Caza göz kırpan naif bir ses Ceren Gündoğdu. TRT Türk Halk Müziği Korosu Şefi Zafer Gündoğdu'nun kızı... Yeri geliyor türkü de söylüyor ama cazdan vazgeçmiyor... Gündoğdu'yla yeni single Bazen Birden'den yola çıkıp, müziğini ve hayatı konuştuk...
- Müzisyen bir babanın kızı olmak size neler kattı? Elbette ki müziğe başlamanızda etkisi olmuştur ama hangi yönleriyle oldu merak ediyorum?
- Çocukluğuma dair hatırladığım ilk fotoğraflardan biri, evin salonunda adeta birbirine sokulmuş gibi duran eski siyah bir duvar piyanosu ve babamın bağlaması. Hafızamda yer eden bu karenin bugün ürettiklerimin ve eğilimlerimin çerçevesini belirlediğini düşünüyorum. Babam Zafer Gündoğdu bu toprağın müziğine önemli katkılarda bulunmuş, tanıdığım en vizyoner müzik adamlarından biri. Bana Ali Ekber Çiçek'in, Aşık Mahsuni'nin ya da Veysel'in cümlelerinde saklı dünyanın felsefesini itinayla anlatan ama evde arabada klasik müzik dinleyen, operaya giden, senfoninin konserlerini kaçırmayan bir babaydı. Bugün kendi müziğimi üretme ve bu vesileyle benim dünyamdan sızan hikayeleri anlatma cesareti gösterebiliyorsam babamın bana istediğim alanda yürümem için sonsuz güven sağlamasından kaynaklanıyor bu.
- Babanız halk müziğinin duayen isimlerinden biri. Sizi caza yönlendiren ne oldu?
- Müziğin türler ötesi bir varoluşu olduğuna inanıyorum. Duygu aktarımından ibaret aslında müzik, o yüzden kesişim kümeleri sonsuz bana kalırsa.
- Türk Halk Müziği de söylediğinizi biliyoruz...
- Türkülerde çok güçlü ve bir o kadar da yalın bir anlatım mevcut. 'İki kapılı bir handa gidiyorum gündüz gece', 'Bir derdim var bin dermana değişmem'... Bu eserlerle temas etmek, salt bir müziği duymakla bile hissedebileceklerimin sınırsızlığını hissettiriyor. Bence türkülerin alametifarikası bu.
PANDEMİDE YAZILDI
-
Bazen Birden ne anlatıyor?
- Bazen Birden pandeminin
ilk aylarında yazdığım bir şarkıydı.
Hayat bazen bir anda hem
de hiç beklemediğin bir anda
tepetaklak olur ya, öyle bir anın
başlangıç noktasını ve tepetaklak
olan hayatı kabulleniş sürecini
anlatıyor şarkı. Kabul etmek devam
etmenin ön koşulu çünkü...
- Söz yazarlığınızı etkileyen faktörler neler?
- Bana kalırsa şarkı yazmak
iki temel şeye dayanıyor; insanın
kendi duygularıyla yüzleşme
cesareti ve de bir başka insanın
iç dünyasıyla empati kurmaya
ne derece gönül verdiği. Empati
kurabilme noktasında okuduğun,
dinlediğin ve izlediğin her
şey çok etkili. Okuduklarımın
içinde saklı kelime oyunlarını
ve ustalıklı betimlemeleri not
aldığım bir defterim olur elimin
altında hep.
- Aşk nedir?
- Aşk bütün saadetleri mümkün,
bütün zorlukları kolay kılan
yaşam iksiri. Aşkın farklı tezahürleri
ve biçimleri olduğunun
farkında olmak çok mühim. Bunu
fark ettikçe aşık olduğun şeyleri
koyuyorsun hayatına sadece.
Daha azına razı olmuyor, aşkla
bağlı olmadığın her şeyi kapı
dışarı etmeye başlıyorsun. Bence
bu kendini bulma yolculuğunun
da, yıllar geçse de aynı kişiye
aşık kalabilmenin de tek yolu.
YARDIMLAŞMAYI YÜCELTEN BİR KÜLTÜR
- Türkiye'nin, Türk olmanın ve bu coğrafyada yaşamanın size umut ve ilham veren taraflarını nasıl anlatırsınız?
- Süregelen kültürümüzün insana umut veren birçok yanı mevcut elbette; "Komşusu açken tok yatan bizden değildir" cümlesinde dünyayı kurtaracak empati ve sevgi tohumları gizli Anadolu kültürü, modernitenin yarattığı pragmatist ve bencil bireyselliğin aksine yardımlaşmayı, almayı, hesaplamadan vermeyi yücelten bir kültür. Bunları hatırlamak iyi geliyor bana.
CERENCE BİR POP
- Kendinizi popüler müzik içinde nerede konumlandırıyorsunuz?
- Zamanın geçiciliği sınavını aşabilecek bir şarkıcı ve samimiyeti temel bir yazma düsturu olarak kabul etmekten vazgeçmeyen bir şarkı yazarı olma çabasındayım. Kendimi konumlandırmakla değil de insanlara duygularını ve anılarını ifade edebilecekleri doneler verebilmekle meşgulüm aslında. Herhangi bir türe kök salmayı reddediyor, romantik ve melankolik bir müziğin izini sürüyorum. Çünkü müziğin türlerin üstünde bir varoluşu olduğuna inanıyorum. Bu yüzdendir ki farklı tınılara rastlamak mümkün şarkılarımda. Cerence bir pop diyebiliriz belki üretimlerime.