Türkiye'nin en iyi haber sitesi
LEVENT TÜZEMEN

Başkanlar saraydan kaçmaz

13 Nisan'daki Mali Kongre öncesi Ünal Aysal'ın ibra olamayacağı ve bu yüzden seçim kararı alınacağı kulislerde yankılanıyordu. G.Saray Bayan Basketbol takımının ezeli rakip Fenerbahçe'yi finalde yenip Avrupa Şampiyonu olması ve zafer görüntülerinin mali kongrede dev ekrana getirilmesi "Sert" geçmesi beklenen kongrenin havasını ılımlı havaya dönüştürmüştü.
Mezarlıktan geri dönen ve gömülmeyi reddeden tek şey karaktermiş. Başkan Aysal da eleştirileri sevmeyen bir yapıya sahip. İlk yönetimini de bu yüzden değiştirdi. Aysal taviz vermeyen tavrıyla mali kongrede sert eleştiri yapanlara ibra sonrası "Seçim istiyor musunuz?" diye sordu. Ardından da, "Seçim olursa ben yokum" restini çekti. Kongreye katılanlar da, "Seçim istemiyoruz. Devam Başkan" cevabını verdi.

ACEMİ PİLOTLARA BIRAKMAM DEMİŞTİ

Tarih 11 Nisan 2014.. Galatasaray Başkan Ünal Aysal yazılı medyaya verdiği röportajda, "Galatasaray'ı acemi pilotlara bırakmam" demişti.. Peki başkan bunu neden söylemişti? Mali kongre öncesi havada "Seçim" kokusu vardı.. Aysal ise, "Kuru gürültülere pabuç bırakmam" modundaydı.
Kongreye, "Karşınızda böyle bir Aysal bulacaksın" mesajını iki gün önce bu röportajla verdi. Aysal inatçı, eleştiri sevmeyen ama çok zeki bir insandır.. Dönelim 11 Nisan'daki röportaja. Bakın Aysal neler demiş:
"G.Saray artık pervaneli bir uçak değil. Boeing 787.. Bu uçağı yönetecek pilotları görürsem onlara destek veririm, aday olmam. Kulübü felakete götüreceğini gördüğüm iddialı isimler çıkarsa, o zaman ben de aday olurum.. Ayrıca beni eleştiriler gönderemez.
Öyle kolay yorulan bir tip değilim. Eğer camia tarafından istenmediğim intibasına kapılırsam o zaman giderim."
Mali kongrenin üzerinden tam 5 ay geçti. Birden bire Başkan Aysal, "Seçime gidiyorum" dedi. Galatasaray'ı acemi pilotlara bırakmayacağını vurgulayan Aysal neden "Seçim" kararı aldı? Bu karara Divan'da yapılan eleştirilerin etkili olduğunu düşünmüyorum ve komik buluyorum. Çünkü 2 bin kişilik hazurana sahip Divan'a katılan 300 kişinin sözleri Aysal'ın "Ayrılıyorum" demesi için yeterli değildir. Galatasaray'ın 10 bini aşkın üyesi vardır. 300 kişilik bir ortam 10 binlerin kararı olamaz. Üstelik Aysal'a camia, "Seni istemiyoruz" demiyor. Medya'nın tavrında, "Aysal gitsin" yazmıyor.

