Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

Amedspor, Bursa Valisi'ni de yendi!..

"Bursa Valisi, güvenlik endişesi ile, Amedspor taraftarlarının stada alınmalarını yasakladı.."
Pazar günü Bursaspor- Amedspor maçını izlemek için Aspor kanalını çevirdiğimde bu cümle ile karşılaştım ve beynimden vurulmuşa döndüm..
Bursaspor, Amedspor'la Türkiye Kupası'nda son sekize kalmak için oynuyordu. Federasyonun arap saçına çevirip izlenmez hale getirdiği ve marka değerini nerdeyse sıfırladığı (Fenerbahçe Başkanı'nın "Biz artık Türkiye Kupasına katılmayacağız" sözlerini açıklayın ve düşünün, bu koşullarda haksız mı?.) kupada 1/16 turu tek maç olarak oynanacaktı. Rövanş yoktu.
Bursa ev sahibiydi ve iş kendi sahasında bitecekti. Bu avantaj yetmezmiş gibi Bursa Valisi, tam bir Kadı Karakuş kararıyla (Hükm-i Karakuşi) Amedspor'un birkaç yüz taraftarının maça girmesine de yasak koydu.
Şimdi o adını bilmediğim, bilmek de istemediğim Vali'ye sormak isterim..
Ne demektir güvenlik endişesi?.
Bursa Valisi, o bir kaç yüz Amedspor taraftarının maçta olay çıkaracağına dair ihbar mı almıştır?.
Diyelim aldı, devletin gücü, bir kaç yüz taraftarın olay çıkarmasını önlemekten aciz midir?.
Haa?.. Korkun eğer, Bursa taraftarının Amedspor taraftarına saldıracağı ise, o zaman niye yanlış tarafa ceza veriyorsun?.
Bundan böyle her ilin valisi, ilinin takımının kritik maçında "Güvenlik" diye rakip seyirciyi engellerse ne olacak, peki?.
Ya da "Engelle" diye Bursa'yı örnek gösterip baskı yaparsa yerel takım ve de engellemezse o vali, ne duruma düşecektir, düşündün mü?.
2000 yılı öncesi gittiğimiz Galatasaray Avrupa maçlarında PKK yandaşı yüzlerce kişinin nasıl olay çıkarmaya teşebbüs ettiklerini ve o ülke polisinin olayları nasıl, hem de sahadaki oyunculara bile fark ettirmeyecek ustalıkla bastırıp, olaycıları nasıl stat dışına çıkardıklarını görmüş, sayfalarla yazmıştık.

***

Dünyada böyle şey var mı?.
İspanya'da Bask ayrılıkçısı ETA Örgütü en kanlı terör eylemleriyle ülkeyi kana boğarken, kimsenin aklına Bask Milli Takımı kabul edilen Athletic Bilbao seyircisine deplasman yasağı getirmek gelmedi. İşte Barcelona!. Ayrılıkçı Katalonya'nın Milli Takımı onlar da.. İşte Madrid'e taraftarlarıyla geliyor, oynuyor dönüyorlar..
Ama bizde en kolay şey "Yasak Hemşerim" demek.. Bunu derken temsil ettikleri devleti küçük düşürdüklerinin farkında değiller.. Cumhuriyet Devleti öylesine aciz ki, bir spor müsabakasında güvenliği temin edemez. Bu yüzden, insanların anayasa teminatı altındaki, seyahat etme ve spor izleme haklarına yasak koyar.
Fenerbahçe- Galatasaray Dünya Futbol Literatürüne geçmiş en büyük en ünlü derbilerden biridir, ama yıllardan beri bu derbilerde, deplasman yasağı uygulanır.
Türk Devleti yıllardan beri, spor terörüne boyun eğdiğini dünyaya ilan eder ve başta Başbakan, Spor Bakanı, buna kimsenin sesi çıkmaz..
Dün gece Milano derbisini izledim. San Siro'da.. İki tarafın da seyircisi vardı ve tek olay yoktu..
Roma Derbisi daha da beterdir.. Lazio aşırı sağcıların, Roma solcuların takımıdır. Yani bu maçta bal gibi siyaset de vardır. Madrid'de, Real'in kralcıların, Atletico'nun Cumhuriyetçilerin takımı olması gibi. Ama ne İtalya'da, ne İspanya'da seyirci yasağı ilan etmek kimsenin aklına gelmez.
Glasgow Celtic- Glasgow Rangers "Dinciler" derbisidir. Katolikler, Protestanlar.. Daha yasak yok, tarihlerinde..
Bizde sadece Fener, Galatasaray değil, Beşiktaş ve Trabzon seyircileri de dört büyükler maçlarında deplasmana gidemez ve izleyemezler.
Beşiktaş seyircisi Bursa'ya, Bursa seyircisi İstanbul'a gelemez. Kocaeli- Bursa maçları da "Yasaklı"lar arasındadır. Kocaeli çoktandır birinci ligde değil de, pek duyulmuyor..
Neden böyle..
"Yasak" demek kolay da ondan..
Vali ve Emniyet Müdürleri'nin işine gelmiyor uğraşmak. Hafta sonu tatil yapacakken, gel bir de bu işlerle uğraş.. Bir olay çıkarsa soruşturma geçir.. Boş versene.. Yasakla gitsin.. Nasılsa hesap soran yok. Sen yaptın oldu..
Şimdi, yeni Futbolda Şiddet Yasası ile, kulüp yöneticileri de sorumlu duruma düştü ya.. Onların da işine geliyor yasak.. Taraftarla, maçta önlemeye çalışıp papaz olacağına, olamazsan ceza alacağına, maça gelmesini yasak koyarsın, biter gider..
Derbi yasağının arkasında Galatasaray ve Fener Başkanlarının olduğunu biliyorsunuz değil mi?. İstanbul Valisi de onlara sığınıyor. "Ben önlem alırım da, başkanlar istemiyor.." Adam İstanbul Halkının değil, Dursun Özbek'le Aziz Yıldırım'ın Valisi çünkü..
Vali, Emniyet Müdürü rahat, kulüp başkan ve yöneticileri rahat.. Peki Devletin itibarı ne oluyor?. Ülke vatandaşlarının spor izleme hakları ne oluyor?.
O işte, kimsenin umurunda değil.. Başta medya ve Sivil Toplum örgütleri dahil..
Bu ülke, bu muameleye layık olmasa, dün sabah gazeteler birinci sayfada şu manşetle çıkarlardı..
"Bursa'da spor skandalı.."
Tıs yok medyamızdan..
***

Utanmadan, sıkılmadan Olimpiyatlara talip oluyoruz.. "Kendi seyircisine izleme yasağı koyan ülkeye olimpiyat verirler mi" diyen yok..
Diyor musun Uğur Erdener dostum.. Sen ki, Uluslararası Olimpiyat Komitesi Üyesi ve Milli Olimpiyat Komitesi Başkanısın.. Ne yaptın, bu ülke sporuna yararlı, bu sıfatlarınla, bugüne dek?. Ne söyledin?. Tek kelime ettin mi?. Niye edesin.. Bu ünvanların tehlikeye düşer belki o zaman.. Sus otur. Keyfini sür..
O makamlara geldiğinde ne umutlanmıştım.. Şu hale bak!.
Varlığınla yokluğun belli değil!.
***

Amedspor, üçüncü lig takımı, tek yabancı oynatmayan Amedspor, Birinci Lig'in başa güreşen takımlarından Bursaspor'u rakip sahada, rakip seyirci önünde, aslanlar gibi oynadı ve devirdi.
Amedspor, Bursa Valisi'ni de yendi..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA