11 Mart 2020 tarihinden bu yana ülkemizde etkilerini gösteren corona virüsü salgınıyla ilgili yerli ve yabancı ajanslardan son dakika haberleri geliyor. İlk vakadan beri duyurularda bulunan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Twitter hesabı aracılığıyla günlük koronavirüs son durum ile ilgili vaka, ölüm ve hasta sayısı detaylarının yer aldığı 24 Ocak koronavirüs tablosu verilerini son dakika haberi olarak paylaşmaya devam ediyor.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca son dakika olarak açıkladığı 24 Ocak koronavirüs tablosu ve Türkiye'de corona virüsü vaka sayısı - ölüm sayısı detayları şöyle;
VAKA SAYISI: 5 bin 277
HASTA SAYISI: 684
VEFAT SAYISI: 140
İYİLEŞEN SAYISI: 5 bin 860
VAKA SAYISI: 5 bin 856
HASTA SAYISI: 723
VEFAT SAYISI: 144
İYİLEŞEN SAYISI: 5 bin 811
VAKA SAYISI: 5 bin 967
HASTA SAYISI: 734
VEFAT SAYISI: 149
İYİLEŞEN SAYISI: 6 bin 018
Koronayı atlatmış olmak, bir daha yakalanmayacağınız anlamına gelmiyor. Eskişehir Şehir Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Yaşar Bildirici, korona virüsü atlatmış yaklaşık 500 hasta üzerinden yaptıkları kontrollerde eklem ağrılarının ve halsizliğin devam ettiğini söyledi.
Sosyal medya hesabından paylaşılan bilgiye göre, Eskişehir Şehir Hastanesi 'Koronavirüs Sonrası İzlem Merkezi'nde 1 ayda 500'e yakın korona virüs atlatmış hastanın kontrolden geçirildiğini belirtildi. Konuyla ilgili bilgi veren Eskişehir Şehir Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Yaşar Bildirici, merkezde yapılan incelemelerde korona virüsü yenmiş kişilerde halen eklem ağrısı ve halsizlik gibi şikayetin devam ettiğini belirtti.
Konuyla ilgili bilgiler veren Bildirici, "Genelde çok yaygın olan gezici eklem ağrıları, genel bir halsizlik ve yorgunluk semptomunu hastalarımızın çok önemli bir kısmı tarif ediyor.
Diğer taraftan, yoğun bakıma girmeyip serviste yatan hastalarımızın da yüzde 20'sinde, yoğun bakımda yatan hastalarımızın da yüzde 10'unda bir solunum güçlüğü şikayetine rastlıyoruz. İlginç bir şey daha var, özellikle ileri yaş grubunda her 4-5 hastada bir genelde uyku bozuklukları, dalgınlık ve unutkanlık gibi nörolojik semptomlara da denk gelebiliyoruz" dedi.
Korona virüs hastalığını yenmiş yaklaşık 850 hastaya telefonla ulaşarak merkeze davet ettiklerini ifade eden Dr. Bildirici, "Davet ettiğimiz bu 850 hastanın 100 kadarına da ileriye dönük randevu verdik. Bir ay içerisinde yaklaşık 500 civarında hastayı bu merkezde takip ettik. Gelen hastalarımızın bilgilerini standardize ederek formlara işledik, ileriye dönük ne yapabileceğimize dair bir plan yapma şansımız oldu.
Bu covid izleme merkezinde hastalar yaklaşık 2 yıl izlenecekler. Bu yıllık süre içerisinde belirli periyotlarla takip edilecekler. Covid izlem merkezine gelen hastaların yüzde 10'u yoğun bakımda yatmış ve oradan taburcu olarak evlerine gitmiş hastalar. Biz bu hasta grubunu önemsiyoruz çünkü yoğun bakımda uzun süre yatan hastaların takip ve izlemlerinde birçok organları ile ilgili sorunlarla karşılaşabileceğimizi öngörüyoruz" diye konuştu.
Merkezde yapılan incelemelerde korona virüsü yenmiş kişilerde halen eklem ağrısı ve halsizlik gibi şikayetin devam ettiğini anlatan Dr. Bildirici, "Genelde çok yaygın olan gezici eklem ağrıları, genel bir halsizlik ve yorgunluk semptomunu hastalarımızın çok önemli bir kısmı tarif ediyor. Diğer taraftan, yoğun bakıma girmeyip serviste yatan hastalarımızın da yüzde 20'sinde, yoğun bakımda yatan hastalarımızın da yüzde 10'unda bir solunum güçlüğü şikayetine rastlıyoruz.
İlginç bir şey daha var, özellikle ileri yaş grubunda her 4-5 hastada bir genelde uyku bozuklukları, dalgınlık ve unutkanlık gibi nörolojik semptomlara da denk gelebiliyoruz. Biz gelen bu 500 hastayla, merkezle ilgili düşünceleri ve merkezden memnunlar mı diye bir anket çalışması yaptık. Yaklaşık yüzde 90'ın üzerinde bir memnuniyet gördük. Hastanemizde daha çok randevu sistemi ile çalışıyoruz. Çünkü bu hastalara ciddi vakitler ayrılıyor. Bir hastaya minimum 40 dakika vakit ayrılıyor. Bu sebeple randevu ile hasta kabulünü tercih ediyoruz ancak diğer hastalarımız da çekinmeden başvurabilirler" şeklinde konuştu.
Covid-19 İzleme Merkezi'nde kontrolden geçen pilot Dilek Gündar, 2 ay önce korona virüse yakalandığını ve atlattığını söyledi. Ancak bazı şikayetlerinin devam etmesi üzerine merkeze başvurarak kontrolden geçtiğini anlatan Gündar, "Burada olmamın sebebi, Covid-19'a yakalanmış olmam ve ondan sonra ortaya çıkan şikayetlerimin dinmemesi. İnternette bu şikayetlerimi nerede giderebilirim diye bir araştırma yaptım.
Araştırmamın sonucunda Eskişehir'de covid izleme merkezinin olduğunu gördüm. Ardından buraya telefon açtım, telefonda çok güzel ilgilendiler. Öyle olması sebebiyle ben de Ankara'dan kalkıp Eskişehir'e geldim. Burada tedavi olmak istiyorum çünkü şikayetlerim oldukça fazla. Covid sonrası kalp çarpıntısı, uykusuzluk, ağrılarımın dinmemesi özellikle bel ağrılarım oldu. Aynı zamanda konsantre olmakta zorluklar çekiyorum. Bir takım şeyleri daha fazla unutur oldum. Kulaklarımda ve gözlerimde bir hassasiyet hissediyorum ki bu benim mesleğimde oldukça önemli. Hiçbir şeyi şansa bırakmak istemiyorum" dedi.
Koronavirüs salgını dünyada tüm hızıyla sürüyor. Covid-19 aşısı uygulamaları ve haberleri ise en çok takip edilen başlıklar arasında yer alırken, Covid-19 döneminde kullanımı artan bağışıklık güçlendirici takviyelerin bilinçsiz tüketilmesi üzerine uzmanlardan uyarı üstüne uyarı gelmeye devam ediyor. Son olarak, Adana Eczacı Odası Başkanı Mürsel Yalbuzdağ, bu tür ek takviyelerin kimsallar içerdiğini ve bilinçsiz kullanım ile zehir etkisi yapabileceğine dikkat çekerek son dakika açıklamalarda bulundu.
Koronavirüs salgını döneminde talebin arttığı vitaminler, bağışıklık güçlendiricileri, çinko, propolis gibi takviye gıdaların gereksiz kullanımı ya da doz aşımının vücuda zarar verebileceğini kaydeden Adana Eczacı Odası (ADEO) Başkanı Mürsel Yalbuzdağ, "Vücudumuzun ihtiyacı yoksa takviye almamalıyız. Dozunda kullanılmayan her şey insan için zehir etkisi yapabilir" dedi.
Dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgınında birçok kişi bağışıklıklarını güçlendirmek için çeşitli yollara başvuruyor. Beslenmenin en önemli kriter olduğu bu konuda bazı kişiler vücudun günlük vitamin ve mineral ihtiyacını takviye edici gıdalarla gidermeyi tercih ediyor. Özellikle salgın sonrası bu tarz ürünlere olan talep artarken satın almak için de reçete gerekmiyor. Takviye gıdaların insana fayda sağladığını kaydeden ADEO Başkanı Mürsel Yalbuzdağ, bu tür ürünlerin uzman tavsiyesi ile kullanılması gerektiğini söyledi.
Bazı insanların gerek beslenme bozukluklarından gerekse yaşam tarzlarından dolayı çeşitli vitamin ya da mineralleri dışarıdan almak zorunda kalabildiğini kaydeden Yalbuzdağ, bunun gelişigüzel tavsiyelerle yapılmaması gerektiğinin altını çizdi. Bu tür ürünlerin içinde kimyasalların da bulunduğuna dikkat çeken Yalbuzbağ, "İlaçlarda olduğu gibi kimyasal içeren ürünlerde önemli bir nokta vardır.
Dozunda kullanılmayan her şey zehir etkisi yapabilir. Bu yüzden kullandığımız takviye edici gıdanın dozuna, yan etkilerine dikkat etmeliyiz. Ayrıca kullandığımız bir ilaç ya da kronik bir rahatsızlığımız varsa hekimimize belirtmeliyiz. Bu ürünleri kullanırken hekime ya da eczacıya danışılması önemlidir.
Pandemi döneminde bilgisi olmayan birçok kişi internet üzerinden tavsiyeler yapıyor. Bunlara kapılıp hareket etmemeliyiz. Vücudumuzda eksik yoksa beslenmemize dikkat etmemiz yeterlidir. Dışarıdan alınacak bir tablet ile her şeyin iyi olmasını beklememek gerekir. Tabii ki kararında kullanılırsa faydası vardır. Yeter ki dozunu aşmayalım" dedi.
Salgın sonrası özellikle D ve C vitamini, çinko ile propolis içerikli ürünlere olan talebin yoğun olduğunu kaydeden Eczacı Emine Berat Demirci ise insanların antioksidan etkinliği yüksek olan takviyelere yöneldiğini söyledi. Koronavirüse karşı savaşta etkili oldukları için salgın öncesi hiç takviye ilaç kullanmayanların bile eczaneye gelerek bu ürünlerden satın aldığını belirten Demirci, "Salgın sonrası virüs korkusuyla birlikte talep yüzde 60 oranında arttı.
Fiyatlarda ise olması gerekenden fazla bir yükselme yaşanmadı. Bu ürünlerin yerinde kullanımı insan vücuduna faydalıdır. Fakat fazla kullanılmasını doğru bulmuyoruz. Örneğin C vitaminini fazla alırsanız böbreğinizde taş yapar. D vitamininde dozu aşarsanız karaciğerinize zarar verebilir. Günlük dozları aşmadan doktor ve eczacı tavsiyesiyle kullanmak önemlidir" diye konuştu.
Eczaneden C ve D vitamini alan Betül Akdeniz ise eczacısı ve hekiminin tavsiyesinin dışına çıkmadığını söyledi.