Türkiye'nin en iyi haber sitesi
NUR ÇİNTAY

Göbeklitepe Brüksel’de...

Göbeklitepe: Kültürlerin Buluştuğu Topraklar / Tarihten Gastronomiye başlıklı program nedeniyle Brüksel’de bulunan Avrupa Parlamentosu’nda iki gün boyunca Göbeklitepe konuşuldu

Salı sabahı Atatürk Havalimanı Dış Hatlar güvenliğinden geçerken öyle ısrarla ve şiddetle arandım ki, "Eyvah" dedim, "Kendi memleketimizde bu derece şüphe uyandırıyor ve tehlike arz ediyorsak, Avrupa Parlamentosu'na dünyada almazlar." "Zaten seni ne yapsınlar orada?" mı dediniz? Demeyin. Valla kendileri çağırdılar! Brüksel bizi sürprizlerle karşıladı. Pasaport kuyruğu şaşırtıcı kısalıkta, hava sıcaklığıyla ışıltısı mevsim anormallerinin bile üstündeydi. Bu mucizevi hallerin, buraya gelme nedenimizle ilahi bir ilgisi olabilir miydi? Burada olma sebebimiz Göbeklitepe. Dünyanın bilinen en eski tapınak merkezi. Dinin, ibadetin tarihini yeniden belirleyen yer. 'Zero Point' diyorlar, yani 'Sıfır Noktası'. UNESCO temmuz başında geçici listeden asıl listeye almıştı tarihi sil baştan yazan bu Dünya Kültür Mirası'nı. E bu yıl da zaten Avrupa Kültürel Miras Yılı ilan edilmemiş miydi? Bu durumda ilgi oklarının Şanlıurfa şehir merkezine 18 kilometre mesafedeki Göbeklitepe'yi işaret etmesi kaçınılmazdı. İnsanlığın en eski anıtlarından bahsediyoruz. Ama 'en eski' deyip geçince bazen dank etmiyor. Şöyle bir örnek verelim: Göbeklitepe, Mısır Piramitleri'nden 7 bin 500 yıl daha yaşlı! Brüksel'de iki gün boyunca gündemde o vardı. Göbeklitepe: Kültürlerin Buluştuğu Topraklar / Tarihten Gastronomiye başlıklı program, TuR&Bo'nun (Türk Araştırma ve İş Dünyası Kuruluşları) önderliğinde tasarlanmıştı (TOBB, TESK, TÜBİTAK ve KOSGEB tarafından Brüksel'de 2014'te kurulmuş bir organizasyon TuR&Bo). Avrupa Parlamentosu'na girmek, Allah sizi inandırsın, bizim Atatürk Havalimanı'ndan çıkmaktan kolay oldu! Çarşamba günü burada düzenlenen seminerde, önce National Geographic tarafından çekilmiş Göbeklitepe tanıtım filmini izledik. Sonra da dinledik: Türkiye'nin Brüksel Büyükelçisi Zeki Levent Gümrükçü, mükemmel akıcılıktaki İngilizcesiyle, lafı fazla uzatmamasıyla, zarafeti ve içtenliğiyle hepimizi kendine hayran bıraktı. Hep böyle isimler temsil etse bizi yurtdışında keşke, dedirtti herkese. Avrupa Parlemantosu (AP) üyeleri İsmail Ertuğ ve Necmi Ali... TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Cihat Lokmanoğlu... KOSGEB Başkan Yardımcısı Tuna Şahin... TESK Başkanı Bendevi Palandöken... TuR&Bo Direktörü Bülent Bilgiç... Gastronomi araştırmacısı Nedim Atilla... Türkçe ya da İngilizce; dağıtılan kulaklıklarla konuşmaları herkes dilediği dilde dinledi. Dr. Lee Clare'i ayrı bir yere koymak gerek. 1995'te Prof. Klaus Schmidt tarafından Alman Arkeoloji Enstitüsü'nün desteğiyle başlayan kazılar, bu sempatik, mütevazı ve Türkçeye son derece hâkim Alman arkeoloğa emanet. Gala yemeğinin mönüsü de onun yönlendirmesiyle oluşmuştu. Ama hem damağı hem dimağı açan bu Brüksel seferinin damak faslını yarına bırakalım. Tarihin ilk mutfağında da Gastro Dialogue başlığı altında da yaşananları öyle iki lokmada geçemeyiz. Göbeklitepe'den Çatalhöyük'e, Arslantepe'den Osmanlı'ya, yarına ziyafet var!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA