Öğretim üyelerimizin ve öğrencilerin uluslararası başarıları bizleri hep gururlandırmıştır. Günlerce bu başarıları konuşmuş, başaranları, ülkemizin adını uluslararası arenada duyurdukları için göklere çıkarmışızdır.
Ama nedense bu başarıyı genele taşımak konusunda biraz tembeliz. Bir süre önce yapılan TOEFL sınavında Türkiye'nin 77 puanla Arnavutluk'la birlikte sondan ikinci sırada yer aldığının açıklanması eğitim çevrelerini üzdü... Bilindiği gibi TOEFL sınavı ana dili İngilizce olmayanların İngilizce bilgisini ölçmek amacıyla dünyanın pek çok merkezinde düzenlenen bir sınav. Ülkemiz bu konuda nedense sınıfta kalıyor. 2006 yılında aynı sınavda 76, 2007 yılında ise 77'nci olmaktan kurtulamamışız. Uzmanlar bu sonucu Türkiye'de dil konusunda bir sistem olmamasına ve her kurumun farklı bir yöntem uygulamasına bağlıyor. Üniversitelerde hazırlık sınıflarının çok donanımlı olmamasını da bir başka etken olarak gösteriyorlar. Ülkemizde gayri safi yurtiçi hasıladan eğitime ayrılan pay yüzde 3. Dünyada az gelişmiş ülkelerde bu pay yüzde 3.1 iken gelişmekte olan ülkelerde yüzde 4.4, gelişmiş ülkelerde de yüzde 5.6. Avrupa Birliği ülkeleri ortalaması ise yüzde 5.1. Bu sorunun çözümü için Milli Eğitim Bakanlığı harekete geçti. İlköğretimin 4. sınıfından başlatılan yabancı dil eğitiminin okuma ve yazma programı yeniden belirlendi. Böylece öğrencilerin sınavlarda zamana karşı yarışmalarının önünün açılmasına çalışılıyor. Bakanlık bu çalışmaları yaparken fiyatları el yakan vakıf üniversiteleri ve kolejler ne yapıyorlar? Yabancı dil eğitimi veriyoruz diye birilerini kandırıyorlar mı? Dünya küçüldü. "Biz çalalım biz oynayalım devri bitti" veliler ve Türkiye AB'de yolunda uluslararası başarılar bekliyor.

Veliler okula
Önceki yıllarda başlatılan ilkokul birinci sınıf öğrencilerinin okullar açılmadan bir hafta önce okula gitmeleri bu yılda sürdürülüyor. İstanbul'da ise farklı bir uygulama var. Öğrencilerle birlikte birinci sınıf velileri okula başlayacaklar. 14-18 Eylül tarihleri arasında öğrencilerin okulla alıştırmaları sürdürülürken, velilere müfredat, eğitim öğretim ve okul yönetimi hakkında bilgiler verilecek. Bu uygulamanın çok yararlı olacağı şimdiden belli oldu. Okulda eğitim öğretimin nasıl işlediğini bilmeyen veliler, çocukları üzerinde büyük yanlışlar yapıyorlar. Kısa sürede çocuklarının okuma ve yazmayı öğretemeyen öğretmenler hakkında suçlamalarda bulunuyorlar. Yeni uygulamada bu sorunlar ortadan kalkacak gibi görünüyor. Önümüzdeki yıllarda uygulamanın Türkiye geneline yayılması kaçınılmaz görünüyor.