Dinar'da, Belediye Başkanı ile parkta oturduk, sohbet ettik. Bu sırada yaşlı bir teyze "uzaktan bizi gözetliyordu." Sonra Belediye Başkanı ile vedalaştık. Teyze hemen yanımıza yaklaştı:
- Yavrum... Bana bir kartını verir misin?
- Kartı ne yapacaksın teyze?
- Yavrum, gördüm ki Başkan sana hürmet ediyor.
- Sağolsun teyze... Benden ne istiyorsun? Torunum işsiz... Bana bir kartını ver de, Belediye Başkanı'na götüreyim... Seni kırmaz... Haydi ver... Kartın arkasına da yaz... Melahat teyzenin torununu işe alıver diye.
***
Nereye gittiysek "işsizlik, birinci sorun." Dinar'da ise, Melahat teyzenin ifadesiyle "işsizlik, gözü körolasıca bir dert."
***
Büyük Birlik Partili gençler geldiler. Teyzeyi yanımızdan alıp, götürdüler. Bize de dediler ki:
- Onu başkanla görüştüreceğiz... Torununu işe alamaz ama... Teyzeye yardım edecektir.