Türkiye'nin en iyi haber sitesi
REFİK DURBAŞ

Karidesi nasıl seversiniz?

Karides sevmeyen olur mu? Bu hafta balık avı yasağı bittiğine göre tezgâhları balıkların yanında karides de süsleyecek demektir. Doğrusu ben İzmir'de liseyi bitirene kadar ağzıma karides koymamıştım. Hatta midye de... Oysa o yıllar İzmir Körfezi bir balık cennetiydi. O yıllar dediğim, bundan 40-55 yıl öncesi. Konak'tan Üçkuyular'a kadar bütün körfez yalı boyuydu. Kolumuz uzunluğunda kefal çıkardı. Gaz tenekelerinin kapağını ızgara niyetine kullanır, hemen kıyıda avladığımız kefallerden 'boklu kebap' yapardık. Midye ve karides gümrüğün önünde satılırdı daha çok. Balığın pulu varsa, karidesin de tel tel 'saç'ı. Tadından çok, bu görüntüsünden olsa gerek, karidese pek gönül düşürmezdik. Osmanlılar, 18. yüzyıla kadar karides dahil hiçbir deniz kabuklusunu ağızlarına koymamışlardır. Ayrıca çocukluğu Aras Nehri kıyısında geçen çocuk, balığı bilirdi de karidesin künyesini nereden ve nasıl okuyabilsin? Bu yüzden karidesle tanışmamız ancak İstanbul toprağına yüz sürüp Çiçek Pasajı'nı keşfettikten sonradır. Şimdi de bayılırım karidese... Hele de güveçte tereyağıyla yapılanına... Daha yakın zamana kadar Avşa Adası'na her gidişimizde kum teknelerinde satılan karidesleri bir tencere suda haşladıktan sonra çekirdek misali biralara katık ederdik. Bu yüzden de gözlerimizin fosforu bütün bir geceyi aydınlığa boğardı. Son yıllarda karides avcılığı ve çiftliklerinin özellikle gelişmekte olan ülkelerde karides üretimini çok artırdığından, fakat bunun sonucu olarak da çevreye verilen zararın aynı oranda büyüdüğünden söz edilmekte. Uzmanlara göre bakın nelermiş bu zararlar:

FAO raporuna göre sayıları hızla çoğalan karides çiftlikleri dünyanın mangrove ormanlarının (sıcak ülkelerde suda yetişen, kökleri dışarıda, pek çok hayvan türüne ev sahipliği yapan bir tür ağaç) yüzde 25'inin yok olmasına neden olmakta. Örneğin bir hektar mangrove ormanının yok olması, yüzlerce ton deniz yaşamının yok olması anlamına gelmekte.

Karides ağlarına takılan deniz kaplumbağaları yaşam şansı bulamıyor.

Bir kilo karides yakalamak için tam 5.2 kilo yüzen deniz canlısı öldürülmekte.

İnce dokunmuş karides yakalama ağları ve trol, deniz dibini kazıyarak bütün canlıları yok etmekte, özellikle mercanlara büyük zararlar vermekte.

Karides çiftliklerinde kullanılan güçlü antibiyotikler, virüslerde direnç yaratmakta. Ayrıca besin zengini karides yemleri, oksijeni ve ışığı hızla tüketen alglerin çoğalmasına neden olmakta. Bunun sonucunda da çiftlikler, zaten az olan doğal su kaynaklarını tüketerek bu ülkelerin yerel halkına ve doğaya zarar vermekte. Evet, karides kokteyli belki en sevdiğimiz yemekler arasında, ama çevreye verilen zararı göz önüne alırsak, yerken bir daha düşünmek zorunda kalacağız gibi... Tüketelim ama kararında...

ŞAİRİN NOT DEFTERİ

Ramazan'ın üç vazgeçilmezi: Pide, güllaç ve Nurhan Damcıoğlu.

İlhan Selçuk'a göre 'Napolyon Celal' derlerdi ona: Bursa Işıklar Askeri Lisesi'ndeyken (1930'lar) kaputunun yakasındaki kırmızı astarı dışa çevirip köyleri denetlemeye çıkarmış. Bir kadına yıldırım aşkıyla vurulmuş, bir gecede saçları dökülmüş, Hollywood yıldızı Yul Bryner gibi dazlaklaşmış. Adı, Celal Sılay'dı. 8 Eylül 1974'te aramızdan ayrıldı. Şiirleri Hüsran Filizleri (YKY) olarak yaşıyor bugün de...

"Çocuklar, babalarının hem para hem de ün bırakmasını isterler; çünkü ün de zamanla paraya çevrilebilir." (Melih Cevdet Anday)

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA