Ziraat Türkiye Kupası'nda son 16 turu sona erdi. Turun son maçında Beşiktaş ile Göztepe karşı karşıya geldi. Nefes kesen müsabakanın 90 dakikası ve uzatma diliminde gol sesi çıkmadı. Seri penaltı atışlarında kazanan taraf ise 3-1'lik skorla siyah-beyazlılar oldu. Sabah Gazetesi'nin deneyimli yazarları Ali Gültiken ve Ömer Üründül, karşılaşmayı masaya yatırdı. İşte detaylar...
ALİ GÜLTİKEN: FORVETLER SUSUNCA...
Beşiktaş'ın uzun dönemlerden sonra, rakibinin oynamasına müsaade ettiği bir maç oldu. Özellikle orta alanlar çok rahat geçildi. Bu kadar rahat geçilmeye izin verdiğin zaman oyunun mesafesi uzuyor. Savunmalar daha fazla geride kalmaya başlıyor, boş alanlar çoğalıyor.
Göztepe zaten etkili bir kontratak takımı olduğu için bu alanlar oyunu onların istediği noktaya getirdi. Özellikle Halil ve Moubandje tarafı oyunu çok zorladı. Beşiktaş kalesinde fazlasıyla bire bir pozisyonlar da yakaladılar. Bu da beraberinde pozisyon zenginliği getirdi. Maçta bu kadar pozisyona rağmen penaltılar dışında gol bulunmaması da şaşırtıcı.
Oyun genel itibariyle Göztepe'nin istediği şekilde oynandı. Beşiktaş'ın o alıştığımız oyunu daraltan, rakibini sıkıştırıp topu çabuk kapan görüntüsünü de aradık. Oyun biraz daha orta sahadan ziyade bu bölgeyi çabuk geçip kale önlerinde oynanmaya çalışıldı. Aslında Beşiktaş'ın becerikli çok fazla oyuncusu da sahadaydı.
Larin, Alex, Pjanic, Oğuzhan, Ghezzal'ın olduğu yerde de daha güçlü bir ofans oyunu ve daha çok pozisyon beklentisi olması çok doğal ama Beşiktaş bu pozisyon zenginliğini normal sürede çok aradı.
Ancak uzatma dakikalarında bu pozisyonları buldu. Ama onları da istediği sonuca çeviremedi. Penaltılarda Ersin'in başarısı ile gelen turu da cebine koyup yoluna devam etti.
ÖMER ÜRÜNDÜL: KARAVELİ GEÇ DE OLSA DOĞRU YAPTI
Dün gece Vodafone Park'ta yüksek tempolu bir ilk yarı izledik. Topu hangi takım kazanırsa hemen hızlı bir şekilde hücuma çıkıyor, bu durumda da maç sahanın bütününe yayılıyordu. Beşiktaşlı futbolcular iştahlıydılar, kalabalık ofansif girişimlerde bulunuyorlardı. Ancak üretkenlik yetersizdi.
Beşiktaş rakibine göre daha fazla risk aldığından Göztepe'nin karşı atakları çok daha tehlikeli gelişiyor ve sonu gelmese de pozisyonlara dönüşüyordu. İkinci devre de benzer durumda başladı ancak sonra maçta tempo düştü. Beşiktaş ilk yarıda kalesindeki tehlikelerden ders çıkarmış ki geride daha tedbirli davranıyordu.
Hücumdaki sıkıntı ise devam ediyordu, nedeni de Larin'in pasif görüntüsü, Alex'in olumlu hiçbir şey yapmayışıydı. Bu yüzden Rıdvan'ın alışılmış bindirmeleri gündeme gelmiyor, Rosier olmadığından sağ kanat da çalışmıyordu. Gol ümidi sadece Ghazzal'ın kişisel becerilerine kalmıştı.
Önder Karaveli geç de olsa doğru değişiklikler yaptı. Larin kanada geçince Rıdvan'a alan açıldı, oyuna giren Güven hareketlilik getirdi.
Göztepe Teknik Direktörü El Maestro da toplam 5 değişiklik yaparak iyi oynayan takımın bütün düzenini alt üst etti. Bu yüzden Beşiktaş uzatmanın ikinci bölümünde yoğun bir baskı kurdu ve birçok atakta gole yaklaştı ama değerlendiremedi.
Maç boyu iki kalecinin başarısı penaltılarda da devam etti. İrfan Can, Pjanic'in penaltısını kurtarıp arkadaşlarına moral zemini hazırladı ancak iki kurtarışa imza atan Ersin Destanoğlu gecenin adamı oldu...
