AK Parti Genel Başkanvekili Prof. Dr. Numan Kurtulmuş Adıyaman'da, Türkiye Petrollerinde düzenlenen "Basın Buluşması" programında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin artık küresel bir aktör Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ise Küresel bir lider olduğunu söyledi.
"ŞANGAY FOTOĞRAFI TÜRKİYE'NİN İTİBARI İÇİN FEVKALADE ÖNEMLİDİR"
Türkiye'nin son zamanlarda özellikle dünyanın neredeyse bütün sorunlarına karşı çözüm üreten bir ülke olduğunu ifade eden Numan Kurtulmuş, "Öncelikle dün Semerkand'ta ortaya çıkan ve tarihi olarak Semerkand fotoğrafı olarak tarihe geçen sayın Cumhurbaşkanımızın Şanghay İşbirliği teşkilatının üyesi olan ülkelerin devlet başkanları ile çektirmiş olduğu fotoğraf Türkiye'nin itibarını uluslararası alandaki saygınlığını göstermesi bakımından fevkalade önemlidir. Türkiye son zamanlarda özellikle dünyanın neredeyse bütün sorunlarına karşı çözüm üreten dengede duran ve ortaya çıkan sorunların insanlığı olumsuz etkilenmeye mani olmaya çalışan insani dengeli ve aktif dış politikasıyla hemen hemen dünyanın her tarafında Avrupa Amerika ve Asya'da birçok yerde büyük bir takdir toplamaktadır. Türkiye artık küresel bir aktör Recep Tayyip Erdoğan'ında küresel bir lider olduğunu uluslararası ilişkilerde ortaya çıkan sorunlara karşı yaklaşımları ve siyaset üretme tarzlarıyla ispat etmiş ortaya koymuştur.

Bazı ülkelerin Ukranya Rusya savaşının devam etmesini istediğini belirten Kurtulmuş; "Ukrayna ile Rusya arasındaki çatışmada her iki devletle konuşabilen, iki ülke arasında bir arabuluculuk yapabilen tek ülke Türkiye'dir, tek lider Recep Tayyip Erdoğan'dır. Bu anlamda Dolmabahçe'deki toplantıya iki ülkenin heyetleri geldiler bir toplantıya daha ihtiyaç vardı. Şayet bu gerçekleşebilseydi her iki ülkenin razı olacağı, her iki tarafında onurunu koruyacağı bir barış tesis edilebilecekti. Ama maalesef bazı ülkeler Rusya-Ukranya savaşının devam etmesini kendi menfaatlerine uygun gördükleri için savaşın devam etmesi için büyük çaba sarf ettiler. Savaşın bitmesine, barışa çok yaklaşmışken birileri bunu istemedi. Yine savaşla birlikte ortaya çıkan sorunların çözülebilmesi için insani diplomasisi Türkiye ortaya koydu. Dünyayı etkileyebilecek küresel gıda krizine karşı Ukranya ve Rusya'nın tahıllarının uluslararası piyasalara çıkarılarak bu krizin ve ardından ortaya çıkabilecek açlık ve kıtlığın önlenmesine yönelik İstanbul'da kurulan tahıl koordinasyon merkezi büyük görev görmektedir. Ülkemizin yapmış olduğu bu çalışmalar dost ülkeler tarafından takdirle takip edildiği gibi, Türkiye karşıtı ülkeler tarafından endişeyle takip edilmektedir" diye konuştu.
