Trendyol Süper Lig'de 28.hafta heyecanı, oynanan maçlarla tamamlandı. Milli maçların gelmesiyle, liglere kısa bir ara verildi. Lider Galatasaray, sahasında Antalyaspor'u 4-0 yendi. Fenerbahçe evinde Samsunspor ile 0-0 berabere kaldı.
Beşiktaş, 9 kişi kalan Konyaspor'a deplasmanda 1-0 mağlup oldu. Trabzonspor, Fatih Tekke yönetimindeki ilk maçında Başakşehir'i deplasmanda 3-0 mağlup etti.
SABAH Spor'un usta kalemleri, Süper Lig'in gündemini ve zirve yarışını yorumladı. İşte yazarların yorumları…
MURAT ÖZBOSTAN: Beşiktaş'ta yine işler karıştı. İki maçta 6 puan gitti. Suç futbolculara atılıyor oysa takımı ve tercihleri hoca yapıyor. Siz ne diyorsunuz?
ALİ GÜLTİKEN: Başarı da başarısızlık da bir bütündür. Bütün paydaşların bunda etkisi var. Solskjaer oyuncuları tanımaya, inanmaya ve inandırmaya çalışıyor. İnandırmaya çalışması konusunda bence bir sıkıntı yok ama oyuncuları tanıması ve inandırması konusunda problem yaşıyor. Özellikle Gaziantep maçında ortaya çıkan durumu daha sağlıklı değerlendirmeliydi. Konya maçına eksikleri görmesine rağmen aynı kadroyla çıktı ve değişiklikler konusunda da çok isabetli kararlar oluşmadı. Büyük takımlar şampiyonluk hedefinden koptuğu anda onları %100 sahaya getirebilmek kolay olmuyor. Özellikle bir de bu kadar yabancı ile sahaya çıkıyorsanız süreci sahiplenecek oyuncu da görünmüyor.
"HOCALIK BİR ŞEY OLMAZ"
GÜRCAN BİLGİÇ: Eğer rakip 9 kişi kalmışsa artık hocalık bir şey olmaz. Takım gerekeni yapacak! Oyuncu grubu bir paniğin içine girmişse hocaya ne diyeceğiz? Zaten takımı o yapmamış, onarmaya çalışmış, bir oyun oluşturmuş. Rafa Silva'nın dört maçlık form durumu ile çıkışlarını yaptılar ve kazandılar. Diğer oyuncuların da onun arkasından gelmesi lazımdı.
AHMET ÇAKAR: Bu sene Beşiktaş için bitti. Asıl problem önümüzdeki sezon. Norveçli hoca kalacak mı? Yeni takım nasıl kurulacak? Ekonomik şartlar buna izin verecek mi? Hepsi koskoca bir soru işareti.
"HEDEF TÜRKİYE KUPASI"
LEVENT TÜZEMEN: Solskjaer ile Beşiktaş başlangıçta iyi bir birliktelik yakaladı. Gaziantep'e belki kaybettiler ama ciddi hakem hataları ile karşı karşıya kaldılar. 9 kişilik Konyaspor'a karşı kaybetmek ve skoru geri çevirememek, Solskjaer'e yazar. Beşiktaş, bu sezonu mehter takımı gibi geçirecek. Hedef, Türkiye Kupası olacak.
MURAT ÖZBOSTAN: Fenerbahçe'de yine hüzün ve eleştiriler var. Ali Koç da Mourinho da hedefte.. Şampiyonluk kaçarsa ne olur?
ALİ GÜLTİKEN: Sürekli şampiyonluk yarışının içinde olup hedefe erişememek camiaları çok yoran bir şeydir. Ali Koç ve yönetimi, bu sezon transfer açısından baktığımızda çok önemli isimleri kulübe kazandırdı. Mourinho'nun da özellikle aralık ayından itibaren takımda oturttuğu bir sistem var. Bu da puan olarak karşılık buldu. Bütün bunları tartışırken G.Saray'ın iki sezondur şampiyon olan, kadro devamlılığı olan, teknik heyet ve yönetim devamlılığı olan güçlü bir ekibi olduğunu görmek gerekiyor.
"İSTİKRAR SÜRECİNİN İÇİNDE OLMAK İSTENİYORSA..."
Şampiyonluk yarışına bu şekilde başlayan bir takımla her sene yeni bir teknik adam ve yeni birçok oyuncuyla bir şeyi inşa ederek hemen sonuç alabilmek kolay değil. Bunun yansımalarını da yönetim ve teknik adam olarak kabul etmek gerekir. Bu bağlamda istikrardan bahsediyoruz. Eğer bir istikrar sürecinin içinde olmak isteniyorsa hem teknik adam hem yönetim devamlılığı doğru adres olarak görünüyor. Ama tabii ki camiaların kongre yapıları da bu konuda karar vericidir, onlara da saygı duymak gerekiyor.
"BURADAN GALİP ÇIKAN LİGİ DE KAZANIR"
GÜRCAN BİLGİÇ: Rangers maçı takımı çok yıpratmış... Samsun karşısında bunu gördük. Fenerbahçe taraftarı iniş-çıkışlı ruh haliyle yaşıyor üç sezondur. Kazanıyorlar herkes "o sezon, bu sezon" diyor. Bir puan kaybında ise "Bunlar gitsin"… Şampiyonluk yine Kadıköy'den geçecek. 2 Nisan'daki kupa maçı kırılma noktası olur. Buradan galip çıkan, ligi de kazanır. Çünkü Galatasaray, Beşiktaş deplasmanından sonra gelecek bu maça. İki takım için de kırılganlık düzeyi yüksek. Bekleyelim, görelim.
"DOLAYLI OLARAK TARAFTAR..."
AHMET ÇAKAR: Şampiyonluk kaçarsa ki bu şu anda yüzde 80'ler civarında, bütün oklar önce Mourinho'ya döner. Avrupa'dan uzaklaştılar, ligin tepesindeki ilk beş takımı yenemediler, evinde G.Saray'a yenildiler. F.Bahçe taraftarı da haklı olarak şunu sorguluyor; Mourinho'nun bu takıma katkısı ne? Hiçbir şey! Yönetim haklı olarak şunu diyecek, "Dünyanın en iyi hocasını getirdik. Ne istediyse aldık. Biz görevimizi yaptık." Aslında haklıdırlar da. Ama dolaylı olarak taraftar Mourinho'dan sonra Ali Koç ve Acun Ilıcalı'ya dönecektir.
LEVENT TÜZEMEN: F.Bahçe'de başarısızlık öncelikle Mourinho'yu götürür. Başkan Ali Koç'a fazla eleştiri yapmam. Çünkü Ali Bey, Mourinho'yu dünyanın en önemli teknik direktörü olarak göreve getirdi ve kendisine sınırsız olanaklar tanıdı.