Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ERDAL ŞAFAK

Bommeleeer

Başlıktaki sözcük Lüksemburgça. Son "E"nin üstüne "Ü" gibi iki nokta koymam gerekiyor ama ne yazık ki klavyemde yok. "Bommeleeer", bombacı anlamına geliyor. Tam çevirisiyle, bomba koyucu.
Lüksemburg'da 25 Şubat'ta bir dava başladı. İki sanığı, daha doğrusu şüphelisi var. İkisi de jandarma. Adları: Marc Scheer ve Jos Wilmes. Biri 58, diğeri 56 yaşında.
Haklarındaki iddia? Bir dizi bombalı saldırıya katılmak.
Lüksemburg, 1984-1986 yılları arasında toplam 18 bombalı saldırıyla sarsıldı.
Hiçbir saldırının faili bulunamadı ama 30 yıldır herkes aynı adresi işaret ediyor: "Stay Behing".
"Geride kalanlar" anlamına gelen bu sözcük ya da deyim, Soğuk Savaş döneminde NATO üyesi 16 ülkede kurulan gizli orduları ifade ediyor.
Biz o orduları "Gladyo" (Gladio) adıyla biliyoruz. Türkiye'deki uzantısının adı daha da ünlü: "Kontr-Gerilla". Lüksemburg'dakinin adı ise "Plan".
1952'den itibaren oluşturulmaya başlanan NATO'nun bu gizli ordularının görevi, Varşova Paktı kuvvetleri Batı Avrupa ülkelerini işgal etmeleri halinde sabotajlarla, bombalı saldırılarla direnişi örgütlemekti.
Ama Varşova Paktı kuvvetlerinin korkulan işgali olmayınca, amaçlarından saptılar, saptırıldılar. Onların yeni görevi artık ülkelerinde sol partilerin iktidara gelmesini önlemekti. Bunun için de "Gerilim stratejisi" uygulamaya koyuldu.
Gerisi malum... Kızıl Ordu Fraksiyonu, Kızıl Tugaylar gibi derin örgütler... Almanya'da suikastlar, İtalya'da bombalı katliamlar ve de Aldo Moro trajedisi, Yunanistan'da Albaylar Cuntası, Türkiye'de sağ-sol örgütler arasında iç savaş boyutlarındaki çatışmalar ve de onun "Doğal" sonucu olarak 12 Eylül...
Her ülkedeki "Gladio"nun başında bir "Komutan" vardı. Türkiye'deki son komutanın Kenan Evren olduğu iddia edilir. Hollanda'dakinin başında Leopold Frederik Everhard Julius Coert Karel Godfried Pieter von Lippe-Biesterfeld vardı. Hani şu, Bilderberg Grubu'nun da kurucusu olan Prens Bernhard. Hatta, Prens Bernhard'ın tüm NATO üyelerindeki gizli orduların başkomutanı olduğu bile öne sürülür.

***

Lüksemburg'daki dava toplam 135 saatlik 45 duruşma olarak planlandı. Mayıs sonuna kadar sürecek davada 100'e yakın tanık dinlenecek. Aralarında kimler yok ki... Başbakan Jean-Claude Juncker, eski Başbakan Jacques Santer, Lüksemburg Büyük Dükü Henri'nin iki kardeşi Prens Jean ve Prens Guillaume. Bu isimlerden birinin "Stay Behing"in Lüksemburg kolunun komutanı olduğu söyleniyor.
Kim mi? Cevap: Prens Jean!
***

"İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Sovyet yayılmacılığı korkusu ve NATO güçlerinin Varşova Paktı ordularına göre zayıflığı, Batı Avrupa halklarını konvansiyonel olmayan yeni savunma biçimleri arayışına yöneltti: Topraklarında, düşman işgali halinde istihbarat toplayacak, sabotaj düzenleyecek, propaganda yapacak ve gerilla savaşı yürütecek gizli bir direniş örgütlenmesine gitmek..."
24 Ekim 1990 tarihinde, dönemin İtalya Başbakanı Giulio Andreotti, NATO ülkelerinde Gladyo'nun varlığını itiraf ettiği 7 sayfalık tarihi mi tarihi açıklamasına bu cümlelerle başlamıştı. Hatırladınız mı?
Berlin Duvarı'nın çöküp Sovyetler Birliği'nin dağılmasından ve Varşova Paktı'nın tarihe karışmasından sonra NATO üyelerinin Gladyo'larını tasfiye ettiği duyuruldu. Kim bilir...
Ama o gizli ordular dağıtılmış olsa bile "Gerilim stratejisi"nin açtığı yaralar hâlâ kanıyor, o gizli planlara kurban gidenlerin yasları hâlâ tutuluyor. Lüksemburg'daki dava bakalım nasıl bir seyir izleyecek... Sonunu, yani verilecek hükmü de size anlatırım.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA