"Tanıdık
yabancılara dönüşmektense 'Elveda' yerine 'Yeniden Buluşuncaya Dek' demeliyiz," diyen, 32 yaşında bir illüstratör, grafik tasarımcı ve ressam Erkut Terliksiz. "Tekrar görüşelim," dedikten sonra yeniden karşılaşmak ve mümkünse hiç elveda dememek isteyenlerden. Ona ilham veren de bu. Ya da en azından ikinci kişisel sergisi 'Yeniden Buluşuncaya Dek'in çıkış noktası bu olmuş. 11 Aralık'a kadar Galeri x-ist'te yer alacak sergi, sanatçının hayatına giren kişileri, gözlemlerini ve kendisini konu alan resimlerden oluşuyor. Terliksiz ismi hiç yabancı değil diyenlere, demeyenlere hatırlatmakta fayda var, eserleri Avustralya, İngiltere, İspanya ve Almanya'da birçok karma sergide yer alan sanatçının ilk kişisel sergisi Debut, 2007'de yine Galeri x-ist'te açılmıştı. Henüz 22 yaşındayken İtalya'daki ünlü mimarlık dergisi
Abitare'de röportajı yayımlanan sanatçı, ardından İngiltere'nin en önemli tasarımcılarından Neville Brody'nin ofisinde, Londra'da staj yapmış. Bu ofiste tasarımcı Marco Amonatti'yle ortak işler üreten ve sergilere katılan Terliksiz, "En eğlendiğim zamanlardı," diyerek Londra günlerini anlatıyor.
ACILI, HEYECANLI, BIKKIN...
Katıldığı fuar ve sergilerin arasında Almanya'daki artFair06, 2006, 2007, 2009 Contemporary İstanbul, Çin'deki CIGE 2008 - China International Gallery Exposition, Fransa'daki 14. Avrupa Çağdaş Sanat Fuarı ve son olarak 2010'da Almanya'daki 'Paylaştığınız için Teşekkürler' adlı grup sergisi yer alıyor. Terliksiz, 'Yeniden Buluşuncaya Dek'te öznel dünyasını sanatseverlere açıyor. Hayallerin içinde türeyen canavarlar, gerçek ile gerçeküstü arasında gezinen figürler, acılı, gülünç, bıkkın, heyecanlı, şaşkın ve kızgınlar. Tüm bu duygular, resimlerinde tekrar var olup sizinle temas kuruyor. "Bir derdim yok, en büyük derdim kendim olduğundan belki..." diyor. Sergide izleyicileri hayatına giren pek çok kişiden çıkan canavar, hayvan, gerçekle gerçeküstü arası figürler karşılıyor. Tümünde bin bir duygu var; şaşkın, kızgın, elinden kaçırılmış bir fırsata bakar gibi üzgün ya da sadece neşeli. Ona göre bu duyguları anlatmak mecburi. Açıkyürekli bir şekilde ne görüyorsa kendi içinde daha da derine giderek anlatıyor: "Hayatta ne yaşıyor, ne hissediyorsan birebir yansıtıyorsun. Öyle ki bu kadar açıkyürekli olmak bazen utandırıyor beni, ama o zaman da cesaret çıkıyor. Kim ne kadar cesursa, o iyi iş yapıyor."
SADECE SANATÇI OLMAK SIKICI
Pek çok illüstratör ve grafik tasarımcı gibi Erkut Terliksiz de resmin yanı sıra reklamcılık da yapıyor: "Reklam, sıkıcı olabiliyor. Kalan zamanda beni mutlu eden şeyi yapabilmek çok güzel. Ben yalnızca sanatçı olmayı tercih etmedim. Bütün gün atölyede olup bir şeyler üretmeye çalışmak sıkıcı geliyor. Aslında onu da denedim bir süre ama o zaman resim yapamamaya başladım. Birebir insanlarla iletişime geçip, yoğun bir günün sonunda yaptığım resim daha çok zevk veriyor bana." Yine de resim, yapmak onun tutkusu, sadece resmin yanında devam eden bir başka hayatı da istiyor o kadar: "Oyuncaklarla oynamaktan çok resim yapmayı severdim. Yine de resim yapmaya, resim için başlamadım. Grafik ve illüstrasyonla başladım, bu zamanla resme döndü. Türkiye'de benim yaptığım tarzda illüstrasyonu temsil eden ya da onu üretebileceğim kimse yoktu. Ama ben bu işi çok sevdiğim için yapmaya devam ettim."
Adres: Abdi İpekçi Cad. Kaşıkçıoğlu Apt. No:42 D.2 Nişantaşı, İst.
Telefon: (0212) 291 77 84 www.artxist.com