Tuz Gölü, Van Gölü'nden sonra ülkemizdeki ikinci büyük gölüdür. Uzunluğu 80 kilometre kadar olan Tuz Gölü'nün genişliği 48 kilometreyi bulur. Geniş bir alanı kapsamasına karşılık çok sığ bir göldür. Dünyanın en tuzlu göllerinden biridir. Litresinde 329 gram gibi çok yüksek oranda tuz ihtiva etmektedir. Gölün bu özelliğini değerlendirerek tuz elde etmek amacıyla kıyılarında çok sayıda tuzla kurulmuştur. Bu tuzlalardan elde edilen tuz Türkiye'nin gereksinimi olan tuzun büyük bölümünü karşılamaktadır. Türkiye'nin oldukça kurak bir yerinde yer alması nedeni ile bu sığ bölgelerde çok yoğun bir şekilde buharlaşma görülür. Doğu kısmındaki körfez dışında tümüyle kuruyan gölün tabanında, kalınlığı yer yer 30 santimetreyi bulan mevsimlik bir tuz katmanı oluşmaktadır. Tuz Gölü'nün en derin yeri sadece iki metredir. Öteki kesimlerin derinliği sadece santimetrelerle ölçülebilmektedir. Göle dökülen en önemli akarsular "Peçeneközü Deresi" ile "Melendiz Çayı"dır.
Coğrafya bilgileri aynen böyle diyor. Coğrafya bilgilerine girmemiş acı gerçek ise şudur: Tuz Gölü'ne dökülen en büyük akarsu Konya'nın şehir kanalizasyonudur. Çumra yönüne verilen kanalizasyon bu doğrultu üzerinden maalesef herhangi bir arıtmaya tabi tutulmadan doğrudan Tuz Gölü'ne akıtılmaktadır. Bir milyonu geçen şehir nüfusunun sanayi atıklarını da taşıyan şehir kanalizasyonu bizlere iyotlu ya da iyotsuz tuz olarak geri dönmektedir. Bu faciaya dur demek ve tuzun kokmasına fırsat vermemek gerekiyor. Dr. GÖKHAN ORDU