Alman uzmanlar Marmara depremi hakkında açıklamalarda bulundu. 14 binden fazla deprem inceleyen ikili, Marmara Denizi'nde yer alan fay segmentlerinin kilitlendiğini, beklenenden daha büyük depremler olma ihtimalini dile getirdi.
250 YILDA BİR OLUYOR
Alman Yer Bilimleri Araştırma Merkezi'nden (GFZ) sismoloji uzmanları Dirk Becker ile Marco Bohnhoff, Türkiye'deki tektonik yapıyı incelediler. Beklenen Marmara Depremi hakkında açıklamalarda bulunan ikili, beklenen depremin bilinmeyenlerinden bahsettiler.
İkili, araştırmalarında Marmara fay hattını sismik boşluk olarak tanımladılar. Bu; bölgede 7'den büyük bir deprem beklendiğini gösteriyor. Beklenen depremi yorumlamak için İstanbul'un deprem tarihini inceleyen ikili, her 250'de bir deprem meydana geldiğini kanaat etti. İstanbul'da en son 1766 yılında 7.4 büyüklüğünde deprem yaşanmıştı.
DEPREM HER GÜN DAHA DA GECİKİYOR
Araştırmada, Avrasya ve Anadolu tektonik levhaları arasındaki sınır barındıran Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerindeki Ana Marmara Fayı'nın uzun süredir sakin kaldığını dile getiren ikili, aktifleşmeyen Ana Marmara Fayı'nın "gecikmiş olduğu" kanısına vardılar.
SON 20 YILDA 14 BİN DEPREM İNCELENDİ
Yüksek çözünürlüklü sismisite kataloğu kullanan iki Alman uzman, 2006-2020 yılları arasında Marmara Bölgesi'nde meydana gelen yaklaşık 14 bin depremi inceledi.
Araştırmacılardan Becker, ""Neredeyse tüm tekrarlayıcı dizilerin Marmara fayının batı kesiminde meydana gelmesi oldukça dikkat çekici. Orta-doğu bölgesinde sadece üç sekans tespit edilirken İstanbul'un güneyinde ise hiç tespit edilmedi" açıklamalarında bulundu.
İSTANBUL HAKKINDA KRİTİK DETAY
Uzmanlar bölgede gerçekleşecek depremin çok büyük ihtimalle fayın "tamamen kilitli" olduğu bölgede meydana geleceğini dile getirdi. Bu da Kuzey Anadolu Fayı Hattı'nın Adalar fayı segmentinde meydana geleceği ihtimalini artırıyor.
GANOS FAYINDA SON BÜYÜK DEPREM 1912'DE OLDU
Marmara Denizi'nin batısındaki kilitli durumdaki Ganos fayı üzerinde de enerji biriktiğini belirtirken, orada yaşanan son depremin 1912 yılında yaşandığını dile getirdi. O fayın kırılması durumunda depremin büyüklüğü 7.4'ü aşabilir.
Marco Bohnhoff, "Bu bölgedeki kilitli ve sürünen segmentler arasındaki sistematik geçişler dünya genelinde tek. Dolayısıyla sadece yeni bir süreçle aydınlatılması mümkün oldu. Araştırmada sözü geçen İstanbul depremi senaryoları risk tahmini ve bölge halkının korunması için alınacak önlemler bakımından büyük önemde" dedi.