AYSAL DÖNEMİNDE 27 KUPA KAZANILDI

Aysal'ın kurumların adaletsizliğiyle ilgili şikayetlerine gelince; bu şikayetler dün de vardı, Aysal'ın başkan olduğu günden beri de var. Eğer Aysal "Çabuk yorulan bir tip değilim" diyorsa Galatasaray'ı bugünkü ortamda bırakmamalıdır. Bırakırsa Galatasaray, Terim'in ayrılığı ile Mancini'nin geldiği dönemdeki havayı yaşar. Aysal, iki şampiyonluk yaşadığı yönetimini değiştirerek hata yapmıştır. Terim'i göndererek daha büyük hata yapmıştır. Ancak hatalardan ders çıkarmak yeni ve güçlü yapılanmalar adına büyük fırsat olur. Kulübün borcu yüksek görünse de en önemlisi G.Saray'ın bankalara "Faiz" borcu yoktur. Ödemeler düzenli hale getirilmiştir.
Aysal'ın 3.5 yıllık döneminde, futbolda 2 lig şampiyonluğu, 2 Süper Kupa zaferi, 9 yıl sonra kazanılan Türkiye Kupası şampiyonluğu, Avrupa'da çeyrek final oynamak büyük başarıdır. Bayan Basketbol'da Euroleague ve lig şampiyonluğu yaşanmış. Erkek Basketbol takımı 23 yıl sonra lig şampiyonu olmuştur. Aysal döneminde kazanılmış 27 kupa vardır.

KAÇMAK İDDİALI ÜNAL AYSAL'A YAKIŞMAZ

Galatasaray'ı zamansız bir dönemde bırakmak acemi ve korkak pilotların göstereceği bir tavırdır. Aysal yeniden aday olmalı, güçlü bir yönetim kadrosu kurup yoluna devam etmelidir. Eğer, "Ayrılacağım" diyorsa bu seçimi en erken Mayıs 2015'te yapmalıdır. Dere geçerken at değiştirmeye benzeyen bu seçim Galatasaray'a fayda getirmez bunalımlı günlerin başlangıcı olur. Savaşmaktan kaçınmaya, hırslı, iddialı bir Ünal Aysal'a
"Bırakıyorum" demek yakışmıyor.
Madem bırakacaktınız o zaman neden 4'üncü yıldızla ilgili bir organizasyon düzenlediniz. O yıldızın içine takımla birlikte girdiniz. "Galatasaray Türkiye'de ilklerin kulübüdür. 4 .yıldızı herkesten önce bizim takmamız misyonumuzu gereğidir" sözünü neden verdiniz. Aysal 4'üncü yıldızı takmak sizin sadece sözde bir hedef miydi? Sayın Aysal eğer 25 Ekim'de yeniden aday olmazsanız Galatasaray camiası sizi ömür boyu "Saray'dan kaçan Başkan" olarak hatırlar.

TFF KURULLARI SEYİRCİ KALIYOR

Burak Yılmaz'ı gol vuruşu tercihlerinde çoğu kez eleştirdim. Bazı maçlarda Burak'ın jenerik olacak gollerine tanık oldum. Gol krallığı zirvesine çıkmış bir golcüye bazen de yakışmayacak şekilde gol pozisyonlarını harcadığını izledim. Ve; gol vuruşunu geliştirmesi için "Bireysel antrenman" yapmasını önerdim.
Her futbolcu gibi Burak'ın da iyi ve kötü günü olabilir. Ancak Trabzonspor'da 93 maçta 58 gol atan, Galatasaray'da ise 88 maçta 52 gole imza koyan Burak için asla "Golcü değil" demem. Tecrübe yıllarına adım atan Burak'ın artık gol vuruşu konusunda belirli bir istikrara kavuşması gerektiğini söylüyorum.

BURAK MİLİ OYUNCU DEĞİL Mİ ?
Ancak bir ayıbı kınıyorum. Burak Yılmaz'a düştüğü her pozisyon sonrası özellikle Anadolu'da "Sahtekar Burak" diye tempo tutuluyor. Burak, sadece Galatasaray'a değil Milli Takım'a da malolmuş bir golcü.. Küfürden dolayı tribünleri cezalandıran hatta saha kapatan, twit atan oyuncuya cezayı yapıştıran TFF kurulları Burak'a çirkin tezahüratlara seyirci kalıyor. Kötü tezahürata ceza var da Burak'a "Sahtekar" diyen zihniyetlere ceza olmaz mı? TFF, Milli Takım formasını ıslatan Burak'a karşı yapılan bu çirkinlere bence duyarsız kalmamalı. Hangi statta bu çirkin söylem tempo halinde söyleniyorsa bence cezalandırılmalı.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA