Küçük siyah elbise, devetüyü palto, döpiyes, pantolon-ceket takım, blazer ceket, deri, kadife, tüvid, siyah... Bu sezon, klasiklerin ani baskınına uğruyoruz. Sonbahar-kış defilelerinin en baskın teması, klasiklerin dönüşü şüphesiz. En çılgın, en aykırı modacı bile hatırı sayılır klasik parça eklemişti koleksiyonuna. Çünkü Lucia Croce'nin de dediği gibi "Zaman, trendy giyinme zamanı değil."
TRENDY OLMAYAN PARÇALAR ZAMANI
Croce, Beymen Kadın'ın baştasarımcısı. Yaklaşık beş buçuk yıldır Beymen'in kadın koleksiyonları onun elinden çıkıyor. Croce'nin sonbahar-kış 2009 kadınına bakışı ise, 'zamansız' olmuş. "Sezonun sloganı, zamansız ve güvenilir zarafet," diyor Croce "Zamansız bir şıklık yakalamaya çalıştım. Yıllar sonra gardırobumuzun kapağını açtığımızda hâlâ heyecanlanabileceğimiz, tek sezonluk yani 'trendy' olmayan kıyafet ve parçalara yöneldim. Detaylar ve elbette ki kalite üzerinde çok durdum. 'Bu sezon bunlar moda' diye düşünülmeyecek, biraz zaman geçince insanların sıkılmayacağı; adı üzerinde, zamansız şeylere yoğunlaştım."
FİYONK, DANTEL VE KURDELE DETAYLARI
Croce'nin anlattıkları, koleksiyonunda her dönemin olmazsa olmaz parçaları olarak hayat buluyor. Ceketler, etekler, havuç pantolonlar, kalem etekler, deri parçalar... Siyah, oldukça baskın. Ama arada canlı ve parlak renkler de göze çarpıyor. Gece ve mürekkep başta olmak üzere mavinin farklı tonları, kırmızı, yeşil, fuşya ve limon sarısı, koleksiyona modernlik, eğlence katıyor. Canlı renklerin alt parçalarda tercih edilmesi, görünümün bir anda modernleşmesini de sağlıyor. "Günümüzde kadınlar, modern bir zarafete sahip," diyor Croce; "Örneğin kadınlar eskiden ofise sadece ceket ve pantolon giyerdi. Ama artık rahatlıkla bir elbise ile de gidebiliyorlar. İş yerinde de feminen bir tarz sergilemelerinde sakınca yok. Ben de müşterilerimizin; Beymen kadınının bu isteklerini dikkate alıyorum. Kıyafetlerinde yaratıcı ama bir o kadar da pratik ve gerçekçi olmalarını destekliyorum." Pratik ve modern Beymen kadını, romantik ve feminen detaylardan da kaçınmıyor bu sezon. Sade kıyafetlere hareket katan fiyonklar ve kurdelelerin takılıp çıkartılabilmesi, kolaylık sağlıyor. Fiyonklar, gömleklerin üzerinde ve smokin takımlarda papyon olarak da kullanılıyor; sezonun maskülen trendini küçük bir detayla yakalamak için hoş bir detay. Etek ve pantolonların bellerinde, bluzlarda, elbiselerin eteklerinde ve hatta deri parçalarda bile karşımıza çıkıyor fiyonklar. Bir diğer öne çıkan detay ise, dantel. Croce, dantelin farklı kumaşlarla işlenerek günlük hayatın içine karıştığını anlatıyor. Yani danteller artık gece kıyafetlerinin boyunduruğundan altından çıkıyor.
80'LERİ GENÇLER SEVİYOR
Beymen'in 2009 sonbahar-kış koleksiyonunda, maskülen detaylar kadar parçalar da dikkat çekiyor. Ceketler, pantolon-ceket takımlar ve gömleklerin yanı sıra smokinler için de özel bir seri hazırlanmış. Smokinler, kadınsı dokunuşlarını volan, fırfır ve pili detaylı gömleklerden alıyor. Ayrıca smokin yakalı uzun siyah gece elbiseleri ve payet işlemeli smokin ceketler de koleksiyona feminen bir erkeksilik katıyor. Croce, koleksiyonda 20'li, 40'lı ve 80'li yıllardan ilham aldığını anlatıyor. Bebe yakalar ve bolerolarda 40'ların etkisini hissetmek mümkün. Asıl baskın dönem ise, 80'ler. Özellikle kıyafetlerin hacimlerinde hissediliyor bu dönem. Payetler, omuzlar, deri, skinny pantolonlar da 80'lerin yadigârı. Ama birçok markanın aksine 80'leri birebir görmüyoruz Beymen kadınında. Bunun nedenini de şöyle açıklıyor Croce: "Retro aynen tekrar gelemez. Farklı bir bakış açısı, kontrastların olması şart. Vatkalar örneğin; 80'lerde vatka takan, bu görünümü tecrübe edenler için tekrardan başka bir şey değil. O dönemi yaşamamış olan gençler daha çok seviyor bu tarzı. Zaman değişiyor, yeni para harcama şekilleri geliyor. O zamanın gençleri, bugün erişkin olan insanlar aynı şeyi yeniden yaşamak istemiyor doğal olarak. Bir yerde takılıp kalmamalı insan. Eski parçalara modern yorumlar katılmalı, yeni yorumları denenmeli. Vatka, evet, şık bir şey. Ama onları da farklılaştırmak mümkün. Mesela yeni tekniklerle vatkasız da iddialı omuzlar yaratmak mümkün."