Türkiye'nin en iyi haber sitesi
OKAN MÜDERRİSOĞLU

ABD uçak gemileri 2. Çekiç Güç olur mu?

Bölgemizde yaşanan gelişmeler, bilhassa sıcak çatışmalar üzerinden şekillendirilmek istenen projeler her zamankinden daha fazla uyanık olmamızı gerektiriyor. Olup bitenlere insani ve vicdani açıdan tepki vermekle yetinmeyip stratejik derinlikle de bakmak zorundayız!
İsrail'in, Gazze'de devam eden katliamı, sivilleri de hedef alması, hastane, okul, kilise ayrımı gözetmeksizin her noktayı acımasızca bombalaması, özünde bir "harita değiştirme" ve "kitlesel sürgün" planı olarak karşımıza çıkıyor.
ABD Başkanı, ABD Dışişleri Bakanı, ABD Savunma Bakanı, Alman Şansölyesi, İngiliz Başbakanı... "Dayanışma" adı altında Tel Aviv ve Kudüs'e giderken... Sadece İsrail'i cesaretlendirmekle kalmayıp orta-uzun vadeli kurguların hayata geçmesini de teşvik ettiler!
Ne demek istiyoruz?
Meramımız, Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan'ın, "ABD uçak gemilerinin orada ne işi var?" sorusunun olası cevaplarında karşılık buluyor. Amerikan ve İngiliz donanmasının, sıcak denizlerdeki varlığı ve orada ne kadar kalıcı olacağı kritik sonuçları beraberinde getirmeye adaydır!
Gelin, perspektifimizi 1990 yazına kadar genişletelim...
Huzuru Temin Harekâtı'na kadar gidelim. (Operation Provide Comfort) 1991-1996 yılları arasında kuzey Irak'taki Kürtleri korumak üzere kurulan uluslararası koalisyonu ve faaliyetlerini hatırlayalım. ABD öncülüğünde oluşturulan ve 1. Körfez Savaşı'na katılan müttefik ülkelerin dâhil edildiği o askerî organizasyonun örtülü iş ve işlemlerini de yine bir kenara not edelim. İşte bu harekâtı icra eden hava birliğinin adı "Poised Hammer" idi. (Kalkık Horoz) Ama Türkiye'de biz, o operasyonu "Çekiç Güç" olarak nitelendirmiştik.
1991'de başlatılan Huzur Operasyonu-2, 31 Aralık 1996 tarihinde sona erdirildi. Yerine de TBMM kararıyla 1 Ocak 1997 tarihinden itibaren Keşif Güç (Kuzeyden Keşif Gücü) oluşturuldu. Irak güçlerinin uçuşa yasak bölgeyi ihlal edip etmediğini kontrol eden ve ihlal durumunda önleme uçuşuyla sınırlı rol oynayan Türkiye merkezli bu faaliyet, TBMM'nin onayladığı tezkerelerle uzatıldı. Ve 2003 yılında, 2. Körfez savaşı ile ilgili sıkıntılı gelişmeler nedeniyle yürürlükten kaldırıldı!
Çekiç Gücün, Irak'ın kuzeyinde Türkiye'nin başını nasıl derde soktuğu, terör örgütü PKK'ya nasıl korunaklı alan sağladığı hepimizin malûmu. Benzeri senaryonun yine ABD eliyle kuzey Suriye'de şu anda da sahneye konulduğu bir sır değil. Esasen, petrol ve diğer enerji kaynakları için Ortadoğu'ya dalan ABD'nin, sadece Kürtler ve Siyonist İsraillilere güvence sağlaması ise başlı başına alarm verici bir durum! Sözde barış ve demokrasi için kaba askeri gücüyle bölgemize bodoslama giren Amerikan askerlerinin kan ve gözyaşı dışında bir şey getirmediği, sistematik olarak Müslüman coğrafyasını savaş sahasına dönüştürdüğü de ibretlik bir gerçek.
Hal böyle iken...
ABD'nin bölgeye gönderdiği uçak gemileri ile beraberindeki savaş gemilerinden oluşan görev grubunun fonksiyonunu iyi analiz etmek mecburiyetindeyiz. Görünürde, İsrail'e yönelebilecek saldırıyı caydıracağı söylenen bir donanma Akdeniz'e yığılmıştır. Konuşlandığı koordinatlar, Türkiye'nin hidrokarbon aramalarının sürdüğü bölgenin yakınlarında. Hatta bu sahaların kenarından geçerek İsrail- Gazze açıklarına demirlediler.
Bu çaptaki savaş mekanizması ve seyir füzesi sistemleri Akdeniz'de kalıcı olursa, bölgede istikrarsızlık yaratacağına kuşku yoktur. "Amerikan deniz gücünün mevcudiyeti ile 1990'lardaki Çekiç Güç Operasyonu, birbirinin ruh ikizi gibi duruyor!" Çekiç Güç, 1 milyon Iraklının ölümü üzerine kurulmuş, Irak Kürtlerini Saddam rejiminden koruyor görüntüsü altında terör örgütü PKK'yı himayesine almış, bölgesel Kürt yönetiminin şekillenmesine ve Irak'ın fiilen üçe bölünmesine hizmet etmiştir. Şimdi bir benzerinin Akdeniz'de olması, Gazze'nin bir bölümünün kirli bir savaşla işgali yüksek ihtimaldir. Böylesi kanlı planların asimetrik güçlerin, devlet altı yapıların büyümesine ve sadece Ortadoğu'da değil, bugünkü soruna yol açan her ülkede güvenlik risklerine yol açması ise kaçınılmazdır!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA