Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SELAHATTİN DÖNMEZ

Süper besin spirulina

Spirulina, son zamanlarda en sık duyduğumuz besin takviyelerinden biri. Kimilerinin “21. yüzyılın süper besini” dediği spirulina, aslında 1500’lü yıllardan beri tüketilen bir alg türü. Gelin bakalım, hem toz hem de tablet olarak tüketilen bu gıda nedir, ne değildir...

Son zamanlarda farklı besin takviyelerine aşina hale geldik, bunlardan en çok adını duyuranlardan biri de spirulina. Adı spiral yapısından gelen spirulina 21. yüzyılın süper besini olarak tanıtılsa da yüzyıllar önce keşfedilmiş olan mavi yeşil alglerden bir yosun türü. İlk kez 1500'lü yıllarda Aztekler tarafından tüketildiği bilinen spirulina ile ilgili ilk bilimsel çalışmalar ve ticari kültürlerinin üretimi 1963 yılında Fransız Petrol Araştırma Enstitüsü tarafından yapıldı. Daha sonra NASA atronotlarına besin tableti yapılması amacıyla kullanılan bu alg dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Günümüzde birçok ülkede spirulina üretiliyor. Ayrıca spirulina 2007 yılında Birleşmiş Milletler ve Dünya Tarım Örgütleri tarafından çocuklar ve yetişkinler için güvenli ve faydalı bir besin olarak kabul edildi. Protein, vitamin, mineral ve biyolojik olarak aktif bileşenleri sayesinde diyabetten kansere birçok hastalığın tedavisinde destekleyici olarak kullanılabilen doğal bir besindir. Üretimi özel havuzlarda yapılmaktadır. Olgunlaşan spirulina, sudan çıkarılıp kurutulduktan sonra herhangi bir kimyasal işleme tabi tutulmadan doğal haliyle toz olarak ya da tablet haline getirilerek tüketime sunuluyor. Toz formdaki spirulina, çorbalara, salatalara, enerji barlarına, smoothie'lere, meyve sularına ve kek, muffin, poğaça gibi fırınlanmış ürünlere eklenerek kullanılabilir.

ZENGİN BESiN İÇERiĞİNE SAHiP
Spirulina yüzde 70 oranında protein içeriğine sahip. Bir yemek kaşığı spirulina 20 kalori, 1 gram yağ, 2 gram karbonhidrat ve 4 gram protein sağlar. Bunun yanında A vitamininin öncüsü olan beta karoten, B1, B6 ve B12 vitaminleri, E vitamini, metiyonin aminoasidi, demir, çinko, mangan, selenyum ve bakır gibi çeşitli minerallerle gama linolenik asit içeriği ile sağlığı destekler. Bu bileşenleri sayesinde bakır, demir, çinko gibi mineralleri ve protein kaynaklarını sınırlı tüketen vegan ve vejetaryanlar için spirulina kullanılabilecek bir besin desteği olabilir. Kuvvetli bir antioksidan olan süperoksit dismutaz enziminin en önemli kaynaklarından biri olan spirulina, vücudun serbest radikal adı verilen zararlı moleküllerden arınmasını sağlar. Bu özelliği ile birçok kronik hastalığa karşı koruyucu rol oynamanın yanı sıra daha sağlıklı bir cilt ve saç sunar. Spirulina bitkilerde bulunan selüloz hücre duvarlarına sahip değildir, bunun yanında vücudun gastrointestinal sistem, üreme organları ve dizlerdeki snovyal sıvı gibi farklı bölgelerinde mukoprotein içeriği sayesinde sindirimi kolaylaştırır, gastrit ve ülser gibi mide rahatsızlıklarında destekleyici olarak kullanılabilir.

KİLO KAYBINA VE EGZERSİZE DESTEK OLABİLİR
Spirulina besin içeriği yüksek ancak kalorisi düşük bir destektir ve enerji üretimine destek veren gama linoleik asidini ve polisakkaritleri içerir. Enerji metabolizmasında görev alan B6 vitaminin üretimine de destek verir. 2016 yılında yayımlanan güncel bilimsel bir çalışmada fazla kilolu bireyler spirulinayı üç ay boyunca düzenli olarak günde 2 gram tükettiklerinde beden kitle indekslerinde azalma sağlandı. Ayrıca spirulina antioksidan yapısı sayesinde egzersiz sırasında çabuk yorulmayı önleyebilir, bu sayede egzersiz kapasitesini artırır ve kasların güçlenmesini de kolaylaştırır.

İNFLAMATUAR HASTALIKLARDA YARAR SAĞLAYABİLİR
Biyoaktif bir bileşen olan fikosiyanin bağışıklığı güçlendirir ve histamin salımını artırarak da inflamasyonu önleyici etki oluşturur. Spirulinanın inflamasyon kaynaklı oluşan alerjiden kansere birçok hastalık üzerinde etkili olabileceği biliniyor. Bilimsel araştırmalar spirulina tüketiminin kan şekerini düşürerek ve pankreastan insülin salınımını destekleyerek diyabet kontrolünde olumlu etki sağlayabileceği; kan yağlarını olumlu etkileyerek ve kan basıncını düşürerek kalp ve damar sağlığını koruduğu; alerjik semptomları azaltabildiği, antiviral ve antikanser özelliğe sahip olduğunu göstermiştir. Ancak yapılan bu araştırmaların çoğu hayvan çalışmalarından ve küçük bir grup üzerinde yapılmış çalışmalardan oluştuğundan bu hastalıkların tedavisinde kesin bir öneri sunulabilmesi adına daha geniş araştırmalar gerekiyor.

AŞIRIYA KAÇMADAN TÜKETİLMESİ ÇOK ÖNEMLİ
Genel olarak, spirulina insan tüketimi için güvenli olarak kabul edilir, ancak içinde yetiştiği sudaki ağır metalleri emebilir ve bu nedenle toksik maddelerle kirlenmiş olabilir. Spirulina ile aynı yerde yetişen diğer algler vücutta kalıcı hasar oluşturan, ölümcül toksinler üretirler. Örneğin bunlardan biri olan mikrosistin, özellikle karaciğerde ciddi hasar oluşturabilir, kas spazmları ve motor nöron hastalıklarına neden olabilir. Kontamine spirulina tüketildiğinde mide ağrısı, bulantı, kusma, zayıflık, karaciğer hasarı, susuzluk, hızlı kalp atışından, şok ve ölüme kadar giden olumsuzluklarla karşılaşılabilir. Ancak birçok toksikolojik çalışma spirulina'nın güvenliğini kanıtlamıştır ve spirulina Amerika Gıda ve İlaç İdaresi tarafından genel olarak güvenli (GRAS) olarak tanınmakta. Bu nedenle spirulina ürünlerini içerdiği kirleticiler açısından test eden, güvenilir bir markadan satın alıp, aşırıya kaçmadan tüketmenizde bir sakınca yok. Spirulina için önerilen doz günlük 1-3 gram arasında yani 1 çay kaşığı kadardır, ayrıca 10 grama kadar etkili olduğu ve bir yan etki oluşturmadığı biliniyor.

İLAÇ ETKİLEŞİMİNE DİKKAT EDİN
Spirulinanın hamile kadınlardaki yan etkilerine dair henüz yeterli bilgi bulunmasa da bebeklerin spirulinada bulunabilecek toksinlere karşı hassas olmaları nedeniyle hamile ve emziren kadınların tüketmesini önermiyorum. Ayrıca spirulina bağışıklık sistemini güçlendirici etkiye sahip. Bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaç kullananlarda ilacın etkisini azaltarak sorunlar yaratabilir. Bu nedenle kullandığınız ilaçla etkileşiminin olup olmadığını göz önünde bulundurmanızı öneririm. Son olarak nadir görülen, protein metabolizması hastalığı olan fenilketonüri hastalarının spirulinadan kaçınması gerekir. Çünkü bu alg türü fenilketonüri hastalarında kısıtlanan fenilalanini içerir.

Spirulina smoothie

MALZEMELER:
1/2 orta boy muz
1 avuç çiğ, tuzsuz fındık
1 çay bardağı tam yağlı süt
1 çay kaşığı tarçın
1 tatlı kaşığı Hindistan cevizi
1 çay kaşığı toz spirulina YAPILIŞI: Tüm malzemeleri ekleyin ve krema kıvamına gelene kadar rondodan geçirin, küçük bir kaseye alın.

Spirulinalı kakao topları

MALZEMELER:
7-8 adet hurma
15 adet çiğ, tuzsuz badem
1 tatlı kaşığı kakao
1 yemek kaşığı yerfıstığı ezmesi
3 yemek kaşığı yulaf
1 tatlı kaşığı toz spirulina
2 yemek kaşığı su

YAPILIŞI: Önce bademleri iyice ufalanana kadar rondodan geçirin, üzerine önceden 5 dakika kadar ılık suda beklettiğiniz hurmaları, kakaoyu, yer fıstığı ezmesini, yulafı, spirulinayı ve 2 yemek kaşığı suyu ekleyin ve rondoyu tekrar çalıştırın. Hazırladığınız karışımı küçük toplar haline getirdikten sonra buzdolabında bekletin. 2 adedini bir ara öğünde tüketebilirsiniz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA