A Milli Takım, EURO 2024 Grup Elemeleri'nde beklenmedik bir beraberlik alıp avantaj kaybetti. Tutuk başlayan Milliler, bir türlü pozisyon üretemedi. 49'da Dashyan, Ermenistan'ı öne geçirdi. Son bölümde baskımız artarken 88'de Bertuğ ile eşitliği bulduk ama galibiyet gelmedi. Türkiye-Ermenistan maçı sonrası dikkat çeken eleştiriler yapıldı.
Dünkü oyunun ardından Milli Takım'a ve teknik direktör Stefan Kuntz'a birçok eleştiri yapıldı. SABAH Spor yazarları Ömer Üründül, Bülent Timurlenk, Levent Tüzemen ve Gürcan Bilgiç de dünkü karşılaşma hakkında çok çarpıcı sözler kaleme aldı. Bülent Timurlenk, Milli Takım'a gelmesi gereken ismi yazdı. İşte o sözler...
ÖMER ÜRÜNDÜL: "MAKUS TALİHİMİZİ YENEMEDİK"
Senelerdir aşamadığımız bir sorunumuz var. Nispeten kolay rakipler karşısında "nasılsa yeneriz" dediğimiz maçlarda çok kritik puanlar kaybederek başımıza çok işler açtık. Dün gece bu makus talihimizi yine yenemedik. Aslında ben maçtan 1 gün önce gazetemdeki köşemde bu maçın çok zor olacağını belirtmiştim. Neden böyle dedim? Çünkü oyuncularımız fizik olarak yeterli değil.
"SANTRFORDA CİDDİ SIKINTILARIMIZ VAR"
Ferdi'nin yokluğunda hem sol bekte hem santrforda ciddi sorunlarımız var. Üstelik de bizim futbolumuzun her zaman vurguladığım gibi oturmuş bir sistemi ve kadro istikrarı yok. Medyayı maç öncesi hareketlendirmesi gereken en büyük nokta, bu maçın EURO 2024 için çok büyük önemi olmasıydı ve Şampiyonlar Ligi gruplarına kalan Galatasaray'ın kazanmasına rağmen Norveç Ligi'nin dördüncüsü Molde karşısındaki 2 maçta da yaşadığı büyük saha içi sıkıntılarıydı. Ama biz bu maç yerine büyük takımların transfer gelişmelerine odaklandık.
"SET OYUNUNDA YETERSİZLİĞİMİZ VARDI"
İlk yarıda top bizdeydi, hızlı oynamaya çalıştık. Kapalı savunmalar karşısında set oyununda alışılmış yetersizliğimiz vardı. Sırtı dönük oynamayı bilen bir santrforumuz da yoktu. Ermenistan zaman zaman defansını öne çıkartarak bize elverişli bir saha içi ortamı bıraktı. Ama bulduğumuz pozisyonları değerlendiremedik.
2. yarı başında yediğimiz golden sonra stres bastı. Kuntz, takımlarında oynamayan bazı oyuncularla 5 değişikliğe gitti. Oyun artık düzenden çıkıp bireyselliğe döndü. Bu şartlarda sonlarda beraberliği kurtarabildik. Bizim hakemlerimiz de baskı altında nasıl pür objektif maç yönetilir, Orsato'dan ders alsınlar.
BÜLENT TİMURLENK: SERGEN YALÇIN İÇİN GÖREV ZAMANI
Sahaya çıkan 11'i görüp ilk yarıyı izlediğimde devre arasında şu sorularla baş başa kalıyorum: Bu Milli Takım, takım mı? Değil. Bu Milli Takım 11'i en yetenekli Türk futbolcularla mı kurulmuş? Hayır... Bu Milli Takım bu sezon en çok süre almış oyuncularla mı sahaya çıkmış? Hayır... Bu Milli Takım'da herkes orijinal mevkilerinde mi oynuyor? Hayır... Evet olan ne peki?
"KUNTZ'UN PAŞA KEYFİNE GÖRE KURDUĞU KADRO"
Bu Kuntz'un paşa keyfine göre kurduğu kadro. Ferdi alternatifsiz bir oyuncu, Arda Güler büyük yeteneğimiz, Cenk Tosun usta golcümüz. Bunların yokluğu mühimdir ama Milli Takım bir kulüp takımı gibi 25 kontratlı oyuncuyla oluşmuyor, önünde kocaman bir havuz var, tam da bu yüzden Okan Buruk bazı maçlarda en uçta oynattı diye Barış Alper'i elinde Bertuğ ve maalesef kadroya almadığın Enis Destan varken santrfor yapamazsın.
Barış güçlü oyuncu ama bitirici değil. Bunu 80 milyon biliyor. Sol bekte Cenk, sağ kanatta Yusuf Sarı ve kendi takımında daha formda olan İrfan Can Kahveci varken Cengiz'i tercih etmek, Salih Özcan'ı unutmak mı facia, yoksa 1-0 geriye düştükten sonra yaptığı değişiklikler mi?
"SERGEN YALÇIN'I GÖREVE ÇAĞIRMA ZAMANIDIR"
İddia ediyorum dün bu maçı izleyip bu değişiklikleri yapabilecek tek insan var memleket sınırları içinde. Onun da bizim Milli Takım teknik direktörümüz olması bizim büyük çaresizliğimiz işte… Hamit Altıntop-Kuntz'un futbol aklına (!) teşekkür edip ülkenin en önemli futbol akıllarından Sergen Yalçın'ı göreve çağırma vaktidir.
FATİH DOĞAN: "KUNTZ İLE NEREYE KADAR?"
Stefan Kuntz ne zaman zorlu ve sıkıntılı bir rakiple karşılaşsa, sol bekte garip çözümler üretmeye çalışıyor. Ben Portekiz maçında Berkan'ın sol bek oynatılmasına takılmıştım. Daha sonra da Rıdvan'ın neden çağrılmadığını hep sorguladım. Dün de stoper Cenk'in sol beke kaydırılıp, o bölgenin dinamik çalışmasının önüne geçen karara takıldım.
Diyelim ki Rıdvan'ı çağırmadın. Şu ana kadar Beşiktaş'ta 700 dakikaya yakın süre alan, son iki maçını muhteşem sol bek performansıyla oynayan Onur Bulut'u düşünmemek şaşırtıcı. F.Bahçe'de oynamayan Mert Müldür'ü oyuna alırken, Onur'un ondan sonra oyuna girmesi yine anlaşılmaz bir durum. Sanırım en güzel cevabı, Onur oyuna girdikten sonraki performansıyla vermiştir.
"TARİHİ BİR FIRSATI KAÇIRDIK"
Şimdi istatistiklere baksanız topa hakimiyet, gol girişimi, her şey Türkiye'yi gösterir. Ama milli takımımızın, Ermenistan karşısında yeteri kadar üretken olamadığını ve organize ataklarda ciddi sıkıntısı olduğu gerçeğini değiştirmez. Ermenistan'ı yenemeyerek tarihi bir fırsatı kaçırdık.
"ALMAN HOCA SANIRIM GERİLİMİ YAŞAMAYI VE YAŞATMAYI SEVİYOR"
Şu maçı kazansaydık hem ülke olarak bizler hem de teknik direktör olarak Kuntz rahatlayacaktı. Ama Alman hoca sanırım gerilim yaşamayı ve yaşatmayı çok seviyor. Sadece Cenk ve sonradan oyuna aldığı Mert Müldür yanlışı değil, İsmail ve isminin gölgesinde vasat oynayan Orkun'a bu kadar sabretmesi de diğer hatalarıydı. Umarım hatalardan ders çıkaracak kadar zamanı olur!
GÜRCAN BİLGİÇ: ÇÖZÜM ÜRETEMİYOR
Ummadığımız, hak etmediğimiz bir sonuç aldık. Maç başlamadan kazanmış gibi sahaya çıkmak ilk hatamız oldu. İkincisini de 60'tan sonra yapılan değişikliklerin oyuna yansımasına baktığımız zaman Kuntz yaptı. Muhteşem bir seyirci önünde, coşkuyla oynamamız gerekirken rakibin oyun aklı bizim yeteneklerimizin önüne geçti.
5'li defans bloğunun önüne iki sert orta sahayla oynayarak deplasmanda olmasına rağmen kafa tutan bir rakibimiz oldu. Hızlı hücumu, geçiş oyununu çok iyi çalıştıkları gibi iki bekimizin zaaflarından da sonuna kadar faydalandılar. Cengiz, Hakan ve Kerem ile sürekli denememize rağmen bizim pozisyon şansımız rakip defansın yapacağı hatalarla sınırlı kaldı.
60'tan sonra oyuna santrfor girdi (Halil Dervişoğlu). Sonlara doğru da Bertuğ. Bu ikiliyi Cengiz, İrfan Can ve Orkun'la da desteklemeye başladık. Top yere indi, yorulan, takım boyu uzayan Ermenistan karşısında pozisyon da bulmaya başladık. Top bir türlü iki kale direğinin arasına denk gelmedi. Bertuğ ile bulduğumuz beraberlik golü, gecenin tesellisi ama Avrupa Şampiyonası hesaplarındaki planlarımızın devamını da sağladı.
"BU KADAR POZİSYONA RAĞMEN ONA DA ÇOK SÖZ SÖYLEYEMEYİZ"
Kötü oynayan oyuncumuz belki vardı ama ciğerindeki nefesi hepsi sonuna kadar kullandı. Her şeyden şikâyet etmeyen, gözünün önündeki çözümleri maç planında yaşayamayan bir teknik adamımız var. Yine de bu kadar pozisyona rağmen ona da çok söz söyleyemeyiz. Bazen olmuyor. Başta kaptan Hakan Çalhanoğlu olmak üzere formasına bu kadar sahip çıkıp sarılan tüm oyuncuları kutlarım.