FUTBOL SAHNELERİ ÇOK ZORDU
-Projenin zorluğundan bahsettiniz. Peki, set sürecinde en zorlandığınız sahne hangisi oldu?
Bende tamamıyla futbol sahneleri. Ekstra zordu, çok zordu. Profesyonel futbolcular ile oynadım ben. Ben onların arasında tektim yani. Yabancılarla da oynadım bu arada. Brezilya Milli Takımı geldi, onlarla maç yaptım. Bu adamlar kendi liglerinde oynuyorlar, ülkelerini temsil ediyorlar, çok da yetenekliler ve kanedyenler üzerinde uçuyorlar. Onlar da bana yardımcı oldu. Orada da işte o yüksek nabızla çalışırken, aradaki dinlenmelerde kendi kendime kaldığım anlarda umutsuzluğa bazen kapıldığım oluyordu. Yönetmenimiz de bu arada beni Barış gibi ayağa kaldırdı. O da çok inandı hikayeye. Bana çok inandı, bize çok inandı. Onun olması da benim için çok büyük bir şanstı.
CİDDİ BİR SAKATLIK YAŞADIM, ÇOK KÖTÜ GÜNLER GEÇİRDİM
-Daha önce futbol oynamış mıydınız diye soracağım ama aslında hiç aynı şey değil…
Yine de futbol hala oynuyor olsaydım, o antrenmana o fizik gücüne sahip olsaydım işim daha kolay olabilirdi. Ama ben uzun yıllar önce futbolu bırakmıştım çünkü üniversitede oynadığım bir maçta bir sakatlık yaşadım. Ciddi bir sakatlıktı. Sol ayağımın bağlarını esnettim, koparttım. Çok kötü günler geçirdim. O günden sonra da pişmanlık oldu benim için artık hiç, sahaya çağıranlara "Böyle böyle bir şey yaşadım, bu ayağım güçsüz, gelemem. Bir daha aynı şeyleri yaşamak istemiyorum" dedim. O günden sonra da uzun yıllar sahaya çıkmadım, hiç topa vurmadım. Ta ki bu işe kadar. Bu işte de sol ayağımı kullanmam gerekiyordu.