MHP, partilerin değil, kişilerin sorumlu tutulmasını istiyor. AK Parti, iddianamede yer alan fiillerin Ceza Kanunu'nda karşılığı varsa, sadece bu açıdan dokunulmazlığın sınırlanmasına olumlu bakabilir. Ama, iddianamede sıralanan eylem ve söylemin Ceza Kanunu'nda karşılığı olup olmadığına kim karar verecek? İşte bu noktada bir belirsizlik mevcut. "Meclis karar verir" denilirse, o zaman, zaten AK Parti'nin istediği olacak, bir parti aleyhine kapatma davası açılması, fiilen parlamentonun iznine bağlanacak. Cumhurbaşkanlığı seçimi döneminde, AK Parti'yi zora sokmak için Meclis toplantısına katılmayan DYP ve ANAP, baraj altında kaldılar. Bu yüzden, MHP, sakın AK Parti aleyhine açılan davayı bir fırsat gibi görmesin. Düğümü çözen parti olmaya devam etsin.