Kadına Karşı Şiddet ve Ayrımcılığın Önlenmesi Komisyonu, KADEM ve diğer kadın kuruluşlarını dinledi. KADEM Başkan Yardımcısı Canan Sarı, Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un, İstanbul Sözleşmesi'nden önce yürürlüğe girdiğini hatırlattı.
Kanunun, sözleşmenin kapasitesinin de üzerinde kadını korumaya yönelik düzenlemeler içerdiğini belirten Sarı, "İstanbul Sözleşmesi'nin yürürlükten kalkması, iç uygulamayı etkileyen bir şey değil. Hiçbir mahkeme, kararını verirken İstanbul Sözleşmesi'ne aykırı davrandığı için yargılama yapmıyor, 6284 sayılı yasadaki hükümlere göre karar veriyor" ifadesini kullandı.
KADEM Genel Müdürü Zeynep Demir yaptığı sunumda medyada şiddetle ilgili araştırma gerçekleştirdiklerini söyleyerek, "Televizyon dizilerinde bölüm başına 9, dijital mecralarda 7 kadına yönelik şiddet vakası görüyoruz. Dijitalde 45 dakikaya 7 şiddet sahnesini sığdırılmış. Televizyon daha masum kalıyor ama her ikisini de dönüştürmek zorundayız" ifadesini kullandı.
ÜÇLÜ DESTEK MODELİ
Kadın destek merkezlerini hayata geçirdiklerini kaydeden Demir, kadınlara 'güç temelli vaka yönetimi' isimli yeni nesil model uyguladıklarını, psikolog, sosyal hizmet uzmanı, danışanla üçlü yapı kurulup bireysel güçlendirme planı yapıldığını dile getirdi.
'EĞİTİM VERİYORUZ'
'Geleceğe işbaşı' isimli projesiyle ilgili ise Demir, "devlet koruması altında, özellikle örgün eğitime devam etmeyen genç kızları alıp, altı aylık eğitimden geçiriyoruz. büyük kurumlarla işbirliği hâlinde istihdam edilmelerini sağlıyoruz. mesela bir girişimcimiz giyilebilir teknolojik kumaş üretmiş. kumaş şimdi endüstride kullanılıyor. vücut nemini, kalp atışını, ekg'sini çekiyor" diye konuştu.
