının hayali vaatlerine dayandığını gösteriyor.