Başbakan Erdoğan, "Velev ki siyasal simge olsun" der demez, başörtüsü üzerinde tartışmalar başladı. İlk tartışmalardan birinde, Prof. Binnaz Toprak, "Sakın yanlış anlaşılmasın, bir mukayese yapmıyorum" rezervini koyarak, "Siyasal simge bal gibi yasaklanabilir. Örnek, gamalı haç" cevabını vermişti. O gün bugün, Toprak'ın çekinceleri de bir kenara bırakılarak, "gamalı haç" örneğiyle siyasal simgelerin tehlikesi anlatılıyor.
El insaf! Gamalı haç, dünyayı kana bulayan Yahudi düşmanlığının, Hitler'in sınır tanımaz ihtirasının bir sembolüydü. Oysa Türkiye'de kadınlar, bilimsel araştırmalara görebüyük çoğunluğuyla dininançları gereği örtünüyor. Zaten Anayasa Mahkemesi kararında da, başörtüsüne "siyasal" değil, "din simge" deniliyor. Siyasal simge karşı tarafın argümanıydı. Erdoğan bu örneği öylesine kullandı ama, bakın gamalı haç noktasına kadar geldik.
Evet dünyada din adına terör eylemlerine girişen fanatikler var. Ama bu fanatizmden başörtülü kızlar mı sorumlu? Başörtüsü, fanatizmin değil "takva" nın işaretidir. Fanatizm ise, özgürlükten değil, baskıdan kaynaklanır.