"YUNANİSTAN'IN SIRTINI SIVAZLAYANLAR VAR"
Türkiye bölgesinde bir çok şeyi çözmeye çalışırken Yunanistan'ın ortaya koymuş olduğu tavrı anlam veremediklerini belirten Kurlulmuş; "Hiçbir sebep yokken hiçbir gerekçeye dayanmadan Yunanistan zaman zaman Ege'de sınır ihlali bir iki kere yapar ama vazgeçerdi. Ancak Ege'de gerilim arz eden sürekli Türkiye'ye karşı ve siyaset geliştirme peşinde olan Yunanistan'ın bu tavrı hiç şüpheniz olmasın ki sadece Yunanistan'ın aklı değildir. Bu tavırlar birilerinin aynen Ukrayna'ya yaptığı gibi Yunanistan'ında sırtını sıvazlayarak hadi aslanım diye ortaya atmakta ve bu anlamda Türkiye ile Yunanistan arasında bir gerilim oluşturarak Türkiye'yi meşgul etmek oyalamak istemektedir. Bunları çok açık söylemek zorundayız ve bunun farkındayız onun için her seferinde diyoruz ki Yunanistan komşumuz olarak uzun yıllar NATO'da ortağımız olarak bu provokasyonların içerisinde olmasın, sonunda yalnız kalır sırtını sıvazlayanlar zorda kaldıklarında hemen Yunanistan'ı ortalık yerde bırakır kendi işlerine bakarlar. Yunanistan'ın Türkiye ile olan sorunları karşılıklı olarak masada müzakere etmekten başka hiçbir akılcı çıkış yolu yoktur. Meselemizi oturur konuşuruz halledemediğimiz çok meselemiz var ama onları da bir şekilde müzakere sürecinde devam ettiririz. Başkaları istedi diye bölgede gerilim çıkartmak Yunanistan'ın Milli Menfaatlerine aykırıdır. Türkiye bu anlamda bütün diplomasi kanallarını açık tutarak komşumuz Yunanistan ile birlikte bu sorunları çözebilme hedefindedir ama kimse Türkiye'nin sabrını da test etmek durumunda değildir. Türkiye milli menfaatlerinden asla vazgeçmeyecek ne pahasına olursa bunları korumak için kararlı olduğunu hemen yakın şu bir kaç yıllık geçmişte ortaya koymuştur. Bunlardan birisi Libya Hükümeti'ni de mutabakat anlaşması mutabakata varılarak Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki hak ve hukukunu korumak ve bu anlamda münhasır ekonomik bölgeleri ilan ederek Birleşmiş Milletlere tesir edilerek Türkiye'nin mavi vatanını koruma kararlılığıdır. Eğer dost ve müttefik zannettiğimiz ülkelere kalsaydı bunlar Türkiye'yi Akdeniz'de burnunu dahi dışarıya çıkaramayacak bir ülke haline getirirlerdi." dedi.

"YUNANİSTAN BAŞKALARI ADINA TÜRKİYE KARŞITLIĞI PROVOKASYONLARINDAN VAZGEÇMELİ"
Türkiye'nin Akdeniz'in ana ülkelerden biri olduğunu anlatan Kurtulmuş, şöyle devam etti: "Sayın Cumhurbaşkanımızın vizyonu, kararlılığı ve cesaretiyle ve dış politikada ortaya koyduğumuz mantıklı ve tutarlı çözümlerle Türkiye Akdeniz'de artık büyük bir güç olduğunu Akdeniz'in ana ülkelerinden birisi olduğunu ortaya koymuştur. Şimdi biz bu konuşmayı yaparken Abdülhamit Han Gemimizin Doğu Akdeniz'de petrol ve doğalgaz arama faaliyetlerini sürdürdüğünü biliyoruz. Bunlar Türkiye dostlarının hoşuna gittiği gibi Türkiye karşıtlarının da ne kadar canını nasıl yaktığının farkındayız. Yunanistan'a başkaları adına bir vekalet unsuru olarak Türkiye karşıtlığı provokasyonlarından vazgeçmelerini bir kez daha hatırlatmak isteriz."
"YUNANİSTAN'IN GÖÇMENLERE KARŞI ORTAYA KOYDUĞU TAVIR AŞAĞILIK BİR DAVRANIŞTIR"
Yunanistan'ın göçmenlere yönelik yaptığı tavırları aktaran Kurtulmuş, "Yunanistan'ın son zamanlarda sadece Türkiye karşıtı bu tavırları değil göçmenlere karşı ortaya koymuş olduğu tavırda çok açık bir şekilde bütün insanlığın yüzünü kızartan aşağılık bir davranış şeklidir. En son yine gazetelerde okudunuz bir göçmen botunu kendi deniz kuvvetleri unsurları ile birlikte itelerken maalesef bir babayı eşi ve çocukları ile birlikte denize düşmelerine vesile oldular. Baba ağlayarak anlatıyor ve orada ailesini bir şekilde sabaha kadar tutunarak hayatta tutmaya gayret etti ama sonunda çocukları ve aile fertlerini kaybetti. Bu büyük insanlık dramını ortaya çıkaran Yunanistan'ın insanlık dışı göçmen karşıtı yabancı düşmanı siyasetidir. Akdeniz'de denize dökülen insanların şimdiye kadar Ege Deniz'inde dökülen yabancıların içerisinde on binlercesi Türkiye'nin imkanları ile kurtarılmış sahil güvenlik unsurlarımız insani olarak bu harekette bulunarak bu insanları ölümden kurtarmıştır. " dedi.
