İşte İstanbul'dan başlayıp Avrupa'nın göbeğine kadar süren Balaban Hasan'ın sizleri şaşkınlığa uğratacak hikayesi!
İRİ VE GÜÇLÜ OLDUĞU İÇİN LAKABI 'BALABAN' OLDU
Yaşıtlarından çok daha iri ve güçlü olması nedeniyle büyükleri ona, yırtıcı bir kuş olan 'Balaban' lakabını vermişlerdi.
ACELEYLE İSTANBUL'A GELDİ
Gördükleri ve bildikleri doğrultusunda, Avrupa'nın ve Viyana kalesinin zayıfladığını, derhal Viyana üzerine bir sefer düzenlenmesi gerektiğini, eğer hemen bir sefer düzenlenirse Viyana Kalesi'nin kolaylıkla düşebileceğini bildirmek için aceleyle İstanbul'a gelmişti.
Kanuni Sultan Süleyman döneminde kuşatılan ve alınamayan Viyana'ya ikinci bir sefer düşüncesinde olan Sadrazam Merzifonlu Kara Mustafa Paşa, bu düşüncesini Padişah IV.Mehmed'e bildirmekten çekinmekteydi.
İstanbul'a dönerken Viyana'ya bir sonraki gidişinde Osmanlı Ordusuyla surlara dayanıp kaleyi almak hayaliyle gelen Balaban Hasan, Kara Mustafa Paşa'nın bu umursamaz tavrına sinirlenir ve Paşaya derhal sefere çıkılmasını, on binlerce Osmanlı askerinin gönlünde yatan zaferi mundar ettiğini, hala beklendiği için I.Viyana kuşatmasında şehid olan Osmanlı askerlerinin kemiklerinin sızladığını hiddetli bir şekilde söyler.
KELLESİNİN VURULMASINI İSTER
Merzifonlu Kara Mustafa Paşa, bir yeniçerinin kendisiyle böyle konuşmasını hazmedemez ve derhal Balaban Hasan'ın kellesinin vurulmasını emreder.
Konuşma esnasında odada bulunan yeniçeri ağası ve diğer yeniçeriler, Balaban Hasan'ı cellatlara götürürken serbest bırakır ve kaçmasına izin verirler.
Bu savaşta girdiği bir muharebede ciddi bir şekilde yaralanan Balaban Hasan, savaş meydanından bulduğu bir at ile oradan uzaklaşır.
BİLİNCİ KAPALI MOENO KÖYÜ'NE GELİR
Bilinci kapalı bir şekilde at üzerinde ilerler ve kaderi onu İtalya'nın Moeno Köyü'ne getirir.
Köylüler buldukları bu yaralı genci iyileştirirler. İtalyanca'da konuşabilen Balaban Hasan, köy halkı ile çok iyi anlaşır.
ALMAN DEREBEYLERİ RAHATSIZ EDİNCE...
Her şey yolunda giderken bir gün köye, Alman derebeylerinin askerleri gelir ve köylünün elinde ne var ne yoksa vergi adı altında her şeyi alırlar.
Hiç karşılık vermeden tüm halkın her şeyi teslim etmesine anlam veremeyen Balaban Hasan, köylüyü ayaklandırır.