Su Ürünleri Mühendisi olan kızım Özlem, Denizlerimizin geleceği ile ilgili uzun bir mektup gönderdi.
Ama hepsini yayınlamam mümkün değil.
Özlem, "Japonya, Norveç, Kanada gibi ekonomik yapılanmalarını tamamlayan ülkelerde 'su ürünleri' bakanlık nezdinde temsil edilmektedir" diyor.
Ve Osmanlı'dan kalma tekniklerle idare edilen su ürünlerimizin, yapılan hatalar yüzünden bitme noktasına geldiğini söylüyor.
Balık türlerinin teknolojik silahlarla bertaraf edildiğini, üretilen türlere yem bulunamadığını, jandarmaya emanet edilen göl ve nehirlerin ağ, tırıvırı, dinamit, bomba, kireç ve kimyasallarla kurutulduğunu, tatlı sulara yumurta bırakacak anne balıkların denizlerde mahsur kaldığını, kaçak balık denetimi yapanların uzman olmadığını, denizde denetime çıkan ekiplerin avlanması yasak olan Mersin balığını görünce:
-"Aaaa bu ne timsah mı?" dediğini mizahi bir şekilde anlattıktan sonra da, Önümüzdeki dönemlerde; çocuklarımıza OMEGA3 bulamayacağımızı belirtti Özlem.
Elbette çözüm önerileri de var Özlem'in,
Bence Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Su Ürünleri Mühendisi Özlem Topçu'yu dinlemeli…