CHP HANGİ KÜRESEL ŞİRKETLERİN ETKİSİ ALTINDA KALMIŞTIR
E Ticaret yasasına değinin Başkanvekili Kurtulmuş, "Bütün partilerin ittifakı ile kabul edilen e ticaret yasasının bazı maddeleri Cumhuriyet Halk Partisi tarafından Anayasa mahkemesine götürüldü. Oysa bu yasaya kendileri de onay verdi. E ticaret yasası amacı Türk şirketlerinin piyasadan silinmesini önlemek için ittifakla alınan bir karardır. Hatta o zaman Cumhuriyet Halk Partisinin grup başkanvekili böylesine yapıcı bir yasayı gündeme getirdiği için Ticaret Bakanımıza teşekkür ederiz lafları arşivde kayıtlıdır. Şimdi ne oldu da Türkiye de küresel tekellerin gücünü kırmak için çıkarılan bu yasanın bazı maddeleri içinde olsa Cumhuriyet Halk Partisi Anayasa mahkemesine gitme gereği duymuştur. Cumhuriyet Halk Partisinin hangi küresel şirketlerin etkisi altında kaldığını da halkımız merak ediyor. Temmuz ayında evet dediğiniz bir yasaya bir ay sonra hayır demeniz için çok önemli bir sebebiniz olması gerekiyor. Bunun sebebi nedir kamuoyu ile paylaşmaları gerekir. Biz milletimizin menfaatine olan her şeyin yanında olmaya devam edeceğiz. Yapılan bu başvurunun Anayasa mahkemesinden geri döneceği kanaatindeyim" dedi.
6'LI MASADA GÖRÜNMEYEN İKİ ORTAK DAHA VAR HDP VE FETÖ
6'lı masa hakkında konuşan Kurtulmuş, "2023 yılının Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimleri geldi ama başından beridir aylardır söylediğimiz 6+1'lik masa hatta bazıları 6+2 diyor oda söylenebilir görünmeyen 2 ortak yani birisi HDP birisi FETÖ bu iki ortakla birlikte bu masadaki sayıyı arttırabilirsiniz söyleyince kızıyorlar masanın altında üstünde kimse yok diyorlar milletimiz enayi değil o zaman kalkın söyleyin Adıyaman'dan açık söylüyorum, 'Bizim HDP'nin oylarına ihtiyacımız yoktur biz HDP ile ittifak yapmıyoruz, işbirliği yapmıyoruz yalan söylüyorsunuz' desinler. Hepsi biliyor ki HDP'nin desteği olmadan o masadan herhangi birisinin Cumhurbaşkanı adaylığına yarışına ortak olması dahi mümkün değil. Değerli kardeşlerim 6+1'lik masanın kimi veya kimleri aday göstereceği bizim işimiz değildir adayımız bellidir Recep Tayyip Erdoğan inşallah yeniden millet tarafından Cumhurbaşkanı seçilecek ve Türkiye'yi bu istikamette yönetmeye devam edecektir." ifadelerini kullandı.
"HALKIMIZIN BASİRETİ VE FERASETİNE GÜVENİYORUZ"
6'lı masanın bazı siyasi meseleleri gündeme taşıyarak siyaseti meşgul ettiğini ifade eden Kurtulmuş, "Karşımızdaki rakiplerin hangi program ve mefkure etrafında Türkiye'yi yönetmeye talip olduğudur. Bir siyasi hareketin ülkeyi yöneten siyasi iktidarın en önemli meselesi bir fikri müridinin olmasıdır. Yani bir paradigmasının olmasıdır, bir ana eksenin olmasıdır. Ana ekseni belli olmadığı için sürekli konum değiştiren sürekli tavır değiştiren bu altılı masadan millet artık bunu bekliyor. Şimdiye kadar altılı masanın ortaya koyduğu bol miktarda siyasi magazin, bol miktarda siyasi dedikodu ve bir miktarda kendi aralarındaki çekişmelerle Türkiye'nin gündemi işgal ediyorlar. Bu özelliğiyle 6+1'lik masa şimdiden Türk siyasi tarihine bir çarkıfelek masası olarak geçtiğini söyleyebiliriz. Nasıl olacak? Kimi aday koyacaklar? Kim hangi programla çıkacaklar? Bunları göreceğiz. Biz bir ortak fikir etrafında cumhur ittifakı olarak AK Parti olarak Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı yeniden Cumhurbaşkanı seçmek için büyük bir gayretle mücadele ediyoruz. Halkımızın basireti ve ferasetine güveniyoruz. Halkımız yapanla yapma iradesi olmayan, halkımız üst üste koyanla dağıtanı, halkımız kendisinden ve milli şuurundan kaynaklanan siyasi mefkuresiyle ortak bir siyasi mefkuresi olmayanları çok iyi görür anlar ve kararını ona göre verir" şeklinde konuştu.