Türkiye'nin en iyi haber sitesi
RASİM OZAN KÜTAHYALI

Altaylı'ya çok samimi bir çağrı

Cumhurbaşkanlığı ödülü vesilesiyle Ahmet Kaya olayı yeniden gündemde.
Bir yandan da TBMM'ye başörtülü milletvekillerinin özgürce girmesi gündemde.
Bu olay da bize Merve Kavakçı hadisesini anımsatıyor.
Kaya'yı ve Kavakçı'yı linç eden manşetleri atan adam Ertuğrul Özkök defalarca özür diledi.
Bu özür samimi bulunur bulunmaz ayrı konu. Ama yazdığı feci yazılardan ötürü hiç özür dilemeyen bir adam var, Fatih Altaylı.
Ben bu konuda yeniden sert üslubuma dönmek istemiyorum.
Fatih Altaylı'nın barış ve çözüm sürecinde attığı manşetleri ve yaptığı gazeteyi takdir ediyorum. Türkiye için doğru işler yaptı Altaylı o süreçte.
Şimdi eminim hem Ahmet Kaya hem de Merve Kavakçı için yazdıklarından mutlu değildir.
Hatta belki de pişmandır. Biri Kürt öbürü başörtülü olduğu için hayatları mahvedilen iki insan var ortada...
Sevgili Fatih Altaylı tüm samimiyetimle soruyorum, o gün yazdıklarından hiç pişman değil misin? Sen de bu iki insandan ve bu iki insanın yakınlarından özür dilemeyi düşünmüyor musun? Daha önceki polemiklerimizi unut.
Kimse kimsenin önünde diz çökmüyor. Sadece kalbinden gelen bir yanıt ver lütfen.
20 Temmuz 1999'da şöyle yazmıştın: "Ahmet Kaya demiş ki: 'Otomobilimi şerefsizlerin ülkesinde bırakıp geldim.' Para için PKK'lılara konser verince onlara yaranmak için böyle diyecek tabii. Yarın parasını verin, oğlunuzun sünnetinde söylesin, oğlunuzun erkekliğini över. Öyle haysiyetsizdir.
Ben şerefsizlerin ülkesinde bıraktığı otomobil meselesine takıldım.
Benim bildiğim bu Ahmet Kaya Türkiye'ye kaçak otomobil sokmaktan ve kullanmaktan yargılanmıştı bir zamanlar. O dönem kullandığı otomobile de el koyulmuştu.
Otomobil kaçakçılığından yargılanan adamın kastettiği otomobil acaba devlet tarafından el konulan bu kaçak sokulmuş otomobil mi? Bu otomobil kaçakçısını fazla da önemsemeyin aslında. Yalancı haysiyetsizin biridir. Avantayı nereden buluyorsa ona göre bağırır. Bugün PKK'nın para dağıttığını görünce PKK'lı, yarın travestiler dağıtsın onlardan.
Siz paradan haber verin Ahmet'e."
Oysa o konserde "3-5 şerefsiz yüzünden arabamı memleketimde bıraktım" demişti Ahmet Kaya. Siz bunu "Arabamı şerefsizlerin memleketinde bıraktım" diye haber yaptınız.
3 Mayıs 1999'da başörtülü olduğu için TBMM'den kovulan Merve Kavakçı içinse şunu yazmıştın: "Kavakçı'nın Meclis'teki eyleminin, Türkiye Cumhuriyeti'ne bir meydan okuma olduğu açık. Benim anladığım kadarıyla Kavakçı suç işliyor. O zaman hakkında dava açılmalı. Ne zaman adam oluruz? TBMM, Merve ve Nazlı Ilıcak gibilerden temizlendiği zaman."
Gerçekten bu yazdıklarından pişman değil misin?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA