Geçtiğimiz cumartesi gecesi 4 saatlik yarışmanın ardından yine canlı olarak A Takımı'nı sundum malum. Konumuz Kurban ve Hac üzerineydi. Aydın, çağdaş bir din bilimci olan Profesör Dr. Bayraktar Bayraklı hoca ağzından adeta bal damlayarak yanıtladı her soruyu. Örneğin "şeytan taşlama" adetinin ne kadar yanlış ve gereksiz olduğunu anlattı örnekler vererek.
Cerrahpaşa
Programın bir yerinde çok önemli bir arzuyu hatta bir anlamda vasiyeti yerine getirdik. Trabzon'da geçtiğimiz hafta katledilen öğretim üyesi Saadettin Güler ve oğlu Selçukhan'ın ardından türküyle anmak istemişti acılı eş Melek Hanım onları.
Zeynep'ten Cerrahpaşa'yı öldürülen kocası, Nilüfer'den "Gömdüm oğul seni toprağa" türküsünü de evladı için istemişti. Onların bu türküleri göz yaşları içinde okumalarına ne stüdyoda ne de ekran karşısında kayıtsız kalamadı hiç kimse. Bizler de kendimizi tutamayıp ağladık kaçınılmaz olarak.
Yavuz Top dedi ki
Ertesi gün Yavuz Top aradı beni. Bu değerli usta dedi ki; "Savaş kardeşim. Böylesi bir katliamın ardından bir acılı eş bir acılı annenin duygularını türkülerden başka hangi vasıta dile getirebilirdi bu kadar iyi. Beşikten mezara kadar insanı türkülerden daha iyi ne anlatabilir?.."