İş dünyasının en sosyal isimlerinden biri kim diye sorarsanız size hemen 'Şerif Kaynar' derim.
Kaynar'ı bu mesleğe başladığım ilk yıllarda tanıdım. O zamanlar İsveçİsviçre ortaklığındaki ABB şirketinin Türkiye Genel Müdürü ve Genç Yönetici ve İşadamları Derneği (GYİAD) Başkanı'ydı.
Ve bence derneğin en çok aktif olduğu dönem de o zamandı. Şerif Kaynar ve yönetimde yer alan Leyla Alaton'la GYİAD sürekli toplantılar yapar, dikkat çekerdi.
Derken Kaynar bir dönem aynı şirketin Kazakistan'daki işlerinin başına geçtikten sonra Türkiye'ye döndü. Ve sonra bilinen deyim ile 'kelle avcılığı' yani 'head hunting' işine yani insan kaynakları alanına giriş yaptı.
Bir arkadaşıyla ortak kurduğu K Partners da böyle doğdu.
Bu uzun girişin bir sebebi var elbet.
Şerif Kaynar 2007 yılının en bomba transferini 29 Kasım'da gerçekleştirdi ve 6 aydır boş duran Turkcell'e ABD'den bir Türk CEO yerleştirdi.
Yazın bir öğlen buluştuğumuzda, Turkcell gibi bir şirkete CEO bulmanın öyle kolay bir iş olmayacağını anlatıyordu.

Beyaz yaka yönetici fiyatı arttı
Neticede anlattıklarına bakılırsa, Türkiye'ye hızla gelen yabancı şirketlerin de etkisiyle, iyi yöneticiye olan talep çok artmıştı. Ama arz aynı derecede artış göstermiyordu. Belki de bu sebepten Şerif Kaynar'a göre, Türkiye'deki beyaz yaka yönetici fiyatları yüksekti, hatta bazı alanlarda Avrupa'dan bile daha yüksekti. Mesela pazarlama uzmanları, insan kaynakları yöneticilerinin fiyatları Avrupa'nın üstüne çıkmıştı.
Turkcell'in CEO'suna geçmeden önce bir iki bilgi daha vermek istiyorum.
Öğrendiğime göre şu anda iyi bir yöneticinin Türkiye'deki fiyatı, şirketin cirosuna göre brüt 100 bin dolar ile 200 bin dolar arasında değişiyor.
Şerif Kaynar, dünyadaki genel trendi, baz maaşların azaldığı, yıl sonunda alınan bonus kısmının ise performansa bağlı olarak arttığı şeklinde açıklıyor.
Gelelim Turkcell'in CEO'suna. Bu tip bir CEO arayışının normalde altı aylık bir süreci kapsadığı bilinir. Kaynar, bu pozisyon için şirketi görevlendirildikten yaklaşık 3.5 ay sonra işi bitirmiş.
İlginç olan, tam Turkcell'e CEO ararken, Kaynar K Partners'ı, yabancı bir insan kaynakları şirketine Korn Ferry'e de satıyor.
Yani işi K Partners alıyor, Korn Ferry bitiriyor.
Kaynar, "Türkiye'den de çok iyi adaylarımız vardı. Ortağımız kanalıyla dünya mobil sektörüne de baktık. Yabancı bir CEO da olabilirdi" diyor.
Turkcell'e CEO ararken en çok neye dikkat ettiklerini sorunca ise şu cevabı veriyor: Gelecek kimsenin birinci günden beri tartışılamaz olması gerekiyor demiştim. Soru işareti olmamalıydı yani. Adayın daha önceki hayatında kanıtlanmış başarıları olmalıydı.
Kuşkusuz Şerif Kaynar da bir projede müşteriyi ikna etmek kadar adayı da ikna etmenin önemli olduğunu biliyor ve "Bizim için iki tarafın karşılıklı beklentilerini idare etmek ve işi bitirmek" diyor.
Nitekim öyle yapıyor. Microsoft'un Türkiye Genel Müdürü'yken, ABD'de yine Microsoft'ta önemli üst düzey bir göreve atanan Süreyya Ciliv, Turkcell'e CEO olmayı kabul ediyor ve Türkiye'nin yolunu tutuyor.
Ciliv'in ücretinin ne kadar olduğunu kuşkusuz ben de merak ediyorum. Ama Kaynar ser verip sır vermiyor. Sadece daha önce basına yansıyan '2 milyon dolar transfer ücreti, 400 bin dolar da aylık ücret aldı' şeklindeki maaş senaryolarının kesinlikle doğru olmadığını söylüyor. En azından Ciliv'in transfer ücreti almadığını buradan duyuralım.