Galatasaray'da yönetim hep koalisyondur. İşler, konsensusla yürür. Duayene saygı esastır. Şimdi yıkılan bu. Oysa 2 bin yılında dört şampiyonluğu elinde tutan bir takımdı cimbom...
Bir türlü finansman yönetemedi.
Gelen başkanlar hep fırtınalı denizde yüzdü ve yorgun düştü. Sonunda mücadele veren Polat'ı tamamen oyun dışı bıraktı.
***
Bu kadar büyük borca ne tüzel örgütler ne de yöneticilerin seçim sistemi uygun. Fahri olarak gelen bir başkanın
'holding borcu' gibi borcu olan bir
'spor kulübünü' yönetmesi kolay mı?
***
Bir ay önce, Vehbi Koç Vakfı'nın ödül töreninde
İnan Kıraç, Selahattin Beyazıt ve
Ergun Gürsoy'la GS'yi konuştum.
Üçü de, Galatasaray'a başkan arıyordu. Gürsoy durumu özetledi,
"Adayım Ünal Aysal" dedi. Fakat çoğu GS'li, Aysal'a sıcak bakmıyor.
AIG'deki hisselerin alım yolculuğu yetmiş. Aysal'ın
"Kazan kazan" sistemi iç açmıyor.
Diyeceğimiz, kim gelirse gelsin yeni başkanın işi zor.