SABAH Spor yazarları Ahmet Çakar, Mustafa Çulcu, Ömer Üründül ve Gürcan Bilgiç, Fenerbahçe'nin Eyüpspor'u 3-0 mağlup ettiği maçı yorumladı. İşte o sözler...
ÖMER ÜRÜNDÜL: "BURAM BURAM KALİTE"
"Fenerbahçe iyi bir ilk yarı sergiledi. Belki tempo yüksek değildi ama sahada organize bir futbol vardı. Oyunu 45 dakika boyunca domine ettiler. 2 de güzel gol geldi. İkinci devre ise biraz geçen haftaki Konya maçına benzedi. Durgun bir başlangıç ve rakibin baskısı. Bu bölümde de Eyüpspor biri direkten dönen yüzde 100 pozisyon olmak üzere 3 gol kaçırdı. Tabii ki Tedesco'nun bunun nedenlerini düşünmesi gerekiyor.
Sonrasında oyun tekrar dengelendi. Sonra da 3. gol geldi ve bu şekilde Fenerbahçe 3 puanın sahibi oldu. Şimdi gelelim genel gözlemlerime; Levent Mercan, fizik olarak değil ama yetenek ve futbol aklı olarak Archie Brown'dan daha faydalı futbolcu. Talisca'nın yükselişi devam ediyor. Ama sakatlandı. Kerem Aktürkoğlu'nun durumu ise çok ilginç. Maç başında hırsı yüzünden okunuyordu. Önemli bir şeyler yapmak istiyordu ama maçta hiçbir şey yapamadı.
Bu sıkıntıyı kendisinin çözmesi lazım. Jhon Duran, oyunda genelde gözükmüyor. Etkili bir hücum presi de yapmıyor. Ama ikinci golün hazırlanışındaki pas organizasyonunda önemli bir katkı verdi. Attığı gol de buram buram kalite koktu. Ama bir santrforun çok daha önemli icraatlar yapması gerekiyor. Eyüpspor'da aslında iyi futbolcular var. Ama onların yönetim problemi dolayısıyla zihinsel olarak rahat olmadıkları görülüyor. Oyuncular gerçek performanslarını gösteremiyorlar."
GÜRCAN BİLGİÇ: "BULDOZER GİBİ"
"Fenerbahçe için gündemin sadece futbol olmadığı bir maçtı. Bir gün önce takımın amacı 3 puanken dünkü gelişmelerle birlikte bir camia gösterisine dönüştü. Olimpiyat Stadı'nın her takım için zor olan şartlarına başka bir mücadele eklenmiş oldu. İlk 45'i ''Şampiyon takım'' gibi oynadılar.
Baskıları doğru yaptılar, rakibi geri ittiler, yüzde 90'a ulaşan pas isabet oranıyla oyunu yönetip hem golleri buldular hem de pozisyonları… Sadettin Saran'ın tribüne gelmesiyle birlikte coşku arttı. F.Bahçe'nin ''Başkalaşma'' süreci üstüne kata kata devam ediyor. İşin ''Teknik-taktik'' bölümü bir tarafa takımın vücut dilinde ''Ben bu maçı kazanacağım'' mesajını okuyorsunuz.
Bu öz güveni getiren son iki maçı dört golle kazandıran ustaların performansı. Talisca ve Asensio sazı alınca zor görünen her şey birdenbire kolaylaşıyor. Talisca takımın "Kibar hırsızı…'' Oynadığında En-Nesyri'nin, son iki maçta da Duran'ın rakip defansta oluşturduğu boşluklara sızıp pozisyonları kendine yazıyor. Dün de 1 gol, 1 asistle bitirdi maçı. O kadar ustalar ki takımı da arkalarından çekip rakip ceza alanına kadar çekiyorlar. Bir de ikinci yarı var.
