Sayın Demirel... Genelkurmay'dan çok gizli zarf geldi... Aldınız, ne yaptınız?
- Necdet, gel dedim.
- Merhum Necdet Seçkinöz... Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri.
- Evet... Necdet gel... Al bu çok gizli yazıyı... 55 olay var... Bizzat tek tek araştır... Derhal... Ve sonucunu bana getir.
***
Süleyman Demirel:
- Necdet Seçkinöz 55 olayı tek tek inceledi.
- Sonuç?
- 25'inde rivayet var... Dedim, dedi... Demiş, etmiş... Dedikodu... Somut birşey değil.
- Geriye kaldı 30 olay.
- Haaa, o önemli... 30 olayda önemli unsurlar var... Dikkate almam gereken şeyler... Ciddi.
- Ne yaptınız?
- Derhal, Başbakan Sayın Erbakan'a bir mektup yazdım.
- Yine gizli.
- Evet... Çok gizli yazışma.
- Mektupta ne dediniz?
- Bu 30 olayı çok önemsiyorum dedim... Asker rahatsız dedim... Devlet rahatsız dedim... Göz, kulak ol dedim... Uyardım.
- Sonra?
- Askere döndüm... Dedim ki, bana yazdığınız 25 olayın üstüne gidilmesini gerektirecek bir durum yok... Ama 30 olay önemli... Laik Cumhuriyet'e sahip çıkmak zorundayız... Hükümet'e yazdım... Takipçisi olacağım.
- Sonra?
- Sonra 28 Şubat geldi.
Süleyman Demirel:
- Açık söylüyorum, bu kadar yakından ilgilenmesem, bu ayrıntılara girmesem, olayın üzerine böyle gitmesem daha kötü şeyler olabilirdi.
- Yani derin devlet... Yani müdahale.
- Evet... Derin devlet olayı budur... El koyduğu zaman da adı derin devlet değildir... Devlet olmuştur.