Türkiye, Suriye ve Irak'ta terörle mücadele halinde, Suriye'de ateşkes ve siyasi geçiş sürecini tahsis etmeye çalışırken, PYD ve DAEŞ gibi terör örgütleriyle mücadele ediyor. Irak'ta ise Musul operasyonu var, bununla birlikte Türkiye'nin bir gözü de Irak'taki gelişmelerde zira Haşdi Şabi ile PKK terör örgütünün bölgedeki yapılanması Türkiye'yi birinci derecede ilgilendiren meseleler. BAŞBAKAN BİNALİ YILDIRIM'IN IRAK ZİYARETİNİN AÇILIMI NEDİR? Türkiye ile Irak arasında bir süredir inişli-çıkışlı bir ilişki var. Önceki Başbakan Nuri Maliki döneminde yaşanan krizler vardı sonrasında Haydar el İbadi ile birlikte olumlu adımlar atıldı ancak Musul operasyonu öncesi yine bir kriz ortamı oldu. İşte bu ziyaret son krizin ardından iki ülke arasındaki ilişkilerin yeniden olumlu düzeye çekilmesi açısından önem taşıyor. BAŞİKA KRİZİ SONRASI İLİŞKİLER NASIL GELİŞTİ? Başbakan Binali Yıldırım'ın Irak ziyaretinin öncesinde Irak'tan Türkiye'ye gelen ılımlı mesajlar vardı. Özellikle Türkiye'nin Şengal'deki PKK teröristlerinin yapılanmasıyla ilgili hassasiyetine bizzat Irak Başbakanı Haydar el İbadi tepki verdi, Irak Başbakanının 'PKK'nın Şengal'deki varlığını kabul edemeyiz' açıklamasının ardından ilişkilerin düzelmesiyle ilgili süreç başladı. PKK'NIN IRAK'TAKİ YAPILANMASI? PKK terör örgütü Kandil'le birlikte Musul yakınlarındaki Şengal bölgesine de sızdı. 2014 sonrası DAEŞ terör örgütünün işgaline giren Şengal, geçtiğimiz yıl Peşmerge tarafından kurtarılmıştı, bölgedeki Ezidi yerel güçlerden ziyade PKK teröristlerinin Şengal'de kısa sürede yapılandığı ortaya çıktı hatta Şengal, ikinci Kandil olarak adlandırıldı. PKK ayrıca Kerkük'te de faal durumda. TÜRKİYE NE YAPTI? Başika'daki Türk askerlerinin varlığı, Musul operasyonu öncesi bir krize yol açtı. Bağdat yönetimi Türk askerini işgalci ilan etti ancak Ankara oradan çekilmeyerek önemli bir mesaj verdi. Çünkü Musul operasyonu bölgenin DAEŞ teröristleri, Haşdi Şabi militanları ve PKK teröristleri tarafından Türkiye sınırına yakın bölgelerde özellikle de Türkmenlerin yoğun yaşadığı bölgelerde cirit atmalarına neden olabilirdi. Türkiye bu refleksle askerlerini Başika'da tutarak, terör örgütlerine meydanı boş bırakmadı. BAŞİKA'YA TÜRK ASKERİNİ KİM ÇAĞIRDI? 25 Aralık 2014'te Irak Başbakanı İbadi, Ankara ziyaretinde bizzat terörle mücadele için Türkiye'den yardım istemişti. Bu talep üzerine Türkiye, terörle mücadele için Peşmerge ve bölgedeki yerel güçlerin eğitimi için Kuzey Irak'a asker gönderdi. Zira Bağdat hükümetiyle birlikte Kuzey Irak Bölgesel yönetiminin de aynı talebi vardı. Türk askerlerinin bulunduğu Başika bölgesi de bizzat Bağdat'ın onayıyla verildi. İBADİ NEDEN BAŞİKA KRİZİNİ ÇIKARDI? Musul operasyonu Ekim ayında başladı. Öncesinde ise Türk askerinin bölgedeki varlığı ABD ve İran tarafından sıkıntıya neden oldu. Bağdat hükümeti üzerinde hem ABD'nin hem de İran'ın baskı gücü var. Türkiye'nin bölgedeki varlığı Musul'daki ABD planlarına ters düştü. ŞİMDİ TÜRKİYE BAŞİKA'DAKİ ASKERLERİNİ ÇEKECEK Mİ? Bazı yayın organlarında Başbakan Binali Yıldırım'ın ziyaretiyle Irak'la buzları eritip, karşılığında da Başika'dan çekileceğimiz iddia edildi. Ama böyle bir durum söz konusu değil. Türk askeri oraya Iraklıların davetiyle gitti ve şu an bölgedeki DAEŞ, PKK ve Haşdi Şabi gibi terör unsurları, Türkiye'nin o bölgedeki askeri varlığının kalmasıyla engellenebilir. O nedenle Türkiye, Irak'a ancak terör tehlikesi tamamen geçtikten sonra Başika'nın boşaltılabileceği güvencesini verebilir. IRAK'LA İLİŞKİLERİN SURİYE İÇİN ÖNEMİ NE? Türkiye Suriye'de bir süreç başlattı, bu süreçte Rusya ve İran'la birlikte hareket ediyor. Irak'ın da bu süreçte bir tasarrufu var. Türkiye Suriye'de ve Irak'ta terörle mücadele ederken, bu ülkelerin yönetimleriyle kanalları açık tutuyor, bu Suriye politikasındaki değişimin bir yansıması sayılabilir. Suriye'de daha önce yapılan ve somut sonuç vermeyen politikalardan çıkarılan dersler, Irak'ta tatbik ediliyor diyebiliriz. PYD, PKK, DAEŞ VE HAŞDİ ŞABİ? Suriye ve Irak'ta PKK-PYD, DAEŞ ve Haşdi Şabi gibi terör unsurlarının tamamı Türkiye için bir tehdit. Ve bunların birbirleriyle irtibatı var. PKK'lılarla DAEŞ'lilerin, PYD'lilerle Haşdi Şabilerin, bazı bölgelerde ortak paydada buluşup, ittifak ettikleri biliniyor. İşte bu ortamda Türkiye, Bağdat'la kanalları açık tutarak, Irak üzerindeki siyasi gücünü kullanıyor, zira siyasi gücün yanı sıra bir de hem Suriye'de hem de Irak'ta Türkiye'nin askeri gücü de var. ERBİL-ANKARA İLİŞKİLERİ NE DURUMDA? Başbakan Binali Yıldırım, Erbil'i de ziyaret ediyor. Zaten Şengal'deki PKK meselesinde Bağdat'tan önce Erbil'den ilk açıklama gelmiş, Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi Başbakanı Neçirvan Barzani, 'PKK Şengal'den çekilsin aksi takdirde güç kullanırız' demişti. TİCARET VE ENERJİ KONULARI? Türkiye ile Kuzey Irak arasında 2013'ten itibaren bir petrol anlaşması var. Irak'la daha önce bunun krizi yaşanmıştı sonra aşıldı. Kuzey Irak petroldeki kazançtaki payını Bağdat'tan alıyor, petrolü satsalar bile para Bağdat'tan transfer ediliyor. Bu nedenle Türkiye, Bağdat'ı by-pass etmeden uzlaşma sağlanmıştı, tabi şimdi Türkiye'nin Erbil ile ilişkileri daha yüksek düzeyde ama Irak'ta da benzer bir süreç yeniden başlıyor. Irak hükümetinin Türkiye'ye bakış açısı bir taraftan da İran'ı bağlıyor zaten bu açı İran'dan çok fazla da bağımsız değil. Ama şu gerçek ki İran da Irak'ta Türkiye'nin bölgedeki varlığını, gücünü tamamen hiçe sayarak hamle yapmaya cesaret edemez. Bu nedenle ikili ilişkilerde diplomatik kanallar her zaman açık tutuluyor.