F.Bahçe'nin geçen hafta Konya maçındaki gibi topu rakibe bıraktığı, kendi sahasında beklediği ve üst üste rakibe fırsatlar verdiği kritik dakikalar… Eyüp'ün bir topu direkten döndü, biri duran topta iki pozisyonda da penaltı kararı çıkabilirdi. Takımın fizik güç olarak geriye düştüğü şıkkı çok anlamlı değil. Çünkü 2-0'dan döndürüp son dakikalara kadar gol kovaladıkları maçlar var. Mental olarak bu kadar teslim olmak şampiyonluğa oynayan bir takım için anlamlı değil."
AHMET ÇAKAR: "ALİ YILMAZ'I BEĞENMEDİM"
"F.Bahçe, vites artırmaya devam ediyor. Özellikle ilk yarıda tam bir resital vardı. Atılan goller derslik. Bunun temel sebebi, bazı oyuncuların kendi kalitelerine, kendi yaratıcılıklarına yaklaşmış olmaları. Bunların başında da Fred, Asensio ve Talisca geliyor. Ayrıca kaybettikleri topları kazanma süresi ve coşkusu mükemmele yakın. Levent, asla Brown'ı aratmıyor. İlk golde de yerden Talisca'nın ayağına mükemmel kesti, o da harika bir gol attı. Ama bir ikinci gol var ki sanat eseri gibi.
Talisca'nın topuğuyla Asensio'nun önüne bırakması, onun topu sola çekip uzak köşeye vuruşu tam bir kalite. İkinci yarının başında ilk 10 dakika F.Bahçe şaşırttı. Eyüp art arda pozisyonlar buldu. Belki atılabilecek bir gol maçta çekişmeyi artırırdı ama bu baskı yerini her iki takım için de kontrollü futbola bıraktı. Yine bir üçüncü gol var, Duran'ın kalitesi. Asensio harika bir pas attı, Duran ayağıyla Emir'in üzerinden topu geçirip çok iyi vurdu. F.Bahçe, tartışmasız Tedesco ile ciddi anlamda kıpırdadı. Bazen kötü oyun, puan kayıpları olsa da özelikle bazı oyuncuların performansları çok yükselmiş. Hakem Ali Yılmaz'ı fazla beğenmedim.
Manasız faul hataları, orta sahanın gerisinden çıkan F.Bahçeli oyuncuya ofsayt kaldırmalar ve tabii ki hatanın en büyüğü ise Thiam'ın formadan çekilerek verilmeyen penaltı. VAR hakemine sormak lazım. Thiam kafaya çıkıyor, çekiliyor, hakem görmüyor. Peki sen niye VAR hakemi olarak davet etmiyorsun?"
MUSTAFA ÇULCU: ARTIK KREDİSİ YOK
"Süper Lig'de takımlar arasındaki kalite farkı çok fazla. Serdar Gürler hibrit kanat beki ve stoperlere çok yakın oynuyor, o koridoru Fenerbahçe aktif kullandığında çok etkili oldu. İlk golde buradan geldi. Talisca şov devam ediyor. Kerem topla buluşamayınca sinirleniyor, bekleneni veremiyor.
İlk yarı oyunun mutlak hakimi Fenerbahçe, çok üstün oynadı. Ama ikinci yarı öyle olmadı. Eyüpspor daha etkiliydi. Duran'ın golüne kadar da oyuna ortak oldular. Ama bu 3. gol maçın sonucunu belirledi. Ali Yılmaz ilk yarıda 8 faul çaldı, yarısı faul değil. 12'de Fenerbahçe penaltı bekledi, devam kararı doğru. Oosterwolde ile Robin Yalçın çatışmasını kişilikle çözmesi olumluydu.
Her iki yardımcı formsuz. 54'te Fenerbahçe'nin golü öncesinde topla oynayan Kerem ofsayt, iptal doğru. 59'da Asensio yüksek yan topta Thiam'ı formasından çekerek kaliteli kafa vurmasını engelliyor. Pozisyon sahada da Riva'da da net penaltı ama hakemler veremediler! Bu maçtan sonra hakem adına toz kalkmaz. Ancak büyük maçlarda görmeye alıştığımız Ali Yılmaz'ın artık kredisi yok. Marka hakem olmak istiyorsa majör kararları verebilmeli."