Doğal güzellikleri ve tarihi kalıntılarıyla Akdeniz kıyılarına güzellik katan, yaz aylarında mavi tura çıkan binlerce turistin vazgeçilmez duraklarından 1. derecede arkeolojik sit alanı özelliğini taşıyan Kaleköy'ün sakinleri, camileri kapatılınca vakit namazlarını evlerinde, cuma ve bayram namazlarını ise yetişebildikleri ölçüde tekneyle ulaşım sağladıkları Üçağız'da kılmaya mecbur kaldı.
Cenazelerini kayıklar taşıyorlardı
Denizdeki fırtınalı günlerde kimi zaman cuma ve bayram namazlarını kaçıran, cenazelerini de kayıkla taşımak zorunda kalan Kaleköylülerin kaderini Antalya Valisi Münir Karaloğlu değiştirdi.
Bölgeyi ziyaretinde caminin 1940'lı yıllarda kapatıldığını öğrenen Karaloğlu'nun talimatıyla yapı, Antalya Vakıflar Müdürlüğünün hazırladığı proje ile restore edildi. Çalışmaların tamamlanmasıyla cami 77 yıl sonra yeniden ibadete açıldı.
Antalya Valisi Münir Karaloğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Antalya'ya ilk atandığı dönemde Kaleköy'ü ziyaret ettiğini ve köylülerin camilerinin yeniden yapılmasını rica ettiğini söyledi.
Yüzlerce insanın yaşadığı bir köyde cami olmamasına şaşırdığını aktaran Karaloğlu, "Neden cami yok?" diye sorduğunda köylülerin "Aslında vardı ama 1941'de yıkıldı." yanıtını verdiğini anlattı. Karaloğlu, "Köylülerin verdiği bilgiye göre o yıl okul yapma bahanesiyle cami yıkılıyor ve caminin ahşapları götürülüp okulda kullanılıyor." dedi.
"Ortaya müze cami formatı çıktı"
Köylünün caminin yeniden yapılmasına ilişkin başvurularının Kültür Varlıklarını Koruma Kurulunca hep reddedildiğine işaret eden Karaloğlu, şöyle konuştu:
"Vatandaş camiyi tekrar inşa etmek için teşebbüse geçtiğinde görünmez bir engel hep ona engel olmuş. Kuruldan ret kararları çıkmış. Vakıflar Müdürlüğü ile harekete geçip yeni bir proje hazırladık ve güçlükle de olsa kuruldan izin alıp camiyi restore ettik. Çalışma sırasında yapının Osmanlı dönemi öncesine ait hem Bizans hem de Roma dönemine ait kalıntılar bulduk. Avlusunda mozaiklerin, döşemelerin olduğu bir alanda ortaya çıktı. Tekrar proje değiştirildi.